Allah (cc) akılı bütün canlı varlıklara vermiştir.
Aklı ile fikir etmeyi ise sadece İnsan oğluna bahşetmiştir. Vermiştir ki! İnsanlar fikirlerini ortaya koyarak kainatın üstün varlıkları olduklarını ortaya koysunlar diye...

Aklı ve fikri olan insanoğlu maalesef bazen bu ulvi üstünlüğün gereğini yerine getirmekte aciz kalmaktalar. Bunun sıkça
karşımıza çıktığını söylemek isterim...

Dünya kuruluş felsefesi iki olguya dayanmaktadır. Doğru ve Yanlış ekseni. Aklı ile fikirini bir arada kullanan bir kişi, Doğru'nun bir olduğunu ve Yanlış'ın asla Doğru olamayacağını idrak edebilir...

Üzülerek belirtmeliyim ki!. Hala toplumumuzda, yanlışa, doğru. Doğru'ya ise yanlış diyebilen, akli melekelerini yitirenler var. Sınıflandıracak olursak özellikle siyasilerin arasında buna sıkça karşılaştığımızı beyan edebilirim...

Belki okurlarımın arasında böylesi bir giriş yazısı yazdığım için beni yadırgıyan olabilir. Ama buna şu açıklamayı getirmek isterim ki. Aklın yolu birdir, fikrinin iyice algılanması, akıl ve fikir olgusunun aynı eksende çalışması gerektiği, mantığının iyice algılanması ile mümkünatı olur, fikriyatını hafızalarda yer edindirmektir.. Amacım...

Bu kadar açıklamadan sonra asıl konuya dönmek istiyorum...

Malumunuz, bu gün doğru ve yanlış kargaşasının en çok yaşandığı alanın siyaset kurumu olduğunu üzülerek belirtmek isterim. Siyasi alanda, İktidar ve muhalefet arasında yaşanan bir çok olayın fikir ile izah edilemediğini'de ayrıca vurgulamak isterim...

Yine üzülerek belirtmeliyim ki, yabancıların gösterdiği olgunluğu bizler, göstermekte aciz kalmaktayız. Daha yeni İngiltere'de Başbakanın Koronavirüs ile ilgili tutumunu eleştiren, bir belediye başkanı sözleri kastını aştığı için, partisinden ihraç edildi...

Ama bizim ülkemizde, maalesef bunun tam tersi yaşanıyor. Bakın muhalefet milletvekilleri bırakın eleştirmeyi, Cumhurbaşkanı'na hakarete varan ithamlarda bulunmaktan çekinmemekterdirler...

Özellikle CHP sözcülerinin söylemleri yine üzülerek belirtmeliyim ki, akıl ve izan ile, izahatı yapılacak boyutlarda değildir. Geçmişte bir çok kez, hakaretvari, fikirsiz ve şuursuz ithamlara şahitlik ettik...

Dedim ya akıl ile fikirin aynı anda kullanılması yeteneği insanoğluna verilmiştir diye. İşte insanoğlunun'da kendisini üstün kılan bu özelliğin gereğini yerine getirmesi gerekir...

Daha düne kadar Koronavirüs salgını ile mücadelede maskelerin rayiç bedellerle satılmasına eleştiri getiren bir muhalefet bloğu ile karşı karşıya iken, bu gün ise maskelerin vatandaşa bedelsiz dağılmasına yine eleştiri getiren aynı muhalefet bloğu ile karşı, karşıyayız...

CHP sözcüsü Özgür Özel'den, Cumhurbaşkanı Erdoğan imzası ile 65 yaş ve üstü vatandaşlara evlerine kadar götürülüp telim edilen, maske, kolonya ve mektuba eleştiri geldi...

Özel, Erdoğan imzasına kafayı takarak, bu şekilde maske ve kolonyanın dağıtılamayacağını savundu. Gelde bu mantığa, akıl ve fikir ekseninde bir izahat bul. Gelde bu görüşe saygı duy. Neresinden tutsanız elinizde kalıyor...

Şimdi eczacı Özgür Özel'in şu yaptığı eleştirinin neresinde fikir mantık ararsınız? Onuda kamuoyunun vicdanına bırakıyorum...

Son bir söz " Eleştiri olmalıdır, lakin o eleştiri, akıl ve fikrin kabul edeceği, olgunlukla olmalıdır..."

Selam ve dua ile...