Airevata, projenin ilk günlerinde kütüphaneler yerine doğrudan okuyucuya kitap dağıtımı yaptığını, ilk etapta yaklaşık 7 bin kişiye posta yoluyla kitap gönderdiğini ifade etti.
Kampanyayı başlattığında yoğun bir talep beklemediğini söyleyen Airevata, "Bir kurumdaki atıl kitapları şahsıma almak isterken bir depo dolusu kitapla karşılaştım. Bu duruma çok mutlu oldum ama üzüntüyü sonra anlayabildim. Çünkü birçok kitap unutulmuştu. Kitaplar çok fazla olunca evimde depolamaya karar verdim." diye konuştu.
Okuyucular telefon yoluyla ulaşıyor
Kampanyanın günden güne yayılmaya başladığını dile getiren Airevata, projenin duyulmasında sosyal medyanın çok etkili olmadığını, okuyucuların telefon, mesaj ya da elektronik posta yoluyla kendisine ulaştığını söyledi.
Airevata, Ankara'da başlayan ücretsiz kitap kampanyasının daha sonra bir arkadaşı vasıtasıyla Kuşadası'nda da yoğun talep gördüğünü belirterek, şöyle konuştu:
"Kuşadası'nda öğretmen bir arkadaşımız ile proje anlamında birleştik. Arkadaşım Kuşadası'ndan ben ise Ankara'dan gönderim yapmaya başladık. Bu sürede 3 caminin kütüphanesini bağışlanan kitaplarla kurduk. Öncelikle kendi mahallemin camisiyle başladım ve bu beni çok mutlu etti. Kurduğumuz kütüphaneler bizi bu işe daha da bağladı ve daha yoğun çalışmaya başladık."
"Her gelen kitabı herkese göndermiyoruz"
Kurumlardan ve yazarlardan yapılan bağışların yoğunlaşması üzerine eğitimlerden oluşan 14 kişilik bir ekip kurduğunu ifade eden Airevata, yaptıkları işin çok büyük bir sorumluluk taşıdığını söyledi.
Airevata, ekipteki 5 kişinin Ankara'da gönüllü olarak çalıştığını belirterek, "Her gelen kitabı herkese göndermiyoruz. Kütüphanelere, okullara veya bireysel okuyuculara gönderilecek kitaplar bizim eğitimci arkadaşlarımızın süzgecinden geçiyor, ondan sonra dağıtımı yapıyoruz. Özellikle dini istismar edecek kitaplara çok dikkat ediyoruz." dedi.
Bağışlanan kitapları vatandaşların adreslerine gönderen kampanya ekibinin, bu işlem karşılığında çoğu zaman okuyuculardan kargo ücreti talep etmediğini kaydeden Airevata, Kuşadası'ndaki bir radyoda yaptığı programdan elde ettiği gelirle kargo maliyetlerini karşılamaya çalıştıklarını anlattı.
Genç yazarların okuyucuya ulaşması hedefleniyor
Bazı sanatçıların duyarlılık göstererek kitap bağışında bulunduğunu belirten Airevata, bazı kurumların dışında yazarların da çok sayıda kitap bağışında bulunduğunu söyledi. Airevata, şöyle konuştu:
"Biz daha çok popüler kültüre hizmet ediyoruz. Yazmaya başlayan genç yazarlarımız ve yeni çıkan bir çok eserimiz var. Bu yazarların kendilerini göstermeleri için ya fenomen olmaları yada fenomen birinin paylaşımda bulunması gerekiyor. Ben biraz bu açığı fırsat bildim ve genç yazarlarımızın okuyucuyla buluşması için bir köprü vazifesi görmeye başladım."
Okul kütüphanelerine bağış yapılacak
Geçen yıllarda bazı illerdeki hastanelerin kütüphanelerine ve okullardaki öğrencilere kitap hediye ettiklerini söyleyen Airevata, bu yıl ise genellikle okul kütüphanelerine ağırlık vereceklerini ifade etti.
Öğrencilere hediye ettikleri kitaplara 'gezgin kitap' adını verdiklerini belirten Airevata, "Gezgin kitap kampanyamız İstanbul'da devam ediyor. 10 kişilik bir okuyucu kitlemiz bunu başlattı ve okudukları kitapları sokaklara ya da toplu taşıma araçlarına bırakarak başkalarının istifade etmelerine vesile oluyorlar. Kitapları bulan kişiler de bize dönüş yaparak mutlu olduklarını söylüyorlar." diye konuştu.
Airevata, Keçiören ve Tuzla belediyelerinden çok sayıda kitap bağışı aldıklarını belirterek, kampanyaya destek olmak ya da kitap talep etmek isteyen vatandaşların, sosyal medyada 'kimse kitapsız kalmasın' etiketiyle kendilerine ulaşabileceklerini sözlerine ekledi.
