Murat Yılmaz

Murat Yılmaz

Demek Rubicon'u geçmek ha...

Demek Rubicon'u geçmek ha...

Ekrem İmamoğlu’nun Roma seyahati kültürel birkaç bilgi edilmesine vesile olmuş olsa da, kendisi meseleyi tersten anlamış anlaşılan.
Malum, eski Roma’da, Generaller, Romanya orduları ile giremez, Rubicon nehrinin diğer tarafında kamplarlar idi.
Lejyonların Roma’ya girmesi, demokrasiye aykırı bulunurdu.
Ta ki MÖ 49 yılında Jül Sezar, Lejyonları ile Rubiconu geçip, darbe ile kendini başa geçirene kadar.
Eh, o da sonunda Brütüsün elinden öldü.
Yani Rubiconu geçmek, dönüşümü olmayan noktayı simgelemektedir.
Yani bir araç ile uçuruma doğru giderseniz, belli bir noktada fren yapmak zorundasınır, o noktayı geçtiğinizde, artık fren işe yaramaz, siz uçurumu boylarsınız.

İmamoğlu, son gittiği, sebebi hikmeti bilinmez İsviçre tatilinden döner dönmez, bir kaç saatliğine uğradığı İstanbul’da bir basın toplantısı düzenledi.
Hani şu Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu İstanbul’da.

Herkes daha önce yaptığı paylaşımlardan yola çıkarak, Deprem önlemi hakkında konuşacağını, adımlar açıklayacağını beklerken, ya da İstanbul hakkında bir iki kelam edeceğini beklerken, beyefendi, adeta “beni içeri tıkın” yalvarma seansı düzenledi.

Turpun büyüğü benim demediği kaldı.
Bu ara hükümeti de devleti de bolca tehdit etti, her zamanki gibi.
Şu Rubicon’u geçmeye hazır olanlar var lafı da zikredildi tabii.

Yani darbe iması, darbe tehdidi!

Hükümet ve devlet bu konuda ne adım/lar atar, bilmem, ama az biraz da belli oldu galiba.
Fakat ben şahsen İmamoğlu’na bir vatandaş olarak şunları aktarayım:

  • Burası eski Roma değil!
  • Sen Sezar değilsin (kendin öyle sansan bile)
  • Senin ağababaların denedi o işi.
  • Bu Millet hepsini boğazlara döktü!

Şimdi, o Rubicon işini bir daha düşün derim Ekrem İmamoğlu.
İyi düşün, çünkü sabır taşı artık çatladı.
Yaptıkların, hakkındaki soruşturmalar, az buz değil.
Bu kenar mahalle kabadayısı ayakları, pabucumunun mafya babası tavırları, hiç sağlıklı sonuçlar doğurmaya bilir.
Çekirge bir sıçrar, iki sıçrar.
Belli ki, hem devlet, hem hükümet, epeyce zamandır, sabır ile tuttukları defterleri artık dürmeye başladı!

Teker, teker hesaplar alınıyor ve alınacakta, bundan kaçış yok.
Durumunuz pek iç açıcı değil!

Stratejik bir analiz yapalım:
Trump’ın umurunda değilsiniz, sizinle vakit kaybetmez!
Diğer hamileriniz Avrupa ülkeleri, kendi dertleri ile boğuşmakta, artı bir de Trump korkusu var.
Başkaca da pek arka çıkacanınız yok.
Hepsi kendi dertleri ile meşgul.
Yalnız kaldınız!
Düne kadar sırtınızı mırtınızı dayadığınız PKK/YPG/PYD, bilmem ne de can çekişiyor ...

Provokatör başı kızıl soros içerde, ondan beri soklarda bir halt edemez oldunuz.

Şimdi sanat, sepet tayfasının organizatör provokatörü de içerde, bir kaç gündür sosyal medya da da dağıldınız...
Ümit abiniz de içerde, bir kaç gündür, o kanatta sessiz...
Beşinci kol ajanlarınız da, birer ikişer toplanıyor...
Durumunuz gerçekten de feci.

Allah’ın günü yanan otobüsler, metrobüsler, metrolar, neredeyse her gün %90’a çıkan trafik, fahiş otopark zamları, su ve toplu taşıma zamları...
Millet hepsinin farkında.
Her muhalif kanalda dolaşıp, Sayın Cumhurbaşkanını, hükümeti, Genel Kurmay başkanını, Bakanları yargılamakla tehdit edenler, yargıya, devlete parmak sallayanlar...
Gün gelir, yaptıklarınızın hesabını verirsiniz.
Ve emin olun o gün artık yakın!


Bir diğer yazımızda buluşmak ümidi ve dua ile Vesselam

Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.

Yorum Yazın
  • Murat Göçmen
    Eline, yüreğine ve emeğine sağlık !!!
sohbet islami chat omegle tv türk sohbet islami sohbet cinsel sohbet