İslam dünyasında Ramazan
Genç yaşlı herkes cadde ve mağazalarda şeker, tatlı ve hediyeler satın alır. Suudi Arabistan halkı, tanımadıkları insanları evlerinde ağırlayacak kadar misafirperverdir. Misafirlerin onuruna tütsü yakılır, onlara kahve ikram edilir. Kahve içmek Suudi Arabistanlıların bir geleneğidir. Oruç açıldıktan sonra da hurma ve tatlıyla birlikte kahve içilir, tütsü yakılır. Elleri gülsuyu ile yıkamak da gelenekleri arasındadır.
Ramazan ayında İran’da sokakta sakız çiğneyene bile rastlanmaz. İnsanlar, aileleriyle daha fazla zaman geçirir. Ev sakinlerinden biri kalkarak sahur yemeği hazırlar, daha sonra diğer aile üyelerini uyandırır. Gün ağarmadan on dakika öncesine kadar sahurda yemek yenebilir. Ramazan festivali binlerce kadın ve erkeğin camilere ya da açık alanlara gidip dua etmesiyle başlar. Sahurun ilk gecesinde ekmek arası soğuk köfte yenir. Peynir, yumurta, reçel ve çayla yenir. Bunlar Hz. Muhammed’in en sevdiği yiyeceklerdir. Yenmesinin eve bereket getirdiğine inanılır. Sokak ve caddeler lamba ve çiçeklerle donatılır.
Katar da Müslüman olmayan kişiler de gün içinde açık alanlarda yiyemez, sigara içemezler. Ülkenin örf ve âdetlerine de uymak zorundadır. Ramazan boyunca özellikle kadınların kolsuz elbise, mini etek, şort ve dar pantolon giymesi yasaktır. İftarda aileler bir araya gelir. Gece, hayat hareketlenir. Katarlılar iş ve eğlence için sabahın erken saatlerine kadar birlikte otururlar. Bayramda aileler ziyaret edilir, yemekler yenir, yeni kıyafetler giyilir. Çocuklara akrabaları para verir. Çocuklar için caddelerde eğlence aktiviteleri düzenlenir. Gece, havai fişek gösterileri yapılır.
Irak kültüründe hurma Ramazan’da orucun açıldığı ana yiyecektir. Irak’ta 50’den fazla hurma türü vardır. Bunlar sarı, kahverengi, kırmızı, yarı sarı ve yarı kahve gibi hurma türleridir. Irak halkı orucunu mercimek çorbasıyla ve ''amr addeen'' isimli Arap dünyasının popüler içeceği olan kayısı suyu ile açarlar. Ardından haşlanmış pirinç yemeği ''kouba'' ve künefe tatlısı yenir. Eskiden ülkede Ramazan ayı bir festival şeklinde kutlanırken şimdi ise halk orucunu evinde açmaktadır.
Özellikle Fatımi Devleti’nin merkezi olan Mısır’da, Ramazan’ın gelişi hala fanuslardan anlaşılıyor, sokaklar, caddeler, apartmanlar fanuslarla süsleniyor.
Fanusların yanında caddelerin donatıldığı renkli kağıt süsler de şöhretini koruyor. Köylerde ise plastikten yapılan üçgen, yıldız ya da ay şeklindeki süslemeler, Ramazan adetleri arasındaki yerini koruyor.
Kudüs’te şehrin dar sokaklarına ipe sarılı rengarenk kağıt süsler ile “Allah” lafzı yazılı afişler asılıyor. Filistinliler, Mescid-i Aksa’ya çıkan sokakları süslemeye özen gösteriyor. Plastik bardak, şişe, cam gibi değişik malzemelerden yapılan el yapımı süsler, Aksa’ya çıkan yolları renklendiriyor.
Batı Şeria’da, İsrail’in 3 Yahudi yerleşimcinin kaybolmasının ardından başlattığı geniş çaplı operasyonlar, Ramazan sevincine gölge düşürse de halk, sokakları süslemekten vazgeçmiyor. Nablus şehrinde kentin ortasına büyük bir fanus konulurken, Beytüllahim’de Yeniden Doğuş Kilisesi’nin olduğu meydan, ışıklı asma süsler ve ay figürleriyle donatılıyor.
Yemen’de Ramazanda, evi boyamak yaygın adetlerden. Yemenliler, Ramazan geldiğinde evlerini boyarken, buna ekonomik olarak güç yetiremeyenler duvarları yıkayarak temizliyor. Camilerde halıların değişmesi de Ramazan gelenekleri arasında. Hayır sahipleri, özellikle son 10 günde itikafa girilen camilerde halıları ve kullanılan eşyaları yenilemeye özen gösteriyor.
Ürdün de ramazan ayı boyunca gün içinde yemek servisi yapmak yasaktır. Yasağı ihlal edenler cezalandırılır ya da hapse atılır. İftarın yaklaştığı saatlerde trafik, orucu açmak isteyenlerin acelesiyle yoğunlaşır. Hafif yemeğin ardından çay içilir. Ana yemekten sonra Ürdünlülerin geleneksel tatlısı olan fındık ve peynirle hazırlanmış kadayıf gelir. İftardan sonra kadınlar ve erkekler birlikte kahveye gidip kahve ve nargile içerler. Çocuklar ise geleneksel kıyafetleriyle sokaklarda dini şarkılar söylerek ev ev dolaşıp kuruyemiş ve şekerleme toplarlar. Ramazan boyunca alkol kullanmak isteyen Arap milliyetinden olmayan vatandaşlar ise ancak otellere gidip içki içebilirler.
Suriye toplumunun gelenek ve alışkanlıklarını şekillendiren bir sosyal fenomendir. İskambil ve tavla oynanır. Nargile içilir, koyu sohbetlere dalınır. İftarı restoran ya da kafede açmak isteyenler en az iki gün önceden rezervasyon yaptırmalıdır. Güne geç başlanır, dükkânlar sessizdir, yayalar azdır. Gün ortasında yiyecek ve içecek satan dükkânlarda hayat hızlanmaya başlar. İftardan sonra ülke yaklaşık iki saat hayalet ülkeye döner. Akşam saatlerinde dükkânlar kepenklerini açarlar, kent ışıkları yanmaya başlar. Künefe satan tatlıcı dükkânlarının önünde kuyruklar oluşur.
Tunus Ramazan ayında oruç tutulmasının yasal olarak zorunlu tutulmadığı ülkelerden biridir. Mesai saatleri kısaltıldığından önemli iş görüşmeleri Ramazan’dan sonraya bırakılmaya çalışılır. Oruç tutmayanlar gün içinde kalabalık ortamda yemek yememeye, bir şey içmemeye dikkat ederler. İftar, hurma ve sütle açılır. İftarın açıldığı saatlerde sokakta bir kişi bile bulmak zordur, iftardan sonra dükkânlar açılır, sokaklara dökülen insanlar yemek yiyerek, yürüyüş yaparak adeta şenlik yaparlar. Tanımadıkları insanları dahi Ramazan’da evlerine yemeğe davet eden Tunuslular, ana yemekte çorba, et ve salatayı bir arada masaya koyar ve hepsini aynı anda yerler.
Dubai'de Ramazan Müslüman olmayanlar için oldukça sıradışı bir deneyim olmakla beraber, aynı zamanda yerel kültürün şehirde gerçek anlamda hissedildiği bir dönemdir. İftar (orucun açılması) ise başlı başına bir deneyimdir. Şenlikler gün batımında orucun açılması ile başlar ve gece saatleri boyunca devam eder. Ramazan boyunca her gece kutlamalar için iftar çadırları kurulur. Dubai'deki oteller bu dönemde görkemli bir İftar şöleni sunar.
Ramazan ayında İran’da sokakta sakız çiğneyene bile rastlanmaz. İnsanlar, aileleriyle daha fazla zaman geçirir. Ev sakinlerinden biri kalkarak sahur yemeği hazırlar, daha sonra diğer aile üyelerini uyandırır. Gün ağarmadan on dakika öncesine kadar sahurda yemek yenebilir. Ramazan festivali binlerce kadın ve erkeğin camilere ya da açık alanlara gidip dua etmesiyle başlar. Sahurun ilk gecesinde ekmek arası soğuk köfte yenir. Peynir, yumurta, reçel ve çayla yenir. Bunlar Hz. Muhammed’in en sevdiği yiyeceklerdir. Yenmesinin eve bereket getirdiğine inanılır. Sokak ve caddeler lamba ve çiçeklerle donatılır.
Katar da Müslüman olmayan kişiler de gün içinde açık alanlarda yiyemez, sigara içemezler. Ülkenin örf ve âdetlerine de uymak zorundadır. Ramazan boyunca özellikle kadınların kolsuz elbise, mini etek, şort ve dar pantolon giymesi yasaktır. İftarda aileler bir araya gelir. Gece, hayat hareketlenir. Katarlılar iş ve eğlence için sabahın erken saatlerine kadar birlikte otururlar. Bayramda aileler ziyaret edilir, yemekler yenir, yeni kıyafetler giyilir. Çocuklara akrabaları para verir. Çocuklar için caddelerde eğlence aktiviteleri düzenlenir. Gece, havai fişek gösterileri yapılır.
Irak kültüründe hurma Ramazan’da orucun açıldığı ana yiyecektir. Irak’ta 50’den fazla hurma türü vardır. Bunlar sarı, kahverengi, kırmızı, yarı sarı ve yarı kahve gibi hurma türleridir. Irak halkı orucunu mercimek çorbasıyla ve ''amr addeen'' isimli Arap dünyasının popüler içeceği olan kayısı suyu ile açarlar. Ardından haşlanmış pirinç yemeği ''kouba'' ve künefe tatlısı yenir. Eskiden ülkede Ramazan ayı bir festival şeklinde kutlanırken şimdi ise halk orucunu evinde açmaktadır.
Özellikle Fatımi Devleti’nin merkezi olan Mısır’da, Ramazan’ın gelişi hala fanuslardan anlaşılıyor, sokaklar, caddeler, apartmanlar fanuslarla süsleniyor.
Fanusların yanında caddelerin donatıldığı renkli kağıt süsler de şöhretini koruyor. Köylerde ise plastikten yapılan üçgen, yıldız ya da ay şeklindeki süslemeler, Ramazan adetleri arasındaki yerini koruyor.
Kudüs’te şehrin dar sokaklarına ipe sarılı rengarenk kağıt süsler ile “Allah” lafzı yazılı afişler asılıyor. Filistinliler, Mescid-i Aksa’ya çıkan sokakları süslemeye özen gösteriyor. Plastik bardak, şişe, cam gibi değişik malzemelerden yapılan el yapımı süsler, Aksa’ya çıkan yolları renklendiriyor.
Batı Şeria’da, İsrail’in 3 Yahudi yerleşimcinin kaybolmasının ardından başlattığı geniş çaplı operasyonlar, Ramazan sevincine gölge düşürse de halk, sokakları süslemekten vazgeçmiyor. Nablus şehrinde kentin ortasına büyük bir fanus konulurken, Beytüllahim’de Yeniden Doğuş Kilisesi’nin olduğu meydan, ışıklı asma süsler ve ay figürleriyle donatılıyor.
Yemen’de Ramazanda, evi boyamak yaygın adetlerden. Yemenliler, Ramazan geldiğinde evlerini boyarken, buna ekonomik olarak güç yetiremeyenler duvarları yıkayarak temizliyor. Camilerde halıların değişmesi de Ramazan gelenekleri arasında. Hayır sahipleri, özellikle son 10 günde itikafa girilen camilerde halıları ve kullanılan eşyaları yenilemeye özen gösteriyor.
Ürdün de ramazan ayı boyunca gün içinde yemek servisi yapmak yasaktır. Yasağı ihlal edenler cezalandırılır ya da hapse atılır. İftarın yaklaştığı saatlerde trafik, orucu açmak isteyenlerin acelesiyle yoğunlaşır. Hafif yemeğin ardından çay içilir. Ana yemekten sonra Ürdünlülerin geleneksel tatlısı olan fındık ve peynirle hazırlanmış kadayıf gelir. İftardan sonra kadınlar ve erkekler birlikte kahveye gidip kahve ve nargile içerler. Çocuklar ise geleneksel kıyafetleriyle sokaklarda dini şarkılar söylerek ev ev dolaşıp kuruyemiş ve şekerleme toplarlar. Ramazan boyunca alkol kullanmak isteyen Arap milliyetinden olmayan vatandaşlar ise ancak otellere gidip içki içebilirler.
Suriye toplumunun gelenek ve alışkanlıklarını şekillendiren bir sosyal fenomendir. İskambil ve tavla oynanır. Nargile içilir, koyu sohbetlere dalınır. İftarı restoran ya da kafede açmak isteyenler en az iki gün önceden rezervasyon yaptırmalıdır. Güne geç başlanır, dükkânlar sessizdir, yayalar azdır. Gün ortasında yiyecek ve içecek satan dükkânlarda hayat hızlanmaya başlar. İftardan sonra ülke yaklaşık iki saat hayalet ülkeye döner. Akşam saatlerinde dükkânlar kepenklerini açarlar, kent ışıkları yanmaya başlar. Künefe satan tatlıcı dükkânlarının önünde kuyruklar oluşur.
Tunus Ramazan ayında oruç tutulmasının yasal olarak zorunlu tutulmadığı ülkelerden biridir. Mesai saatleri kısaltıldığından önemli iş görüşmeleri Ramazan’dan sonraya bırakılmaya çalışılır. Oruç tutmayanlar gün içinde kalabalık ortamda yemek yememeye, bir şey içmemeye dikkat ederler. İftar, hurma ve sütle açılır. İftarın açıldığı saatlerde sokakta bir kişi bile bulmak zordur, iftardan sonra dükkânlar açılır, sokaklara dökülen insanlar yemek yiyerek, yürüyüş yaparak adeta şenlik yaparlar. Tanımadıkları insanları dahi Ramazan’da evlerine yemeğe davet eden Tunuslular, ana yemekte çorba, et ve salatayı bir arada masaya koyar ve hepsini aynı anda yerler.
Dubai'de Ramazan Müslüman olmayanlar için oldukça sıradışı bir deneyim olmakla beraber, aynı zamanda yerel kültürün şehirde gerçek anlamda hissedildiği bir dönemdir. İftar (orucun açılması) ise başlı başına bir deneyimdir. Şenlikler gün batımında orucun açılması ile başlar ve gece saatleri boyunca devam eder. Ramazan boyunca her gece kutlamalar için iftar çadırları kurulur. Dubai'deki oteller bu dönemde görkemli bir İftar şöleni sunar.
Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.