Sözcü Kalın, ABD Ticaret Odası'nda düzenlenen ABD-Türkiye İş Forumu'na katıldı.
Konuşmasının başında Kahramanmaraş merkezli yaşanan depremlerle ilgili bilgi veren Kalın, söz konusu depremlerin Türkiye tarihinin en kötü, modern tarihin de kaydedilmiş en kötü depremlerinden olduğuna vurgu yaptı.
Kalın, “Şimdi yeniden inşa etme, normalleşme ve iyileşme sürecindeyiz. Uluslararası toplum çok hızlı, çok güçlü bir şekilde yanıt verdi. ABD yanıt veren ilk ülkelerden biri oldu. Hemen arama kurtarma ekipleri geldi. İlk olarak Amerikan halkı, tabii ki ardından ABD hükümeti, iş dünyası, STK'lar, itfaiyeciler ve diğerleri imdadımıza yetişti. Ve bunun için gerçekten minnettarız.” ifadelerini kullandı.
ABD sağlık personelinden hala sahada çalışanların olduğunu belirten Kalın, bunların depremzedelere yönelik sağlık hizmetlerine devam ettiğini kaydetti.
Kalın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın depremzedeler için bir yıl içinde 200 bin konut yapımı vaadinde bulunduğunu da hatırlatarak, “İnsanların bu noktada her şeyden çok ihtiyaç duyduğu şey bu.” diye konuştu.
Öte yandan, yakın tarihin en kötü doğal afetinden sadece üç ay sonra genel seçimlerin gecikmeden zamanında yapılabilecek olmasının da harika bir şey olduğunu belirten Kalın, “Bence bu bizim demokrasimize ve kurumlarımıza duyduğumuz güveni, halkımıza olan inancımızı gösteriyor. Bu kadar büyük bir felakete bu kadar yakın başka hiçbir ülkenin seçim yapmaya cesaret edeceğini sanmıyorum.” dedi.
“Daha geniş bir jeopolitik stratejik diyaloğa ihtiyacımız var”
Kalın, Türkiye - ABD ilişkileri üzerine de değerlendirmelerde bulundu. İiki ülke arasında sadece taktiksel değil stratejik bir diyalog olması gerektiğini belirten Kalın, “Sadece Ukrayna savaşı, enerji, Afganistan’daki, Libya’daki veya Akdeniz’deki durumlar için değil, her şeyi bir perspektife oturtacak, sadece kendi ülkelerimiz için değil, gezegenin geleceği konusunda bir aciliyet duygusu ile daha geniş bir jeopolitik stratejik diyaloğa ihtiyacımız var.” ifadelerine yer verdi.
Kalın, bu zamanda artık olayların hesaplanabilir “kartopu” etkisinden tahmin ve kontrol etmesi zor “kelebek” etkisine dönüştüğünü kaydederek, “Çünkü, enerjiden göçe, terörizm ile mücadeleden Ukrayna'daki savaşa kadar dünyada bugün karşı karşıya kalınan zorluklar artık iç içe geçmiş şeklide her şeyi etkiliyor, bir olay dünyanın başka yerinde büyük bir etkiye neden olabiliyor.” dedi.
Olayların kelebek etkisinin tüm alanlarda bütün dünyada kendisini hissettirdiğine işaret eden Kalın, siyasetten iş dünyasına, enerjiden siber sektöre kadar, sadece kısa vadeli ilgi alanlarını değil, içinde faaliyet gösterilen tüm bağlama değiştirdiğini kaydetti.
"Hepimiz güvende olana kadar hiçbirimiz güvende değiliz"
Kalın, Türkiye ile ABD ilişkileri konusunda değerlendirmelerine devam ederek, “Şunu da söylemeliyim ki Türkiye, maalesef birkaç yıldır müttefikliğimizin anlamı ve gücü söz konusu olduğunda, bir şekilde biraz haksız, çeşitli türden önyargılı okumalara maruz kaldı.” dedi.
Bu konuda ilgili taraflarla diyalog kurarak sorunları aşmaya çalıştıklarını belirten Kalın, şöyle devam etti:
“Sadece bizim pozisyonumuzu muhataplarımıza netleştirmemiz değil, aynı zamanda ülkemizi ve dünyanın geri kalanını güvenli hale getirecek, hepimize yardımcı olacak fikirler ve politikalar bulmamız gerekiyor. Çünkü bunu her zaman söylüyorum ve bunun doğru olduğuna inanıyorum ki hepimiz güvende olana kadar hiçbirimiz güvende değiliz, topluluklarımız ve çocuklarımız için yaratmak istediğimiz varlık ve refahı paylaşana kadar bundan faydalanamayacağız. Bu yüzden çok çalışmak gerekiyor.”
Kalın, İsviçre ve Finlandiya’nın NATO üyeliği konusunda Türkiye’nin tutumu sorusuna da bu iki ülkenin Türkiye’nin güvenlik endişelerini giderecek adımlar atması gerektiğini vurgulayarak, ayrıca ABD’nin F-16 sorunu çözümünü bu konuya bağlamasını da “tamamen mantıksız, kabul edilemez ve verimsiz” olarak niteledi.
Bölgesindeki enerji boru hatlarından sıcak gelişmelere kadar Türkiye’nin ana oyuncu konumunda olduğuna dikkati çeken Kalın, Türkiye’nin vazgeçilmez bir ülke olarak bölgedeki tüm projelerde hesaba katılması gerektiğini söyledi.
Kalın, iki ülkenin jeopolitik küresel çıkarları ve aynı zamanda NATO'daki ilişkilerin stratejik önemi üzerine ABD’li Kongre üyelerini daha fazla Türkiye’yi ziyaret etmelerini beklediklerini belirterek, ABD’li iş dünyasına da iki ülke arasında ticari hacmi artırmaya çağrısında bulundu.
“Türkiye’de iş dünyası için dost bir ortam vardır ve yatırım yapan herkes mutlaka bir şeyler kazanır.” diyen Kalın, iki ülke arasındaki mevcut 35 milyar dolarlık ticari hacminden memnun olmakla birlikte, bunu hedeflenen 100 milyar dolarlık potansiyele çıkarmak istediklerini kaydetti.