Tolga Yavuz -
ISPARTA (İHA) - Isparta’da bu yıl ilk eğitim öğretim yılını tamamlayan Şehit Ömer Sarı Ortaokulu’nun ilk mezunu Yağmur Kavas, özel eğitime gitmeden Liseye Geçiş Sınavı’nda (LGS) tüm soruları doğru cevaplayarak 500 tam puanla Türkiye Birincisi oldu.
1
6
Genetik alanında bilim insanı olmak istiyor // Kavas, liseyi Galatasaray Lisesi’nde okuyarak, genetik alanında bir bilim insanı olmak istediğin aktardı; “Lisedeki hedefim için çok fazla güzel okul var. Ama ben şehir dışı olarak Galatasaray Lisesi’ni istiyorum. Şehir içi (Isparta) olarak da açıkçası henüz bir karar vermedim. Meslek olarak da ileride genetik üzerinde çalışmak istiyorum”.
“Bu başarı sadece Yağmur’un başarısı değil, okulumuzun da başarısıdır”
Yağmur’un başarısının öğretmen, veli ve öğrenci karmasıyla harmanlandığını ifade eden Şehit Ömer Sarı Ortaokulu Müdürü Hüseyin Bingöl ise, “2018 - 2019 eğitim öğretim yılı LGS sınavında, öğrencimiz Yağmur Kavas bütün soruları doğru cevaplandırarak, Türkiye 1.’si olmuştur. Bu başarı, öncelikle öğretmenlerimizin başarısıdır. Aynı zaman da velimiz de çok ilgiliydi. Çocuğuna her zaman ilgi göstererek, ona yardımcı oldu. Annesi de babası da çok ilgiliydiler. Öğrencimiz de ne yapması gerektiğinin bilincinde, derslerine düzenli olarak çalışmış, 5-6 ve 7.sınıftan itibaren konu tekrarında eksiği olmayan bir öğrenciydi. Çok özverili bir şekilde her gün düzenli olarak çalıştı. Bu arada yapması gerekenler konusunda bizim rehberliğimize de güvendi, yapması gerekenleri de düzenli olarak yaptı. Başarı da doğal olarak geldi. Bu başarı sadece Yağmur’un başarısı değil, okulumuzun da başarısıdır” dedi.
2
6
“Türkiye’yi yönetecek nesiller yetiştirmek hedefindeyiz” //
Okulun eğitim öğretim yılını tamamladığı ilk yılda Türkiye birincisi olan öğrencilerinin bulunmasının ileriye dönük başarıda ümit verici nitelikte olduğunu kaydeden Okul Müdürü Hüseyin Bingöl, “Okulumuzun bu yıl mezun olan 8.sınıf öğrencilerinden 5’i Isparta’da fen lisesini kazanacak düzeyde, yüzde 1.33’lük dilime girdiler. Bunun yanında 5 öğrencimiz Gönen Fen Lisesi, 5 öğrencimiz sosyal bilimler lisesini kazanabilecek düzeyde puan çıkardı. Yine 5 öğrencimiz de ilçe fen liselerinde yerleşebilecek düzeyde puan çıkardılar. Toplam 67 öğrencimiz vardı, bu 25 öğrencimiz Isparta’da sınavla öğrenci alan okullara yerleştirebilecek düzeyde puan alma başarısı gösterdi. Bu da şunu gösteriyor, yüzde 35’e yakın bir başarı yüzdemiz var. Bu bizim için çok önemli. Biz, akademik başarıya çok önem veren bir okuluz. Düzenli olarak deneme yapıyor ve öğrencilerimizin üzerine titriyoruz. Emek vermeden olmuyor, emekle oluyor. Bizim okulumuzun ilk yılı. Okulumuzun mezun verdiği ilk yılında böyle bir başarı göstermek de okulun geleceği adına bizi ümitlendiriyor. Bizim göstermiş olduğumuz çalışmalar doğrultusunda, Isparta’nın en iyi okulu olacağımıza inanıyorum. Geleceğin inşasını yapıyoruz. Türkiye’yi yönetecek nesiller yetiştirmek hedefimiz. Bu hedef doğrultusunda özveri ile çalışıyoruz" ifadelerini kullandı.
3
6
Okuldan başka farklı bir yerde eğitim almadığı için takıldığı soruları sorabileceği kişilerin yalnızca öğretmenleri olduğunu kaydeden 15 yaşındaki Yağmur Kavas, “Günde 100- 150 soru sorduğum oldu. Çok fazla emek verdiler bana, öğretmenlerimi sürekli soru sorarak rahatsız ettim, teneffüse bile çıkamadılar. Çok fazla test çözüyordum ama dershaneye ve özel derse gitmediğim için soru soracak başka kimse yoktu. O yüzden soru sorma günlerim vardı. Artık öğretmenlerimin derslerini ve ders programlarını ezberlemiştim. Dersten çıktıkları zaman direk benimle karşılaşıyorlardı. Öğretmenlerim, soru sorma günlerimde gelmediğimde, ‘Gelmedi mi, hasta mı oldu’ diye espri yapıyorlardı” dedi.
4
6
“Türkiye birincisi olmak bir yana, Isparta’da bile dereceye gireceğimi düşünmüyordum” //
Sınava girerken, tüm konuları bildiğini ancak sınav psikolojisi dolayısıyla öncesinde endişelerinin olduğunu anlatan LGS Türkiye Birincisi Yağmur Kavas, “Sınava girerken, Türkiye birincisi olmak bir yana, açıkçası Isparta’da bile dereceye gireceğimi düşünmüyordum. Çünkü, zor bir sınav ve çok çalışmama rağmen de korkuyordum. Bayağı heyecan vardı. Sınava girdiğimde, çok fazla denemeye girdiğim için doğal bir ortam vardı ve öncesinde korktuğum gibi fazla heyecanlanmadım ve korktuğum gibi kaydırma yapmadım, güzel geçti” dedi.
5
6
“Arkadaşlarımdan farklı olarak, çok çalışmaktan başka bir şey yapmadım” //
Sınav öncesindeki son eğitim öğretim yılında çalışma temposundan bahseden Yağmur Kavas, “Sınav öncesinde, 1 yıllık yoğun bir tempo ile çalıştım. Zor bir tempo idi. Benim haricimdeki diğer arkadaşlarım da çok çalıştı. Ben, dershane veya hiçbir özel derse gitmedim, tamamen kendi başarım ve öğretmenlerimin emeği. Arkadaşlarımdan farklı olarak, çok çalışmaktan başka bir şey yapmadım. Düzenli çalışma diyebiliriz. Sabah saat 06.00’da kalkıp okula kadar ders çalıştığım ve özellikle sabah konu tekrarı yaptığım fazla oluyordu. Okuldan sonra da genelde gece 24.00 - 01.00’e kadar ders çalışıyordum, genel test veya deneme çözüyordum. Son 1 yılım öyle geçti. Okul dışında destek aldığım kimse olmadı.
Bundan sonraki yılda LGS sınavına gireceklere sadece ders çalışmalarını tavsiye ederim. Benim gibi karamsar olmasınlar, gerçekten başarılabiliyor” diye konuştu.
“Bir gün çok fazla çalışıp, bir gün bırakmak doğru olmuyor”
Kendisi gibi gelecek yıl LGS sınavına girecek olanlara da tavsiye uyarılarda bulunan Kavas, “Şu anda 7.sınıftan 8.sınıfa geçerken, yaz tatilinde çalışmaya başlayanlar var. Bence bu, birazcık kafa bulandırıyor. Özellikle, son aylara geldiğinizde beyniniz çok fazla dolu oluyor. O yüzden, ben yaz tatilinin son aylarından başlayarak çalışmayı öneriyorum. Düzenli olarak çalışsınlar, bence bir gün çok fazla çalışıp, bir gün bırakmak doğru olmuyor. Düzenli olarak çalışıp pozitif kalırlarsa başaracaklardır” şeklinde konuştu.
6
6
“Öğretmenlerimi sürekli soru sorarak rahatsız ettim, teneffüse bile çıkamadılar” //
“Öğretmenlerime çok minnettarım, okulumun ilk yılında mezun olmak da çok gurur verici bir şey” diyerek sözlerini sürdüren Kavas, “Bana karşı öğretmenlerimin çok fazla emekleri oldu. Günde 100- 150 soru sorduğum oldu. Çok fazla emek verdiler bana, teşekkür ederim herkese. Öğretmenlerimi sürekli soru sorarak rahatsız ettim, teneffüse bile çıkamadılar diyebiliriz. Çok fazla test çözüyordum ama dershaneye ve özel derse gitmediğim için soru soracak başka kimse yoktu. O yüzden soru sorma günlerim vardı. Mesela, Pazartesi günleri matematik sorardım. Artık öğretmenlerimin derslerini ve ders programlarını ezberlemiştim. Dersten çıktıkları zaman direk benimle karşılaşıyorlardı. Kaçıyorum, kaçmıyorum gibi komik anılarım oluyordu. Öğretmenlerim, soru sorma günlerimde gelmediğimde, ‘Gelmedi mi, hasta mı oldu’ diye espri yapıyorlardı” ifadelerini kullandı.