Devlet'in Mührü
14 Mayıstan iki gün sonra, yani 16 Mayıs günü, Sayın Erdoğan, Cumhur ittifakı liderleri ile tek, tek ve teke tek görüşmeler yapmıştı.
Elbette ki, MHP Genel Başkanı, Sayın Dr. Devlet Bahçeli ile de bir görüşme yaptı.
Sayın Bahçeli, bu görüşmede, Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan'a çok özel bir hediye verdi.
Bu hediye, özel yapılmış bir mühürdür.
Mührün yazısı: "Türkiye Cumhuriyeti 100. Yıl, 1923 – 2023"
Üstündeki şiltte ise: "Türkiye Cumhuriyetinin 100. Yılında, Yeni bir Fetih ruhuyla mührünüzü vuracağınız inancımla. 16 Mayıs 2023 Devlet Bahçeli MHP Genel Başkanı"!
Bu hediye (?) çok manidardır, önemi daha da manidardır.
Bir kere veriliş tarihi 16 Mayıs, yani Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kurulmasına giden ilk adımın atıldığı gündür.
Tarih ile alakalı olanlar, ne demek istediğimi çok iyi anlamışlardır.
Mühür, öyle herhangi bir hediye değildir, herkese verilmez.
Evet Sayın Bahçeli, özel hediyeler vermeyi sever, ancak bunlar genellikle tesbih, yüzük veya Ay Yıldızlı kolye gibi, zarif, düşünülmüş, özel hediyelerdir.
Ama mühür? İşte mühür bambaşka bir anlam taşır.
İktidar olmak ile muktedir olmak arasındaki fark, mühürdür, devletin mührüdür.
AK Partisi, 21 yıldır iktidar olmuştur, doğru. Ancak muktedir olabilmiş midir, işte o işin başka bir boyutu.
Yaptığı reformları, hangi zorluklarla yapabildi?
Kaç kez parti kapatma davası geçirdi, muhtıra geçirdi, 357 krizi geçirdi, hatta Gezi olayları, 17/25 yargı darbesi, tüm projelere bilmem hangi odaların engelleme girişimleri, 15 Temmuz Hain darbe girişimi geçirmedi mi?
Dahası, kaç "imtiyazlı hükümlü" yatması gereken yerde serbest kalmadı mı?
Türkçesi, hukukun üstünlüğü yerine, üstünlerin hukuku devam etmiyor mu?
Bunların hepsi, su götürmez gerçekler.
Peki, bu "hediye" neyi değiştirecek?
Çok şeyi değiştirecek, çünkü artık Çam da bizim, kozalak da.
Çünkü Türk milleti 4000 yıllık bir millet ve 2000 küsür yıllık da kadim bir devlet geleneği ve aklı vardır.
İşte hep yabancı devletlere yakıştırılan, üst akıl tanımının gerçeği ve en kadim olanı bizim devlet aklımızdır.
Bu akıldır ki, fil gibidir.
Ağır fakat emin adımlar atar ve asla unutmaz!
Türk devleti daima 18 yaşındadır, dinç ve dinamiktir.
Kime neyi vereceğini ise kimden neyi alacağını da çok iyi bilir.
Ve işte 16 Mayıs 2023 günü, devlet mührünü, ehline teslim etmiştir.
Devlet değişken, Türk demişken, sakın ufak bir çerçeveyi düşünmeyin.
Çünkü Türk devletinin siyasi sınırları var, ancak bir de doğal sınırları var, ki bu doğal sınırların birinci halkası Misakı Milli sınırları, aslı ise Turan elleri, Turan birliğinin sınırlarıdır.
Yönetenler ise tek eldir, tek akıldır.
Dolayısıyla bu mühür Turan Mührüdür, 500 milyon Türkün mührüdür.
Teslim eden, Türkmen beyidir.
Teslim tarihi çok manidardır.
Ben bunu büyük bir heyecanla takip ettim ve bundan sonra olacakları sabırsızlıkla, merakla bekliyorum.
İş hu yazının yorumunu, siz değerli okurlarıma bırakıyorum.
Bir diğer yazımızda buluşmak ümidi ve dua ile Vesselam
Elbette ki, MHP Genel Başkanı, Sayın Dr. Devlet Bahçeli ile de bir görüşme yaptı.
Sayın Bahçeli, bu görüşmede, Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan'a çok özel bir hediye verdi.
Bu hediye, özel yapılmış bir mühürdür.
Mührün yazısı: "Türkiye Cumhuriyeti 100. Yıl, 1923 – 2023"
Üstündeki şiltte ise: "Türkiye Cumhuriyetinin 100. Yılında, Yeni bir Fetih ruhuyla mührünüzü vuracağınız inancımla. 16 Mayıs 2023 Devlet Bahçeli MHP Genel Başkanı"!
Bu hediye (?) çok manidardır, önemi daha da manidardır.
Bir kere veriliş tarihi 16 Mayıs, yani Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kurulmasına giden ilk adımın atıldığı gündür.
Tarih ile alakalı olanlar, ne demek istediğimi çok iyi anlamışlardır.
Mühür, öyle herhangi bir hediye değildir, herkese verilmez.
Evet Sayın Bahçeli, özel hediyeler vermeyi sever, ancak bunlar genellikle tesbih, yüzük veya Ay Yıldızlı kolye gibi, zarif, düşünülmüş, özel hediyelerdir.
Ama mühür? İşte mühür bambaşka bir anlam taşır.
İktidar olmak ile muktedir olmak arasındaki fark, mühürdür, devletin mührüdür.
AK Partisi, 21 yıldır iktidar olmuştur, doğru. Ancak muktedir olabilmiş midir, işte o işin başka bir boyutu.
Yaptığı reformları, hangi zorluklarla yapabildi?
Kaç kez parti kapatma davası geçirdi, muhtıra geçirdi, 357 krizi geçirdi, hatta Gezi olayları, 17/25 yargı darbesi, tüm projelere bilmem hangi odaların engelleme girişimleri, 15 Temmuz Hain darbe girişimi geçirmedi mi?
Dahası, kaç "imtiyazlı hükümlü" yatması gereken yerde serbest kalmadı mı?
Türkçesi, hukukun üstünlüğü yerine, üstünlerin hukuku devam etmiyor mu?
Bunların hepsi, su götürmez gerçekler.
Peki, bu "hediye" neyi değiştirecek?
Çok şeyi değiştirecek, çünkü artık Çam da bizim, kozalak da.
Çünkü Türk milleti 4000 yıllık bir millet ve 2000 küsür yıllık da kadim bir devlet geleneği ve aklı vardır.
İşte hep yabancı devletlere yakıştırılan, üst akıl tanımının gerçeği ve en kadim olanı bizim devlet aklımızdır.
Bu akıldır ki, fil gibidir.
Ağır fakat emin adımlar atar ve asla unutmaz!
Türk devleti daima 18 yaşındadır, dinç ve dinamiktir.
Kime neyi vereceğini ise kimden neyi alacağını da çok iyi bilir.
Ve işte 16 Mayıs 2023 günü, devlet mührünü, ehline teslim etmiştir.
Devlet değişken, Türk demişken, sakın ufak bir çerçeveyi düşünmeyin.
Çünkü Türk devletinin siyasi sınırları var, ancak bir de doğal sınırları var, ki bu doğal sınırların birinci halkası Misakı Milli sınırları, aslı ise Turan elleri, Turan birliğinin sınırlarıdır.
Yönetenler ise tek eldir, tek akıldır.
Dolayısıyla bu mühür Turan Mührüdür, 500 milyon Türkün mührüdür.
Teslim eden, Türkmen beyidir.
Teslim tarihi çok manidardır.
Ben bunu büyük bir heyecanla takip ettim ve bundan sonra olacakları sabırsızlıkla, merakla bekliyorum.
İş hu yazının yorumunu, siz değerli okurlarıma bırakıyorum.
Bir diğer yazımızda buluşmak ümidi ve dua ile Vesselam
Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.