Yemin Töreni, İstiklal Marşı ve HDP
Malum her yemin töreni öncesinde İstiklal Marşı okunur! Tüm salon ayağa kalkar, hep bir ağızdan okur!
Elbette aslında tüm Türkiye Cumhuriyeti Milletvekilleri bu esnada hazır bulunur!
Pardon, tüm mü dedim…
PKK’nın siyasi kolu olan, bu Devlete de Millete de Vatana da düşman olan HDP hariç tabii!
Onlar buna katılmaz!
Çünkü İstiklal onların terörist lügatlarında yoktur. Hele de onların deyimi ile TECE’nin İstiklal Marşına, irsi alerjileri vardır!
Ama, işte düşman oldukları Devletin, Milletin Meclis’ine de girerler. Maaşlarını alır, dağa, teröriste yollarlar!
Dokunulmazlık zırhına bürünür, bu milletin tüm kutsallarına hakaret ederler, yetmez, bu zırha dayanarak, terörist taşırlar, silah sevkiyatı yaparlar!
Yakalanınca da işte yine bu devletin verdiği diplomatik pasaport ile fezlekeler bilmem nerelerde, yasal prosedür denilen saçmalığı beklerken, Avrupa ya kaçarlar!
Tüm bunları biliyor iken, tecrübe etmiş iken, halen pek çok dosya, bilmem nerelerde beklerken, bunları tekrar bu şerefli Meclis çatısına sokmak nedir?
Dağdaki teröristleri, çocuklarımıza kurşun sıkarken, onların kravatlı versiyonlarına bu imkanı neden veriyoruz?
Üstelik tüm Batı Diktatörlük ile suçlarken?
Hadi diyelim ki Demokrasinin yükü!
Peki seçimlerde, baraja takılmaları aslında kesin olan bu partiye, oyları ile yardım eden, bu ülkeyi biz kurduk edalarında olan, Atatürk’ün partisiyiz diye iddia eden CHP’lilere ne demeli?
Soruyorum: Vicdanen rahat mısınız acaba?
Her fırsatta 10. Yıl marşı ile şov yapan, İstiklal Marşı okuyan siz, bu hakareti nasıl karşılıyorsunuz?
Nerede kaldı sizin milliyetçiliğiniz?
Ulusalcılığınıza ne oldu?
Partinizin sözcüsü HDP’yi “Onlara terörist diyemezsiniz” diye savunurken ne hissediyorsunuz acaba?
Erdoğanfobya bu kadar mı kör etti sizi ki, bu Ülkenin Bayrağına, Marşına, hatta kendine düşman olanlara çanak tutar oldunuz?
Ben, hiçbir gerçek Atatürkçünün buna gönül rızası göstereceğini sanmıyorum. Hatta inanmıyorum!
CHP’nin, 30 yıldır bu ülkede kan döken, bu vatanı bölmek isteyenlere hamilik yapmasına razı olabileceklerine inanmıyorum!
Nitekim oy oranları da dağılımları da ortada!
Bu da beni şahsen hem üzüyor hem de öfkelendiriyor. Sindiremiyorum!
Doksan yıllık bir partinin gelmiş olduğu noktanın bu olduğunu sindiremiyorum!
Belki diyorum, zamanında İrlanda ve İspanya da olduğu gibi IRA ve ETA’nın siyasileşmesini bekliyorlar diyorum!
Ama sonra Kılıçdaroğlu’nun “PKK silah bırakmaz, niye bıraksın ki” sözlerini dinlemediler mi diye içime kurt düşüyor!
Ya da kendi içinde teröre müsaade etmeyen Avrupa’nın PKK’yı yıllardır finanse ettiklerini görmüyorlar mı diye soruyorum kendime!
Öyle ya da böyle. HDP’ye yaptıkları bu koltuk çıkma, CHP’nin belini bükecektir!
Zamanında SHP bunu HADEP için yapmıştı ve o tarihten beri bir daha sola geçit vermedi bu millet. Bundan sonra da böyle olacaktır!
Binali Yıldırım bey, Meclis Başkanı olacak
Yani Parlamenter sistemin son Başbakanı, Başkanlık sisteminin ilk Meclis Başkanı olacak!
Babacan mizacı ile şimdiye kadar edindiği tecrübeler ile bu görevi de, tıpkı devraldığı tüm görevler gibi, layıkı veçhi ile yerine getireceğinden hiç şüphe etmiyorum!
Kabine pek çok sürpriz getirecek!
Bunu bugün söylemek gayet mümkün!
Yeni sistemin ruhuna yakışır bir Kabine bizleri beklemekte.
İsimlerin Ankara da dahi çok az insan tarafından bilindiği bir gerçek!
Fakat aldığım duyumlar, “vay be”! dedirtecek biçimde. Etiğe uygun olmadığından şu an için herkes gibi biz de sükuneti muhafaza edeceğiz elbette. Ancak ben şahsen çok heyecanlıyım!
Yeni sistemden herkes gibi benim de beklentilerim var elbette!
Ülkenin ekonomik bakımdan acilen rahat bir nefes almasını bekliyorum.
Faizlerin normal seviyelere geri çekilmesini,
Ülkeyi istediği an tıkayabilen bürokrasinin kalkıp, hizmet anlayışlı bir bürokrasinin gelmesini,
Hukuk sisteminin baştan aşağıya yenilenmesini,
Başta PKK ve FETÖ olmakla beraber, TÜM Terörist gurupların yok edilmesini,
Ülkemde toplumsal bir barışın vuku bulmasını, kutuplaşmanın bitmesini,
Refah seviyesinin artmasını ve
Huzurlu bir ortam oluşmasını!
Zira bu ülkeyi çocuklarımıza bırakacağız!
Beş kuşaktır terör ile uğraşan bir ülkeyiz ve artık tahammülümüz kalmadı!
Demokrasi’nin oturduğunu gördük. Şimdi ise şahlanış vaktidir!
Ve tekrar diyorum: HDP’yi Meclis e taşıyan sözde CHPliler, Gençliğe hitabeyi tekrar tekrar okuyunuz, özellikle de, “… dahili ve harici düşmanlar” ve “damarlarındaki asil kan” pasajlarını!
Bir diğer yazımızda buluşmak ümidi ve dua ile Vesselam
Elbette aslında tüm Türkiye Cumhuriyeti Milletvekilleri bu esnada hazır bulunur!
Pardon, tüm mü dedim…
PKK’nın siyasi kolu olan, bu Devlete de Millete de Vatana da düşman olan HDP hariç tabii!
Onlar buna katılmaz!
Çünkü İstiklal onların terörist lügatlarında yoktur. Hele de onların deyimi ile TECE’nin İstiklal Marşına, irsi alerjileri vardır!
Ama, işte düşman oldukları Devletin, Milletin Meclis’ine de girerler. Maaşlarını alır, dağa, teröriste yollarlar!
Dokunulmazlık zırhına bürünür, bu milletin tüm kutsallarına hakaret ederler, yetmez, bu zırha dayanarak, terörist taşırlar, silah sevkiyatı yaparlar!
Yakalanınca da işte yine bu devletin verdiği diplomatik pasaport ile fezlekeler bilmem nerelerde, yasal prosedür denilen saçmalığı beklerken, Avrupa ya kaçarlar!
Tüm bunları biliyor iken, tecrübe etmiş iken, halen pek çok dosya, bilmem nerelerde beklerken, bunları tekrar bu şerefli Meclis çatısına sokmak nedir?
Dağdaki teröristleri, çocuklarımıza kurşun sıkarken, onların kravatlı versiyonlarına bu imkanı neden veriyoruz?
Üstelik tüm Batı Diktatörlük ile suçlarken?
Hadi diyelim ki Demokrasinin yükü!
Peki seçimlerde, baraja takılmaları aslında kesin olan bu partiye, oyları ile yardım eden, bu ülkeyi biz kurduk edalarında olan, Atatürk’ün partisiyiz diye iddia eden CHP’lilere ne demeli?
Soruyorum: Vicdanen rahat mısınız acaba?
Her fırsatta 10. Yıl marşı ile şov yapan, İstiklal Marşı okuyan siz, bu hakareti nasıl karşılıyorsunuz?
Nerede kaldı sizin milliyetçiliğiniz?
Ulusalcılığınıza ne oldu?
Partinizin sözcüsü HDP’yi “Onlara terörist diyemezsiniz” diye savunurken ne hissediyorsunuz acaba?
Erdoğanfobya bu kadar mı kör etti sizi ki, bu Ülkenin Bayrağına, Marşına, hatta kendine düşman olanlara çanak tutar oldunuz?
Ben, hiçbir gerçek Atatürkçünün buna gönül rızası göstereceğini sanmıyorum. Hatta inanmıyorum!
CHP’nin, 30 yıldır bu ülkede kan döken, bu vatanı bölmek isteyenlere hamilik yapmasına razı olabileceklerine inanmıyorum!
Nitekim oy oranları da dağılımları da ortada!
Bu da beni şahsen hem üzüyor hem de öfkelendiriyor. Sindiremiyorum!
Doksan yıllık bir partinin gelmiş olduğu noktanın bu olduğunu sindiremiyorum!
Belki diyorum, zamanında İrlanda ve İspanya da olduğu gibi IRA ve ETA’nın siyasileşmesini bekliyorlar diyorum!
Ama sonra Kılıçdaroğlu’nun “PKK silah bırakmaz, niye bıraksın ki” sözlerini dinlemediler mi diye içime kurt düşüyor!
Ya da kendi içinde teröre müsaade etmeyen Avrupa’nın PKK’yı yıllardır finanse ettiklerini görmüyorlar mı diye soruyorum kendime!
Öyle ya da böyle. HDP’ye yaptıkları bu koltuk çıkma, CHP’nin belini bükecektir!
Zamanında SHP bunu HADEP için yapmıştı ve o tarihten beri bir daha sola geçit vermedi bu millet. Bundan sonra da böyle olacaktır!
Binali Yıldırım bey, Meclis Başkanı olacak
Yani Parlamenter sistemin son Başbakanı, Başkanlık sisteminin ilk Meclis Başkanı olacak!
Babacan mizacı ile şimdiye kadar edindiği tecrübeler ile bu görevi de, tıpkı devraldığı tüm görevler gibi, layıkı veçhi ile yerine getireceğinden hiç şüphe etmiyorum!
Kabine pek çok sürpriz getirecek!
Bunu bugün söylemek gayet mümkün!
Yeni sistemin ruhuna yakışır bir Kabine bizleri beklemekte.
İsimlerin Ankara da dahi çok az insan tarafından bilindiği bir gerçek!
Fakat aldığım duyumlar, “vay be”! dedirtecek biçimde. Etiğe uygun olmadığından şu an için herkes gibi biz de sükuneti muhafaza edeceğiz elbette. Ancak ben şahsen çok heyecanlıyım!
Yeni sistemden herkes gibi benim de beklentilerim var elbette!
Ülkenin ekonomik bakımdan acilen rahat bir nefes almasını bekliyorum.
Faizlerin normal seviyelere geri çekilmesini,
Ülkeyi istediği an tıkayabilen bürokrasinin kalkıp, hizmet anlayışlı bir bürokrasinin gelmesini,
Hukuk sisteminin baştan aşağıya yenilenmesini,
Başta PKK ve FETÖ olmakla beraber, TÜM Terörist gurupların yok edilmesini,
Ülkemde toplumsal bir barışın vuku bulmasını, kutuplaşmanın bitmesini,
Refah seviyesinin artmasını ve
Huzurlu bir ortam oluşmasını!
Zira bu ülkeyi çocuklarımıza bırakacağız!
Beş kuşaktır terör ile uğraşan bir ülkeyiz ve artık tahammülümüz kalmadı!
Demokrasi’nin oturduğunu gördük. Şimdi ise şahlanış vaktidir!
Ve tekrar diyorum: HDP’yi Meclis e taşıyan sözde CHPliler, Gençliğe hitabeyi tekrar tekrar okuyunuz, özellikle de, “… dahili ve harici düşmanlar” ve “damarlarındaki asil kan” pasajlarını!
Bir diğer yazımızda buluşmak ümidi ve dua ile Vesselam
Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.