Kenevirin sadece endüstriyel olarak değil, insan sağlığı açısından da önemli bir bitki olduğunun altını çizen Baltacı, “Kanun teklifimiz yasalaştığı takdirde Kastamonu’nun kenevirde yeniden üretim üssü olması sağlanacak, 50 bin çeşit ürüne dönüştürülebilen kenevirin ilimiz başta olmak üzere ülkemiz ekonomisine büyük katkı sağlanacaktır” dedi.
Yaşanan olumsuz gelişmeler ve hatalı özelleştirme politikaları sonucunda 2002 yılında Kastamonu’nun 96 köyünde, 887 çiftçi tarafından 3 bin 476 dekarda gerçekleştirilen kenevir üretiminin 2018 yılında 2 köyde 2 çiftçi tarafından 40 dekar üretime düştüğünü ifade eden Milletvekili Hasan Baltacı, “Kenevirin ana vatanı olan Kastamonu’nun geçmişte olduğu gibi yine üretimde lokomotif rol üstlenmesi, üretilen kenevirin endüstriyel alanda ürüne dönüştürülmesinin sağlanarak istihdamın arttırılması ve her geçen gün büyüyen işsizliğin önlenmesi için Kastamonu’da Sanayi ve Teknoloji Bakanlığına bağlı bir Kenevir Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü kurulması önem taşımaktadır” açıklamasında bulundu.
Hasan Baltacı’nın verdiği kanun teklifinin gerekçesi şöyle;
“Kenevir insanlık tarihinin en önemli bitkileri arasında yer almaktadır. Kenevir sadece endüstriyel olarak değil, insan sağlığı için de çok önemli bir bitkidir. 50 bin farklı çeşit ürünün yapımında kullanılabilen kenevir radyasyon temizleyicidir. Olağanüstü miktarda oksijen üretir. Bir dönümlük kenevir, 25 dönümlük orman kadar oksijen üretmektedir. Bir dönümünden, dört dönüm ağaca eş kâğıt çıkmaktadır. Bir ağaç 20-50 yılda, kenevirse 4 ayda yetişmektedir. Ağaç 3, kenevir ise 8 kez kâğıda dönüştürülebilir. Dönüşümlü ziraatta uygun yaz bitkisidir. Çok az suya ihtiyaç duymaktadır. Kendisini böceklerden korumak için tarım ilacına ihtiyacı yoktur, dayanıklıdır. Yani kenevirle yapılan tekstil ürünleri yaygınlaşsa tarım ilacı sektörüne de gerek kalmaz. Tüm petrokimya ürünleri yenilenebilir olarak kenevirden daha ucuza üretilebilir.
“KÜRESEL ENDÜSTRİYEL KENEVİR PAZAR BÜYÜKLÜĞÜNÜN 2025 YILINA KADAR 10,6 MİLYAR ABD DOLARINA ULAŞMASI BEKLENMEKTEDİR”
Kenevir ilaç yapımında, kâğıt yapımında, yakıt yapımında, kumaş yapımında, otomotiv sektöründe, kozmetik ve sabun yapımında kullanılabilir. Petrol ve petrokimyanın kullanıldığı her alanda alternatif olabilir. Kenevir, AİDS ve kanser tedavisinde kemoterapi ve radyasyon etkisini, ayrıca ağrıyı azaltmada kullanılmaktadır. Glokom, artrit, romatizma, kalp, sara, astım, mide, uykusuzluk, omurga rahatsızlıkları gibi en az 250 hastalığın tedavisinde kullanılmaktadır. Bataklık kurutmada çok etkilidir. Kenevir yasal olarak dünyadaki ülkelerde yetiştirilmektedir ve Çin öncüdür. Çin yılda yaklaşık 44 bin ton, dünyanın toplamının % 40'ını üretmektedir. Şili Güney Amerika’nın en büyük üreticisi ve Fransa, Avrupa'nın en fazla üreticisidir. Küresel endüstriyel kenevir pazar büyüklüğünün 2025 yılına kadar 10,6 milyar ABD dolarına ulaşması beklenmektedir. Avrupa’nın kenevir endüstrisi, otomobil ve inşaat malzemesi gibi endüstriyel kullanımlara odaklanmıştır. Avrupa'daki kenevirlerin çoğu Romanya, Macaristan ve Rusya gibi Doğu Avrupa ülkelerinde yetiştirilmektedir. Bununla birlikte, Avrupa'daki diğer birçok ülke çeşitli kullanımlar için kenevir yetiştirmektedir. Şu anda Kanada, İngiltere, Fransa ve Çin dahil 32 ülke, çiftçilerin endüstriyel kenevir yetiştirmelerine izin vermektedir. Türkiye’de çok uzun yıllardır gerçekleştirilen kenevir üretimi, 2016 yılında ilgili bakanlık tarafından çıkarılan kararla 19 il de izne bağlanmıştır.
“KENEVİR ÜRETİMİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ MAKSADIYLA KAMU TARAFINDAN YAPILAN İLK YATIRIMLAR KASTAMONU’DA GERÇEKLEŞTİRİLMİŞTİR”
Kenevir, ülkemizde başta Kastamonu olmak üzere, belirli illerde üretimi yapılan tek yıllık bir bitkidir. Kenevir üretiminin değerlendirilmesi maksadıyla kamu tarafından yapılan ilk yatırımlar Kastamonu’da gerçekleştirilmiştir. Bu yatırımlardan ilki bölgede üretilen kenevirlerin havuzlama ve soyma işleminin yapılarak değerlendirilmesi amacıyla Sümerbank tarafından 1946 yılında kurulan Taşköprü kenevir fabrikasıdır. 4 bin ton çubuk kenevir işleme kapasitesine sahip fabrika, bölgede 16 ila 24 bin ton üretim olmasına karşın, çeşitli nedenlerle kapasitesinin yarısı kadar kenevir alabilmiştir. Fabrikanın tam kapasite ile çalışamaması ve zarar etmesi nedeniyle Sümerbank 1949 yılı sonunda kenevir havuzlama ve soyma tesisinin kapatılması kararını alarak 1951 yılı ortalarında faaliyetine son vermiştir. Kastamonu’da kurulan diğer bir tesis Kendir Sanayii Müessesi’dir. Kenevir elyafından sicim ve kanaviçe üretimi amacıyla 1945 yılında ivedilikle sanayi planına dahil edilerek 1949 yılında inşasına başlanmıştır. Toprak Mahsulleri Ofisinin çuval ihtiyacını karşılayan fabrika, hammadde olarak kullanılan kenevirin randıman ve karlılığının düşük olması nedeniyle 1953 yılından sonra Hindistan’dan çok daha ucuz olan kenevir muadili olarak kullanılan jüt ithal edilmeye başlanmıştır. Kenevir üretimini olumsuz yönde etkileyen bu durum İzmit’te kurulu SEKA’ya ait fabrikaya kağıt üretiminde kullanılmak üzere kenevir alınmasıyla telafi edilebilmiştir. 1976 yılında Taşköprü’de SEKA’ya ait kağıt fabrikası kurulması kararı alınmış ve fabrika 1984 yılında faaliyete girmiştir. Ancak fabrika 2004 yılında 9 milyon 100 bin dolar bedelle özelleştirilerek MOPAK A.Ş’ye satılmıştır. Özelleştirme sonrasında fabrikanın kenevir ihtiyacının daha ucuz olduğu için yurt dışından temin yoluna gidilmesi Kastamonu’da ve bölgede kenevir üretimini bitme noktasına getirmiştir. Yaşanan tüm bu olumsuz gelişmeler ve hatalı özelleştirme politikası sonucu 2002 yılında Kastamonu’nun 96 köyünde de, 887 çiftçi tarafından 3 bin 476 dekarda gerçekleştirilen kenevir üretimi, 2004 yılında 83 çiftçi ve 184 dekara düşmüştür. 2018 yılına baktığımızda ise Kastamonu’da 2 köyde 2 çiftçimiz 40 dekar alanda kenevir üretimi yapmıştır. Kenevir üretiminin önemine ilişkin açıklamaların ardından 2019 yılında Kastamonu’da üretim üç katına çıkmıştır. İlerleyen yıllarda kenevir üretimindeki artışın süreceği tahmin edilmektedir.
“TEKLİFİMİZ YASALAŞTIĞI TAKDİRDE KASTAMONU’NUN KENEVİRDE YENİDEN ÜRETİM ÜSSÜ OLMASI SAĞLANACAK”
Kenevirin ana vatanı olan Kastamonu’nun geçmişte olduğu gibi yine üretimde lokomotif rol üstlenmesi, üretilen kenevirin endüstriyel alanda ürüne dönüştürülmesinin sağlanarak istihdamın arttırılması ve her geçen gün büyüyen işsizliğin önlenmesi için Kastamonu’da Sanayi ve Teknoloji Bakanlığına bağlı bir Kenevir Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü kurulması önem taşımaktadır. Kanun teklifimiz yasalaştığı takdirde Kastamonu’nun kenevirde yeniden üretim üssü olması sağlanacak, 50 bin çeşit ürüne dönüştürülebilen kenevirin ilimiz başta olmak üzere ülkemiz ekonomisine büyük katkı sağlanacaktır.”