‘Gümüşlüce’deki peygamber vârisi; Mehmet Feyzi Efendi’

TÜRKAV (Türkiye Kamu Çalışanları Vakfı) Kastamonu Şubesi ve Kutlu Bilgi Derneği tarafından hazırlanan programda; Kastamonu'muzun âlim, fâzıl ve mütefekkirlerinden Merhum Mehmet Feyzi Efendi, ahirete irtihalinin 31. yılında bir dizi etkinlikle yâd edildi.

       8 Mart 2020 Pazar Günü saat 11.00’de M. Feyzi Efendi’nin Gümüşlüce’deki kabri başında düzenlenen ve sunuculuğunu Ahmet GEVGEŞOĞLU’nun yaptığı programda, Kastamonu’nun mümtaz İmam Hatipleri tarafından Yâsin-i Şerif ve sûre-i celîleler tilâvet edildi. İstanbul Büyük Çamlıca Camii Baş İmam-Hatibi Yunus BALCIOĞLU tarafından yapılan hatim duasının akabinde Diyanet Eğitim Merkezi bahçesinde misafirlere etli pilav ve ayran ikram edildi.

        TÜRKAV Kastamonu Şubesi ve Kutlu Bilgi Derneği tarafından geleneksel olarak her yıl düzenlenen anma programına geçen yıl olduğu gibi bu yıl da Türkiye Kamu Çalışanları Vakfı Genel Başkanı Sayın Ebubekir KORKMAZ ve yönetim kurulu üyeleri de katıldılar.

        Önceki yıllara göre katılımın daha fazla olduğu görülen bu yılki programa Kastamonu Belediye Başkanı R.Galip VİDİNLİOĞLU, MHP Eski Milletvekili Emin ÇINAR, MHP MYK Üyesi Tarık Ziya ÇAĞILCI, MHP İl Başkanı Yüksel AYDIN, MHP İlçe Başkanı Emre ŞAHİN, Tosya Belediye Başkanı Volkan KAVAKLIGİL, Ağlı Belediye Başkanı Şahin ÇOLAK, Türkav Çankırı Şube Başkanı İsa BÖLÜKBAŞI, Ak Parti Milletvekili Metin ÇELİK, Ak Parti İl Başkanı Doğan ÜNLÜ, Ak Parti İlçe Başkanı Faruk ÖZDEMİR, Kastamonu Üniversitesi Öğretim üyeleri, Kutlu Bilgi Derneği Başkanı Ahmet EMİRALİOĞLU, Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Kültür Vakfı Başkanı Mehmet ÇİFTÇİ,Kastamonu Türk Ocağı Başkanı M. Serhat YILMAZ, Kamu-Sen İl Başkanı Nedim AFACAN ve bağlı sendikaların şube başkanları,Kastamonu Ülkü Ocakları Başkan vekili Fatih YAMAN ve yönetimiyle çok sayıda genç, siyasi parti temsilcileri ve çok sayıda sivil toplum örgütü yönetim ve üyeleri ile il içinden ve il dışından çok sayıda vatandaş katıldı.

            "Mehmet Feyzi Efendi'yi Anma ve Anlama Programı" etkinlikleri kapsamında aynı gün öğleden sonra saat 14.00’de Grand Moni Konferans Salonu’nda bir konferans tertip edildi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan programda, İstanbul Büyük Çamlıca Camii Baş İmam-Hatibi hemşehrimiz Yunus BALCIOĞLU tarafından Kuran-ı Kerim tilavet edildi. Akabinde TÜRKAV Kastamonu Şube Başkanı Hamdi ÖZDEN açılış konuşmasında, “Büyük milletler büyük insanlar yetiştirirler, o büyük insanlar da milletlerine yol gösterirler, yön verirler. Toplumlarının değer verdiği o kişiler mensubu olduğu milletinin değer yargılarını benimseyen, yaşayan ve onlara katkıda bulunan kişilerdir. O insanlar inandıkları kutlu davalarında her türlü zorluğa rağmen istikametten sapmadan milletlerinin sosyal problemlerine çözüm bulurlar ve gelecek nesiller için fikir üretirler.

Şanlı Türk Milletinin yetiştirdiği o büyük insanlardan biri de; şehrimizin son dönem yetiştirdiği medarı iftiharı, Türk Milliyetçiliği fikir sisteminin manevi mimarı, büyük mütefekkir ve âlim Mehmet Feyzi Efendi’dir. Mehmet Feyzi Efendi’nin, günümüzde önemi daha da iyi anlaşılan fikir ve görüşlerinin, Necip milletimiz, İslam âlemi ve tüm insanlık için ortaya koyduğu reçetelerin başta Kastamonu halkı olmak üzere tüm Türk-İslâm âlemine anlatılmasının önemli olduğunu düşünüyoruz.

İslamiyet ruhumuz, milliyetimiz de bedenimizdir. Beden sağlıklı olursa ruhumuz da sağlıklı olur. Ruh ile beden, et ile tırnak gibidir. Biri diğerinden ayrılmaz.” diyerek Din ile milliyetçiliği birbirinden ayırmayan, “Vatan şarttır. Vatanı korumak; ırzını, namusunu ve dinini muhafaza etmektir. Çünkü bunlar, vatanla muhafaza olunur. Vatana hürmet, şehitlere ve atalara hürmettir. Her günah, her suç bağışlanabilir; ama vatana ihânet suçu başka! Vatana ihânet, nesilden nesle, batından batına intikâl eder.” diyerek vatana sadakatin önemini vurgulayan, “Mefâhir-i milliyye, mefâhir-i dîniyye ve sadâkat-i vataniyye (din, vatan ve millet sevgisi) mefkûresi; bu üçü bir arada olduğu zaman onulmayacak hiçbir yara kalmaz.” diyerek sosyal, kültürel meselelerimize çözüm üreten bu büyük âlimi anmak ve anlamak hepimizin üzerine düşen görevdir. TÜRKAV olarak elimizden gelen gayreti göstermeye devam ediyoruz. Yüce yaratandan isteğimiz odur ki; asırlardır İslam’ın bayraktarlığını yapan şanlı Türk Milleti her sahada yeniden yücelsin ve âleme nizam versin, adaleti sağlasın. Üstte gök çökmedikçe altta yer delinmedikçe ilimizi töremizi kimse bozamasın, Tanrı Türkü korusun ve yüceltsin. Programımıza katıldığınız için hepinize teşekkür ediyorum” diyerek sözlerine son verdi.

      TÜRKAV Genel Başkanı Sayın Ebubekir KORKMAZ’ın selamlama konuşmasının akabinde program, İlahiyatçı-Eğitimci ve Yazar Musa ÖZDAĞ tarafından verilen “ Feyizler Sultanı Mehmet Feyzi Efendi” konulu konferansla sona erdi. Çocuk yaşından itibaren Mehmet Feyzi Efendi’nin vefatına kadar daima yanında ve hizmetinde olan talebesi Musa ÖZDAĞ, ilgiyle izlenen konuşmasına şu ifadelerle başladı:

Allah, insanlar mutluluğu elde etsinler diye sistemler ve eğitimciler göndermiştir. Bu sistemin adına “din”, eğitimciye de “peygamber” denir. Kur’an’ın birçok yerinde olduğu gibi Cuma Suresi 2. ayet-i kerimede de Allah Teâla, gönderdiği son elçi Hz. Muhammed’in bir dizi özelliğini sıralamıştır. Bu ayette zikredilen özellikleri konuşmasında genişçe açıklayan Özdağ, şu ifadelere yer verdi:

Son peygamber Hz. Muhammed, ümmî bir kavim olan Araplara kendi içlerinden gönderilmiştir. Yani o bir Arap’tır. Kur’an ayetlerini onlara okur, böylece onları arındırır ve kendilerine Kitabı ve hikmeti öğretir.

Günümüzde milliyetçiliği İslam dışı göstermeye çalışan birtakım insanlara karşı cevap kabilinden, Peygamber Efendimiz’in “Arabın Arap olmayana üstünlüğü yoktur” sözünün aslında Araplara söylendiğini ifade eden Musa Özdağ, konuşmasının devamında sözü Mehmet Feyzi Efendi’ye getirerek şu ifadeleri ekledi.

Mehmet Feyzi Efendi öncelikle bir âlim, o bir Kur’an adamı ve bir peygamber varisidir. Mehmet Feyzi Efendi Türk’tür. Din yönüyle İslam’a bağlı bir şahıstır. Hanefî ve Maturîdîdir. Gönül yönüyle Nakşibendî, aynı zamanda Bediuzzaman Hazretlerinin manevi mirasçısı olarak nur mesleğindendir. Milliyetçidir. Bu onun babayiğitliğini gösteren bir tavırdır. Aynı zamanda Selçûkî ve Osmanî’dir. Yakının hakkını gözet sırrınca, kendi mahallesini, kendi şehrini, kendi ülkesini öne geçiren bir insandır.

Bir peygamber varisi olan M. Feyzi Efendi’nin özelliklerini bu şekilde sıralayan Sayın Özdağ, konuşmasının son bölümünde; bahsi geçen verasetin gönül ve kafa yönüyle olduğunu izah ettikten sonra bu durumu, İslam tarihinden Peygamberin yârânı Hz. Ebubekir ile sevgili kızı Hz. Fatıma arasında geçen olayı anlatarak açıklığa kavuşturdu.

1. Feyzi Efendi’yi daha yakından tanımak isteyenlerin bizzat kendisinin kaleme aldığı kitaplara başvurabileceklerini söyleyerek sözlerini tamamlayan Musa ÖZDAĞ’a, TÜRKAV Genel Başkanı Sayın Ebubekir KORKMAZ tarafından üzerinde Arapça "Ya Hazreti Muhammed Feyzi Efendi" yazan el işi oyma tablo ve hediye paketi takdim edilmesi ile program son buldu.