Ülkemizde olmaktan mutluluk duyduğunu anlatan Ana Hickmann, Türklerin çok zarif olduklarını, nezaketleri karşısında hayranlık duyduğunu söyledi.
Türk yemeklerinden söz ederken de hayranlığını gizleyemeyen Hickmann, "et yemeği çok seviyorum, ancak kebabı ilk kez Türkiye'de denedim." dedi ve Hickmann Türk mutfağına övgüler yağdırdı. Türk kahvesini ve sunumunu çok beğenen Ana Hickmann, arkadaşlarına da bu geleneğimizden söz etmiş. Türkiye'den dönerken Türk kahvesini ve Türk lokumunu Brezilya'daki arkadaşlarına hediye olarak getireceğinin sözünü vermiş.
Ana Hickmann'ın Türkiye'ye övgüleri bununla da sınırlı kalmıyor;
"çok ama çok güzeller" diyerek söz ettiği Türk kadınlarının gözlerindeki ve bakışlarındaki anlamı "eşsiz" olarak nitelendirdi. İş hayatı ve özel hayatıyla ilgili sorularımızı da yanıtlayan Hickmann, 17 yaşında evlendiğini ve 16 yıldır mutlu bir
evliliğinin olduğunu söyledi. İnsanların erken yaşta evlendiğini öğrenince çok şaşırdığını ancak kendinin bundan çok eğlenerek bahsettiğini anlattı. Eşine çok aşık olduğunu ve işiyle ilgili olarak yaptığı uzun seyahatlerin evliliği için bir
atıya dönüştüğünden bahsetti; eşine ve ailesine olan özlemini canlı tuttuğunu, hayatındaki en önemli şeyin işi ve ailesi olduğunu söyledi.
Ana Hickmann'ın çok özel açıklamaları Hey Canlı'da!
Dünya'nın en uzun bacaklı moedeli olan Ana Hickmann, tasarımını yaptığı gözlükleri tanıtmak için Türkiye'ye geldi
Yorum Yazın