Nalan Erbaş

Nalan Erbaş

Her ''Şer'e'' bir "Hayır"!!..

Başbakanımız, seçim gezileri gibi halktan güvenoyu alabilmek adına, referandum gezilerine başladı bile. Hem öyle bir başladıki, güzel yurdumun duygusal insanlarını  can evinden vuracak olan en tehlikeli silahı halkın üzerine doğrultarak başladı.. Gözyaşları.. 30 yıldır adını bile anmadığı, hatta onlara karşı mücadeleler ettiği insanları anarken ağladı. Ama bir şeyi çok iyi analiz edebildikki; Sayın Başbakan'ımız aynı hassasiyeti hiç şehitlerimiz için göstermedi.. O yüzdendirki bu damlalar hiç te samimi gelmedi.
         
12 Eylül darbesini (yada 1980 ihtilalini) insanların beyinlerine kazıyarak sadece bu maddeyi öne sürerek, kendi partilerinin kapatılmasının önünü kapayan, HSYK yı bağımlı hale getirmeye çalışan bir anayasayı paket halinde halka sunuyor ve adını da demokratiklik koyuyorlar. TSK yı etkisiz kılabilmek ve beyin ölümünü gerçekleştirebilmek adına yapılan bu girişimler bu vatan için gözünü kırpmadan şehit olan evlatlarımızın eminim kemiklerini sızlatıyor. Bu referandum sonucu evet çıkarsa sadece TSK değil tüm halk ta etkisiz hale gelecek. Bizde VATAN MİLLET SAKARYA  diye sloganlarla düşmana karşı can veren evlatlarımız yerıne yeni kurulacak olan ÖZEL ORDU nun korumasına geçeceğiz.. ( Kimbilir hangi Güneydoğu aşireti ile anlaşıp kuracaklar bu orduyu? onuda allah bilir..)
         
Gerçek teröriste af uygulayan bu hükümet, üstün hizmet madalyası  sahiplerini cezaevlerine yolluyor.Ordu komutanlarını yargılıyor. PKK yı besleyen Talabani'ye ve Barzaniye her türlü toleransı tanıyan türlü tavizler veren hatta Talabani ye ''MAM AMCA''  Barzaniye ''KAK MESUT'' ( yani Abi yerine koyan)  ayaklarına kırmızı halı sererek karşılayan kabine üyelerimiz, TÜRK ORDUSUNU bitirmeye çalışıyor. Milletin gözünde iktidarsız duruma sokuyor. Nasıl yattıkları yerde huzursuz olmasın şehitlerimiz?
         
Ülkemizde ağlanacak o kadar çok şey varki; bu millet yıllardır ağlıyor. Üstelikte geçmişinde yaşananlardan çok geleceğinden endişe ederek ağlıyor. Açlıktan, işsizlikten, hacizlerden, çoluk çocuğuna bakamamaktan ağlıyor. Aile bağlarına, değerlerine çok önem verenler, işsizlik yüzünden yıkılan yuvalara hiç ağlamıyor. Hatta isyan edene ''ananı da al git'' bile diyebiliyor.
         
Ülkemizde yaratılan bu etnik kaosun yanısıra vatandaşın o kadar sıkıntıları varki. Eminim insanların sıkıntıları ortadan kalkınca terör de durulacak. Aç insan,işsiz insan ne yapar? anca kahvehaneleri doldurur ve konuşulan her şeyden bir deprem yaratır. Bunu düzeltemeyene isyan eder.. Bu aradada vaatlerde bulununan herkesi ''DOST'' zanneder. Kendisine 1 ton kömür verene ve birazda erzak sağlayana özgür iradesini bile satacak hale gelir.. Çünkü evlatları açtır, açıktır. Yapabileceği bir şey kalmamıştır. Önce çaresiz bırak sonrada koca vucuttaki en küçük yaraya merhem sür.. bumudur yani?
         
Tarım bitti, hayvancılık bitti, turizmde terör yüzünden yarı yarıya indi.. Zaten milletin hali harap.. Acaba başbakanın penceresinden bakınca  CENNET mi gözüküyor? Bu milletin yaşadığı cehennemi göremeyenler eğer inançları varsa öbür dünyada nasıl hesap verecekler.?. Kul hakkını biliyorlarsa tabi.
         
Sayın Başbakan'ımız diyorki; vatandaş zeytinyağını 4 yıl öncedeki fiyattan alıyor.. Doğrudur.. Fiyatlar aynı.. O halde bile vatandaşın alım gücü yok.. Neden acaba? Millet 4 yıl önceki rakamlardan bile ürün alamaz hale gelmiş olabilirmi? Küçük esnaf bitti. Büyüklerde patır patır döküldü. Ama bununla bitmedi..  Türkiyemiz yeni zenginler kazandı. Yani yeni islam sosyetesi sahibi oldu güzel ülkem..  Bundan 8 yıl önce bile Güzel ülkemde sadece 3-5 tane milyar doları olan varken ,şimdi sayılarını kimseler bilemiyor. Hoş başbakanımızın bile maaşından biriktirdiği 3 milyar TL'si varken, millet iş yaparak tabiki kazanabilir değilmi ama? Şimdi ağlayın sayın Başbakanım.. Biz hem ağlıyoruz hemde anamız ağlıyor. Ancak ne yapalım bu ülkeyi o kadar çok seviyoruzki, anamızıda alıp gidemiyoruz.
         
Şimdi sayın Başbakanımız geziyor ve son kozlarını kullanıyor. Millete ''evet'' dedirtmek için. Aslında bu referandumun adı Bu yeni anayasayı onaylıyormusunuz? yerine Diktatörlüğü onaylıyormusunuz? olmalıydı. İşte o zaman gerçekçi olurdu. Canım milletimde açık açık neye evet dediğini bilirdi.
         
Bir taraftan Muğla, İnegöl, ve Hatay da yaşanan küçük olaylar provakatörlerce etnik  çatışmalara döndürülüyor, diğer taraftan Kuvvet Komutanları için yakalama kararı çıkarılıyor. Hatta şu anda dağlarda görev yapan komutanlar için bile yakalama kararı çıkarılıyor. Biz güvenlik güçlerimizi destekleyeceğimize ellerini kollarını bağlıyoruz.. Ne demektir bu anlayan varmıdır?
          
Eğer TÜRK ORDUSU yıpratılırsa veya yetkisi azaltılırsa başka bir ordumuz yok bizi koruyacak kollayacak.. Aşiretlerden kurulan ordu istemiyoruz biz. Ordu ya güveni azaltırsanız insanların elini kolunu bağlarsınız, korkak edersiniz. Oysa Türk demek cesaret demektir.savunmasız kalan insanlarda boyun eğmek zorunda kalırlar; ki bunu kimsenin kimseye yapmaya hakkı yoktur. TÜRK ORDUSUNA sahip çıkmak bir vefa borcudur.. şehitlerimize saygıdır.. Evlatlarımızın geleceğidir, gelecek güvencesinin teminatıdır. Orduya sahip çıkmak VATANSEVERLİKTİR. Her kurumun içinde çürükler vardır. Orduda da vardır. Önce ''kendi ellerimizle seçtiğimiz'' çürükleri ayıklayalım sıra onlarada gelir.
        
12 Eylül darbecilerini yargılayalım diyenler, eğer Apo yu da asarlarsa gerçek Demokrasi o zaman oluşur. 30 Bin yavrumuzu şehit edenleri yan gelip yatırırsanız, darbe yapanlarıda yargılama hakkınız olmaz. Eğer bunları diyenler o kadar güçlüyse, bağımsızsa, halkın sesine kulak veriyorsa ve Demokratsa, bir Referandum da bunun için yapalım. Gerçek Demokrasiyi rayına oturtabilmek için Demokrasinin hakkını vermek lazım öyle değilmi?
         
HSYK bana bağlı olsun diyenler , bu değişikliğin  ''tarafsızlık'' getirecegi masalınıda bir güzel hatiplikle anlatıyorlar.
         
Ancak unutulmamalıdırkı;12 Eylül, Türkiye Cumhuriyetinin bir cumhuriyet ve üniter bir devlet olarak ,yani kendisi olarak kalması için vereceği çok önemli bir savaştır. Çünkü Yargı, mevcut sistemin son kalesidir. Mallesef o da düşmek üzeredir. Bu son kaleyi kurtarmak ve 1980 Anayasasından beri ülkemizin üzerinde oynanan ve uygulanmaya çalışılan projenin gerçekleşmesini engellemek için belkide son şansımızdır bu referandum.
          
HAYIR demek zorundayız..
Türkiye Cumhuriyetinin Demokrasiden uzaklaşacağını ve diktatörlüğe doğru gittiğini apacık görüyoruz. O yüzdendir ki Anayasa oylamasına Hayır demek zorundayız. Milletini, Memleketini seven herkesin bu bir vefa borcudur.
         
Anayasada TÜRKLÜK kavramının yerine Türkiyelilik - Türkiye Vatandaşlığı kavramını getirmeye çalısan bir Anayasaya  HAYIR..
         
Hukuk Devletini temelden yıkmaya çalışan bir referanduma   HAYIR.
         
Aydınlık bir Türkiye için olmazsa olmaz seçim kanunlarıının değişmesi, siyasi partiler kanununun değişmesi,dokunulmazlıkların kaldırılması, siyasi etik kanunlarının çıkarılması vs vs gibi  şeyler yapılması gerekirken, YASAMA - YÜRÜTME - YARGI  erklerinin tek elde toplanmasına,
         
''Demokrasi'' ve ''Millet iradesi'' kavramlarının içi boşaltılarak, popülaristçe sömürülerek yasama ve yürütmeyi tek elde toplayıp,üstünede Yargıyıda eklemeye çalışan adınıda '' AYDINLIK TÜRKİYE'' koyan bir referanduma  HAYIRR..
          
Bu ülkede değiştirilemeyecek ve değiştirilmemesi gereken tek bir unsur vardır.. TÜRKİYE, DEMOKRATİK LAİK, SOSYAL BİR HUKUK DEVLETİDİR. Bu ilkeyi değiştirmeye çalışanlara  HAYIR..




Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.

Yorum Yazın
sohbet islami chat omegle tv türk sohbet islami sohbet elektronik sigara cinsel sohbet su böreği sipariş oyun haberleri tıkanıklık açma dijital pazarlama ajansı galeri yetki belgesi nasıl alınır yalama taşı