'Yeter ki sevin'

Bu kafenin, down sendromluların fırsat verildiği takdirde neler yapabileceğinin en güzel örneği olduğunu belirten Çelebi, "Bu arkadaşları yeter ki sevin. Sevildiklerini bildikleri takdirde diğer bireylerden farklı olmadıklarını, işlerine daha rahat odaklandıklarını göreceksiniz." diye konuştu. Eğitimlerin down sendromlu çalışanlara birçok katkısı olduğuna işaret eden Çelebi, şu ifadeleri kullandı: "Gençlerimiz, çok güzel oyun sergiledikleri gibi el becerilerini de geliştiriyor. Özellikle seçtiğimiz akıl oyunları, görsel olduğu kadar el hassasiyetini de geliştiriyor. Aynı zamanda zeka anlamında da faydası oluyor. Mangala, jenga, satranç gibi oyunları oynayabiliyorlar. Bu oyunların birçoğunda engelsiz bireylerden daha önde olduklarını görüyoruz. Artık bu durumda olan arkadaşlarımızın, iş adamlarının yanında, özel lokantalarda veya başka kurumlarda çok rahat değerlendirilebileceğine inanıyorum. Fırsat verildiği takdirde onların alınlarının teriyle gereğini yapacaklarına inanıyorum."

"İsteklerini anlayabilen grubu gördükleri zaman çok mutlu oluyorlar" Çelebi, farklı şehirlerden ziyaretçileri ağırlayan kafenin özellikle de engellilerin uğrak yeri olduğunu belirterek, "İşitme engelli arkadaşlarımız, kafeye geldiklerinde, isteklerini anlayabilen grubu karşılarında gördükleri zaman çok mutlu oluyor. Bu nedenle çoğunlukla Mutlu Kafe'yi tercih ediyorlar." değerlendirmesinde bulundu.

Ziyaretçilerden işitme engelli Şeyma Karaşahin ve Adem Yanar ise işaret diliyle memnuniyetlerini ifade etti.