Kenan Akın

Kenan Akın

Şeffaf Olmanın Zamanı !

Üst üste yaşanan politik ve ekonomik olaylar, her şeyin net, berrak ve şeffaf olmasınıgerektiriyor.
Gerçekten de, fertten başlayarak şirket, kurum ve nihayet devlete kadar bütün kademelerde, yapılan her icraatın,her şeyden önce yasalara aykırı olmaması,kişi hak ve hürriyetlerini ihlaletmemesi icap ediyor.
Aslında, evrensel bu olgu, nedense ülkemizde çok ihlalediliyor.
Kuralsızlık hâkim Hatta çoğu kez kuralsızlık; günlük, ekonomikve siyasi hayata egemen oluyor.
Her şeyden önce; hiçbir suçun cezasız kalmaması gerekliliği, geç de olsa yavaşyavaş kamuoyunun bilincine yerleşiyor.
Suç işleyenin yanına kar kalmamasına inanmanın ötesinde, bir ''teşhir'' sürecinin yaşandığı da görülüyor.
Olumlu gelişmeler Her şeyde net ve berrak olmanın yanı sır fertlerin, şirket, kurum hatta devletin şeffaflaşma dönemini ''gönüllü'' olarak başlatması ve tavizsiz bir şekilde devam ettirmesi sürecine de galiba nihayet giriliyor.
Bütün bu gelişmelerin ''olumlu'' olduğunukabullenmek elde değil.
Hatta bu tür gelişmeleri tasvibin yanı sıra destekleme zorunluluğu dahissediliyor.
Ancak; daha önceleri de belirttiğimiz gibi, olaylar ortaya atılırken, deşilirken,kesinleşmemiş iddiaları uluortasergilerken, çok özen gösterilmeli.
Hele, devletin üst menfaatleri bahis konusu ise, mutlaka ''titiz'' bir tavır takınılarak,  ileride telafisi mümkün olmayan hatalar, gaflarişlenmemeli.
Gafletten uzaklaşılmalı Diyeceğimiz odur ki, net ve berrak olmakher şeyden önce gelmeli, gaf hatta gaflettenmutlaka uzaklaşılmalı.
Şu sıralarda, esen şeffaflık rüzgarının fırtınalara dönüştürülmesini istemek en halisane dileğimiz oluyor... Öte yandan, gün geçmiyor ki, ülkemiz ya bir feci olayla karşılaşmasın veya bir skandalla sarsılmasın.
Tabii ki, felaketler ''geliyorum'' demez. Yine de gerekli tedbirler alınmıyor.
Ya bizzat insanlarımızın ihmalinden veya suiistimalinden kaynaklanan feci manzaralara ne denir? Afetler karşısında Afetler karşısında önce perişanlığımız sergileniyor, sonra da elbirliğiyle yaraları sarmaya çalışıyoruz.
Depremler, seller, yangınlar hem can, hem de mal kaybına sebep oluyor. Üzülmemek, tasalanmamak elde değil.
Ne var ki, asıl bizi gönülden yaralayan, bizzat insanlarımızın sebep olduğu ihmaller, suiistimaller, vurgunlar, kayırmalardır sanırız.
Neredeyse, hangi taşı kıpırdatsanız, mutlaka altından bir ''suiistimal'', bir ''kanunsuzluk'' veya bir ''tedbirsizlik'' çıkıyor.
Nemelazımcılığımız ve vurdumduymazlığımız işin cabası.
Moral kaynağı Nereden bakılırsa bakılsın, artık Türkiye özellikle ''enformasyon'' ve ''tepki gösterme'' bakımından çağın icabını yaşıyor.
Yani, taşlar hem yerinden oynuyor, hem de değer yargıları yavaş yavaş yuvasını buluyor.
Umut verici bu yeni süreçte işi kişisel baza oturtmak istemediğimizden, şahıslardan bahsetmek istemiyoruz.
Ancak, doğru bilgiye ulaşmak, demokratik hakları istemek ve kullanmak,tabuları yıkmak adına ne yapılırsa desteklemek gerekiyor.
Ne var ki, vatanın bölünmez bütünlüğüne ''halel'' getirecek hiçbir davranışın ''tasvip'' görmesi asla düşünülmemeli.
Türkiye, çok değişik ve çeşitli iktidarlar görmüş bir ülke sayılıyor.
Ne var ki, her iktidarın şeffaflık adına, yıl geçtikçe daha da uyarlı ve duyarlı olması bekleniyor.

 

 

kakin@ogunhaber.com


CRA- 28.Aralık.2008 Pazar - 02:48:00

Gazete baskısı için tıklayınız.

Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.

Yorum Yazın
sohbet islami chat omegle tv türk sohbet islami sohbet elektronik sigara cinsel sohbet su böreği sipariş oyun haberleri tıkanıklık açma dijital pazarlama ajansı galeri yetki belgesi nasıl alınır yalama taşı