Büyülü bohça...
Ağlasam.. İçimdeki zehiri gözyaşlarımdan boşaltırcasına..
Bağırsam avazım çıktığı, nefesim yettiği kadar.
Acıdan uyuşmuş sol yanımı köpüren dev dalgalara atsam.
Çöksem dizlerimin üstüne bir ormanın kuytularında
Ve haykırsa yorgun düşene kadar bedenim.
Hasretini çektiğim tüm özlemlerimi koparıp atsam göğsümden göğün sonsuzluğuna..
İçimde buruk iz bırakıp gözlerimi hüzünlendiren tüm anıları söküp alsam avuçlarıma ve salıversem bir kuş misali..
Çılgınca akan bir şelalenin altına girsem.. Tüm öfkemden kızgınlıklarımdan arındırsam buz gibi sularda bedenimi..
İçimde kendi açtığım yaralarım var benim, her geçen yıl biraz daha kanattığım.
Kendimden vazgeçmişliklerim var benim.
Kasırgalara göğsümü siper ederken, minicik bir rüzgarda dallarımın kırıldığı hayal kırıklıklarım .
Dost sandıklarım var benim.. Dost diye sığındıklarım..
Ömrümün baharında rakıma su diye kattığım, sinemde buruk acı bırakan aşklarım var benim..
Yar diye sevdiklerimden hancerlenmiş sırtım, yaren diye sevdiklerimden acıtılmış geçmişim..
Sırlarım var benim..
Tüm hayatımı sakladığım yüreğimin en küçük odası..
Anılarım var benim.. Biriktirdiğim en değerli hazinem..
Sevinçlerimi, hüzünlerimi içine sakladığım büyülü bohçam..
Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.