Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bulunduğu 2002-2007 yılları arasında başta sarımsak olmak üzere şeker pancarı ve kendir ile ilgili büyük mücadele veren 22. Dönem Milletvekili Mehmet Yıldırım, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kendir ile ilgili açıklamaları sonrasında Taşköprü’de atıl durumda bulunan 2 fabrikanın tekrardan açılarak il ekonomisine katkısının büyük olacağını belirtti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bugün Kastamonu’ya gerçekleştireceği ziyaret öncesinde 22. Dönem Milletvekili Mehmet Yıldırım, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a verilmek üzere dosya hazırladı. Defalarca AK Parti gurup toplantılarında katılarak Cumhurbaşkanı Erdoğan ile birebir konuşma imkanı bulan Yıldırım, kendir üretimi ile ilgili yapılan çalışmalardan Kastamonu’nun söz sahibi olması için hizmete hazır olduğunu7 belirtti.
Çocukluğunun kendir çekmekle geçtiğini kaydeden Mehmet Yıldırım, Taşköprü’nün önceki dönemlerde geçim kaynağının sarımsak yerine kendir olduğunu anımsattı.
Ağabeyinin beşiğin satılmasıyla başlayan ticaretin kendi hayatı olduğunu belirten Yıldırım: “Aşım, ekmeğim, tuzum, okul harçlığım kendirdir. Kendirle yaşadım, büyüdüm ve okudum. Kendirle ilgili verilen mücadelelerde hep ön safha oldum. 1985 yılında Taşköprü’de yapılan festivalin başlangıcı kendir ve sarımsaktır. Fabrikanın satılmasıyla kendir ortadan kalkmıştır. Mustafa Kemal Atatürk’ün Kastamonulara armağanı Taşköprü Sümerbank Kendir fabrikasıdır. Rahmetli Demirel, Ecevit ve Özal’ın 1984 yılında açtığı Taşköprü’deki SEKA sigara fabrikasıdır. Özelleştirme programlarıyla bu fabrikaları yok ettik” dedi.
“KENDİR KASTAMONU’NUN GELENEĞİNDE 13.YÜZYILDAN BERİ VAR”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan fabrikaları geri istediklerini kaydeden Yıldırım: “Kastamonu, Taşköprü, Cide, Azdavay, Daday, İhsangazi ve tüm ilçelerimizle 10 bin dönüm arazide kendir ekmeye hazırız. Yerli ve milli olan kendirin tohumu fabrika kapatılınca, satacak alanlar olmayınca ve hasadı zor olunca vatandaşımız kendir ekmekten vazgeçti. Kendir yerine sarımsak ekmeğe başladı. Kenevir döviz gibi, reşat altını gibidir. Kenevir; kokmaz, çürümez. 10 yıl ya da 20 yıl boyunca saklanabilir. Mağazaya koyarsın bekletebilirsin. İhtiyaç olduğunda altını bozar gibi gidip pazarda satabilirsin. Kar edersin, azık edersin. Kenevir ekimi bitti azık gitti. Şimdi bu azığımızı geri istiyoruz. Bunun sorumlusu ben değilim. Ben kenevir demeti elimde mecliste nasıl sarımsakla kürsüye çıktıysam Taşköprü SEKA kapatılmasın diye tepkim. İşçiyi sokağa atmayın. Bu yanlış bir projedir. Bu Amerikan projesidir. Emperyalizme teslim olmayalım dedik.
Çünkü bizim tarihimizde kenevir nasıl kendi hayatında olduğu gibi Kastamonu’nun geleneğinde 13.yüzyıldan beri var. Abdul Fettah Veli Efendi kenevir ziraatini Kastamonu’da 13.yüzyılda başlatmıştır. Kurduğu şifa hanesinde kenevir üretiminin yeniden elde ettiği tohumlarından elde ettiği yağından elde ettiği ve onun uç kısmından çiçeğinden elde ettiği her derde derman kenevirin ilacını yapmış. Şifa hanesini kurmuştur. Kenevirin merkezi Vezirköprü değil Kastamonu’dur. 1000 yıla yakın bir tarihte Kastamonu Türkler tarafından 1094 yılında Kastamonu’ya gelmiştir. SEKA’nın fabrikasını MOPAK almıştır. Ama MOPAK oradaki makineleri satarak orayı öldürmüştür. Üretim yapmamıştır. Üretim yapmıyor. Sadece binalar duruyor. MOPAK ya üretim yapar kenevir ekeriz ya da devlet orayı kamulaştırır. Çünkü fabrika bu milletin parasıyla yapılmıştır. Bu milletin parasıyla 60 milyonun üstünde fabrika 1994lü yıllarında bu fakir millet o fabrikaya para harcamıştır. Ama 10’da 1 fiyatına satılmıştır. Şimdi Sayın Cumhurbaşkanı keneviri ekeceğiz dedik. Bir yığında size bilgi veriyorum” ifadelerini kullandı.
Çünkü bizim tarihimizde kenevir nasıl kendi hayatında olduğu gibi Kastamonu’nun geleneğinde 13.yüzyıldan beri var. Abdul Fettah Veli Efendi kenevir ziraatini Kastamonu’da 13.yüzyılda başlatmıştır. Kurduğu şifa hanesinde kenevir üretiminin yeniden elde ettiği tohumlarından elde ettiği yağından elde ettiği ve onun uç kısmından çiçeğinden elde ettiği her derde derman kenevirin ilacını yapmış. Şifa hanesini kurmuştur. Kenevirin merkezi Vezirköprü değil Kastamonu’dur. 1000 yıla yakın bir tarihte Kastamonu Türkler tarafından 1094 yılında Kastamonu’ya gelmiştir. SEKA’nın fabrikasını MOPAK almıştır. Ama MOPAK oradaki makineleri satarak orayı öldürmüştür. Üretim yapmamıştır. Üretim yapmıyor. Sadece binalar duruyor. MOPAK ya üretim yapar kenevir ekeriz ya da devlet orayı kamulaştırır. Çünkü fabrika bu milletin parasıyla yapılmıştır. Bu milletin parasıyla 60 milyonun üstünde fabrika 1994lü yıllarında bu fakir millet o fabrikaya para harcamıştır. Ama 10’da 1 fiyatına satılmıştır. Şimdi Sayın Cumhurbaşkanı keneviri ekeceğiz dedik. Bir yığında size bilgi veriyorum” ifadelerini kullandı.