2008'de meydana gelen siyasi, ekonomik, sosyal gelişmeler gerçekten de, insanoğluna hala acılar, ıstıraplar çektiriyor. Tabii ki, en büyük olay, dünyayı dipten saran ''ekonomik kriz'' gösteriliyor. Ne var ki, ''ekonomik kriz''in boyutlarının hala tam olarak hesap edilemiyor. Tahminler bile, gezegenimizi sarıyor.
Yani, 2008'in kötü mirası 2009'a kayıyor. Belki de 2009 daha büyük acıların ve ıstırapların yılı olarak, tarihte yerini almaya hazırlanıyor.
Gerçi, ABD'nin yeni başkanı Obama biraz ''umut'' veriyorsa da, ekonomi ''iyi niyet'' ''samimiyet'' gibi unsurları tanımıyor. Öncelikle ABD'nin alacağı yeni ekonomik, profilin dünyayı etkilemesibekleniyor.
Türkiye'ye gelince, bütün olumsuzluklara rağmen, tam anlamıyla hala hükmünü icra etmiş en ''ekonomik kriz''in daha ağırlaşmadan atlatılmasına çalışılıyor.
Tanrım mahsulünün ''iyi'' olacağı beklentisi ve turizm belki de, Türkiye'nin ''cankurtaran simidi'' olacağı benziyor.
Bu arada, ''yerel seçim'' geçirecek olan Türkiye'nin ''ekonomik kriz''den büyük yaralar almadan çıkabilmesi hepimizin beklentisi ve temennisi oluyor.
Ne var ki, gün geçtikçe, işlerinden çıkarılan işçilerin, ödenmeyen çek ve kredilerin sayısı artıyor. Bir ''kredi kartı'' patlamasından korkuluyor. Nasıl ki, ABD'de ''ev kredisi'' krize yol açtıysa, Türkiye'de de ''kredi kartları'' çökmesi uzak ihtimal görünmüyor.
Ve hasıl, göstergeler, demeçler, iddialar birbirine karışırken, 2009 ''merhaba'' diyor.
IMF'i hem ''zehir'' hem ''ilaç'' sayan bir atmosferde, ''yeni nesil'' ekonomik reform sürecinin derhal başlatılması da ön görülüyor. Nereden bakılırsa bakılsın, 2008'in kötü mirası 2009'u ne yazık ki etkiliyor.
Her şeye rağmen, ''sabırlı'' ve ''tutumlu'' bir Türkiye'yi belki ekonomik krizden, az yara alacak bir ülke olarak değerlendirmek gerekiyor.


 

kakin@ogunhaber.com


CRA- 28.Aralık.2008 Pazar - 02:48:00

Gazete baskısı için tıklayınız.