Eşler arasındaki taşınmaz devirlerine dikkat! Ciddi vergi tarhiyatı ile karşı karşıya kalabilirsiniz
Çünkü, yapılan devirde duruma göre gelir vergisi (değer artış kazancı), duruma göre veraset ve intikal vergisi söz konusu. Yani satış veya bağışlama durumuna göre farklı vergilendirme söz konusu olabiliyor. Devir işlemini yaptıktan sonra, bir anda, ciddi tutarlarda vergi tarhiyatı ile karşı karşıya kalabilirsiniz!
Olay Ne?
Eşlerin birbirine jest veya eşlerden birinin taşınmazın tamamına sahip olma isteği vb. nedenlerle, eşlerden birisi adına kayıtlı bulunan taşınmaz/taşınmazlar diğer eşe bedelli veya bedelsiz olarak devredilebilmektedir. Buraya kadar sorun yok, devir tamamen eşlerin kendi arasındaki bir mesele ve tamamen onların kararı. Ancak, taşınmazın tamamının veya taşınmaz üzerindeki hissenin devri gerçekleştikten sonra, konuya eşlerin yanı sıra Maliye de dahil oluyor.
Maliye konuya sadece vergilendirme yönünden bakıyor, eşler arasında bu şekilde gerçekleşen taşınmaz devirlerini, duruma göre bağış veya satış olarak değerlendiriyor. Değerlendirmede esas aldığı kıstas ise, eşler arasında 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 202. Maddesinde hükme bağlanan mal rejimlerinden hangisinin geçerli olduğudur. Çünkü vergilendirme usulü de buna göre değişiyor.
Türk Medeni Kanunu’nda Düzenlenen Mal Rejimleri Neler?
Yeni Türk Medeni Kanunu’nu ile birlikte, hayatımıza “Mal Rejimi Sözleşmesi” veya kamuoyunda “Evlilik Sözleşmesi” diye bilinen bir konu girdi. Mal rejimi sözleşmesi; evliliğin, boşanma, iptal, ölüm gibi nedenlerle sona ermesi halinde, tarafların evlenme esnasında veya evlilik birliği süresince edinmiş oldukları malları nasıl paylaşacakları konusunda yapmış oldukları sözleşmedir.
Yeni Türk Medeni Kanunu’nda eşler arasında asıl olarak “Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi” kabul edilmiş olmakla birlikte eşlere, kanunda belirlenen diğer mal rejimlerinden birini seçebilme hakkı da tanınmıştır. Bunlar; Mal
Ayrılığı, Paylaşmalı Mal Ayrılığı ve Mal Ortaklığı rejimleridir. Tarafların evlenirken mal rejimi seçme zorunluluğu yoktur. Eğer taraflar bir mal rejimi seçmemişlerse “Yasal Mal Rejimi” yani “Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi” geçerli olmaktadır.
Maliye, Eşe Taşınmaz Devrine Nasıl Bakıyor?
Maliye, öncelikle Türk Medeni Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 1 Ocak 2002 tarihi itibarıyla, eşlerin evlenmeden önce veya sonra mal varlığının paylaşımı konusunda yazılı seçimlik mal rejimlerinden birini sözleşme yaparak seçtiklerine dair herhangi bir bilgi bulunup bulunmadığına bakıyor. Daha sonra ise, taşınmazın iktisap tarihini tespit ediyor.
Eşler arasında Yasal Mal Rejimi (Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi) uygulamasının söz konusu olması durumunda, taşınmaz eşe satış olarak gösterilse bile yapılan satış işlemi bedelsiz olarak kabul ediliyor ve Gelir Vergisi kanunu (GVK) yönünden değer artışı kazancı kapsamında değerlendirilmiyor. Yani Gelir Vergisi yönünden vergilendirme yapılmıyor. Çünkü, edinilmiş mallara katılım rejimi çerçevesinde taşınmazın 1/2 hissesi zaten eşe ait olduğundan, söz konusu taşınmazın tamamının eşe bağışlanması durumunda da yine edinilmiş mallara katılım rejimi gereğince yarısı (1/2 hisse) yine devreden eşe ait olacağından, gerçekte bir taşınmaz devrinin söz konusu olmadığı kabul ediliyor. Ancak, mal varlığının paylaşımı konusunda yazılı seçimlik mal rejimlerinden birinin seçilmiş olması halinde ise, eşe bedel karşılığı yapılan taşınmaz satışı GVK yönünden değer artışı kazancı kapsamında değerlendiriliyor.
Ayrıca, taşınmazın edinilmiş mallara katılım rejimi çerçevesinde 1/2 hissesi eşe ait olduğundan, söz konusu taşınmazın tamamının eşe bağışlanması durumunda da yine edinilmiş mallara katılım rejimi gereğince yarısı (1/2 hisse) devreden eşe ait olacağından, söz konusu taşınmazın eşe bağışlanması, eşin mal varlığında herhangi bir servet artışına neden olmadığından, eşten veraset ve intikal vergisinin aranılmaması gerekiyor. Ancak, mal varlığının paylaşımı konusunda yazılı seçimlik mal rejimlerinden birinin seçilmiş olması durumunda (mal ayrılığı rejimi) ise, yapılan devir işleminde herhangi bir bedel ödenmemesi halinde bu işlem ivazsız bir intikal sayılıyor, devralan eş tarafından verilecek veraset ve intikal vergisi beyannamesinde taşınmazın emlak vergisi değerinin tamamı üzerinden beyan edilmesi ve bu değer üzerinden veraset ve intikal vergisinin ödenmesi gerekiyor. (GİB.
Ankara VDB.nin 24.01.2014 tarihli ve 90792880-160[5-2012/19]-49 sayılı Özelgesi)
Sonuç Olarak;
Eşe taşınmaz devri yaparken aman dikkat edin, gereksiz yere gelir vergisi veya veraset ve intikal vergisi ödemeyin. Vergide belirleyici olan, eşler arasındaki mal rejimi sözleşmesidir, bunu da unutmayın. Eşinize jest yapayım derken evdeki bulgurdan olmayın.
Olay Ne?
Eşlerin birbirine jest veya eşlerden birinin taşınmazın tamamına sahip olma isteği vb. nedenlerle, eşlerden birisi adına kayıtlı bulunan taşınmaz/taşınmazlar diğer eşe bedelli veya bedelsiz olarak devredilebilmektedir. Buraya kadar sorun yok, devir tamamen eşlerin kendi arasındaki bir mesele ve tamamen onların kararı. Ancak, taşınmazın tamamının veya taşınmaz üzerindeki hissenin devri gerçekleştikten sonra, konuya eşlerin yanı sıra Maliye de dahil oluyor.
Maliye konuya sadece vergilendirme yönünden bakıyor, eşler arasında bu şekilde gerçekleşen taşınmaz devirlerini, duruma göre bağış veya satış olarak değerlendiriyor. Değerlendirmede esas aldığı kıstas ise, eşler arasında 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 202. Maddesinde hükme bağlanan mal rejimlerinden hangisinin geçerli olduğudur. Çünkü vergilendirme usulü de buna göre değişiyor.
Türk Medeni Kanunu’nda Düzenlenen Mal Rejimleri Neler?
Yeni Türk Medeni Kanunu’nu ile birlikte, hayatımıza “Mal Rejimi Sözleşmesi” veya kamuoyunda “Evlilik Sözleşmesi” diye bilinen bir konu girdi. Mal rejimi sözleşmesi; evliliğin, boşanma, iptal, ölüm gibi nedenlerle sona ermesi halinde, tarafların evlenme esnasında veya evlilik birliği süresince edinmiş oldukları malları nasıl paylaşacakları konusunda yapmış oldukları sözleşmedir.
Yeni Türk Medeni Kanunu’nda eşler arasında asıl olarak “Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi” kabul edilmiş olmakla birlikte eşlere, kanunda belirlenen diğer mal rejimlerinden birini seçebilme hakkı da tanınmıştır. Bunlar; Mal
Ayrılığı, Paylaşmalı Mal Ayrılığı ve Mal Ortaklığı rejimleridir. Tarafların evlenirken mal rejimi seçme zorunluluğu yoktur. Eğer taraflar bir mal rejimi seçmemişlerse “Yasal Mal Rejimi” yani “Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi” geçerli olmaktadır.
Maliye, Eşe Taşınmaz Devrine Nasıl Bakıyor?
Maliye, öncelikle Türk Medeni Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 1 Ocak 2002 tarihi itibarıyla, eşlerin evlenmeden önce veya sonra mal varlığının paylaşımı konusunda yazılı seçimlik mal rejimlerinden birini sözleşme yaparak seçtiklerine dair herhangi bir bilgi bulunup bulunmadığına bakıyor. Daha sonra ise, taşınmazın iktisap tarihini tespit ediyor.
Eşler arasında Yasal Mal Rejimi (Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi) uygulamasının söz konusu olması durumunda, taşınmaz eşe satış olarak gösterilse bile yapılan satış işlemi bedelsiz olarak kabul ediliyor ve Gelir Vergisi kanunu (GVK) yönünden değer artışı kazancı kapsamında değerlendirilmiyor. Yani Gelir Vergisi yönünden vergilendirme yapılmıyor. Çünkü, edinilmiş mallara katılım rejimi çerçevesinde taşınmazın 1/2 hissesi zaten eşe ait olduğundan, söz konusu taşınmazın tamamının eşe bağışlanması durumunda da yine edinilmiş mallara katılım rejimi gereğince yarısı (1/2 hisse) yine devreden eşe ait olacağından, gerçekte bir taşınmaz devrinin söz konusu olmadığı kabul ediliyor. Ancak, mal varlığının paylaşımı konusunda yazılı seçimlik mal rejimlerinden birinin seçilmiş olması halinde ise, eşe bedel karşılığı yapılan taşınmaz satışı GVK yönünden değer artışı kazancı kapsamında değerlendiriliyor.
Ayrıca, taşınmazın edinilmiş mallara katılım rejimi çerçevesinde 1/2 hissesi eşe ait olduğundan, söz konusu taşınmazın tamamının eşe bağışlanması durumunda da yine edinilmiş mallara katılım rejimi gereğince yarısı (1/2 hisse) devreden eşe ait olacağından, söz konusu taşınmazın eşe bağışlanması, eşin mal varlığında herhangi bir servet artışına neden olmadığından, eşten veraset ve intikal vergisinin aranılmaması gerekiyor. Ancak, mal varlığının paylaşımı konusunda yazılı seçimlik mal rejimlerinden birinin seçilmiş olması durumunda (mal ayrılığı rejimi) ise, yapılan devir işleminde herhangi bir bedel ödenmemesi halinde bu işlem ivazsız bir intikal sayılıyor, devralan eş tarafından verilecek veraset ve intikal vergisi beyannamesinde taşınmazın emlak vergisi değerinin tamamı üzerinden beyan edilmesi ve bu değer üzerinden veraset ve intikal vergisinin ödenmesi gerekiyor. (GİB.
Ankara VDB.nin 24.01.2014 tarihli ve 90792880-160[5-2012/19]-49 sayılı Özelgesi)
Sonuç Olarak;
Eşe taşınmaz devri yaparken aman dikkat edin, gereksiz yere gelir vergisi veya veraset ve intikal vergisi ödemeyin. Vergide belirleyici olan, eşler arasındaki mal rejimi sözleşmesidir, bunu da unutmayın. Eşinize jest yapayım derken evdeki bulgurdan olmayın.
Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.
Erol İşçen
mehmet erol