Senin feda ettiklerinden birileri 'kâr' ediyorsa ve karşılığında seni ezip geçmeye çalışıyorsa bu onların edepsizliğinden, vicdansızlığından, ahlaksızlığından, vefasızlığından çok senin saflığındır!
Senin feda ettiklerinden birileri 'kâr' ediyorsa ve karşılığında seni ezip geçmeye çalışıyorsa bu onların edepsizliğinden, vicdansızlığından, ahlaksızlığından, vefasızlığından çok senin saflığındır!
Kazanma hırsından doğan bir duygudur kaybetme korkusu.. 'Bir şeyi kaybetmekten korkuyorsan, bir gün başına gelebileceğini de biliyorsundur'...
Hayat acımasız değil, insanlar acımasız. Bizim ülkemizde insan hiçbir şeyi tam tadında yaşayamıyor. Yaşatılmıyor!.
Hayat her zaman baktığın yerden göründüğü gibi değildir. Bazen geriye çekilip büyük resme bakmak lazım.
Sonuçta insanız. Yani her duruma müsait duygular barındırıyoruz içimizde. İyi, kötü ne varsa hepsi ruhumuzda mevcut. İnsan olabilmekteki meziyette tam burada başlıyor.
Keşke deyince hepimiz hüzünleniriz. Yaptıklarımızdan, yapamadıklarımızdan, zorunda kaldığımız durumlardan daima pişmanlık duyarız.
Kadından bahsederken aklımıza sadece uğradığı şiddetin gelmesi ne kadar acı!
Her millet, her inanç ve her devlet çeşitli semboller ile birbirinden ayrıştırılır.
Kadın her yaşta yaralanıyor, çünkü daima bir eleştiriye, şiddette, psikolojik baskıya maruz kalıyor.
Samimiyet; ağızdan çıkan kelimelerde, vaadlerde değildir. Duyguların dilidir. Elbette samimiyetin de bir lisanı vardır ama o en çok duygularla, bakışlarla, karşınızdakine verdiğiniz güvenle anlaşılır.