Kerkük Sadece Hoyratlarda Kaldı!
Acı da olsa, gerçekler ne yazık ki, önümüze adeta seriliyor.
Oysa sadece türküler, şarkılar ve hoyratların dedikleri, her Türk'ü heyecanlandırırken, üzüntüye boğmaya da yetiyor.
Türkülerde, şarkılarda, hoyratlarda sanki Türkmenler feryat figan ediyor.
Gözyaşları arasında, artık Kerkük'ün hoyratlarda kaldığı intibaı, insanı adeta eritiyor.
Eskilerde Irak'a gittiğimizde, en keyif aldığımız, daha doğrusu heyecanlandığımız anlar, Türkmen kardeşlerimizden ''hoyrat'' dinlemek oluyordu.
Saddam Hüseyin'in ''zalim'' yönetimi altında inim inim inleyen soydaşlarımız, dertlerini ancak ezgilerle dile getiriyordu.
Geçmişteki bütün ''zalim'' ve ''kötü'' yönetime rağmen, özellikle Sünni Arap halkı, ABD ve müttefiklerinin baskılarından dolayı ''direniş'' noktasına hızla itiliyor.
KIRMIZI HATLAR ‘YOL' OLDU
Ne var ki, hem Saddam Hüseyin, hem de şimdi büyük çileler çeken Türkmen kardeşlerimizin feryadına ne yazık ki kulak verilmiyor.
AKP iktidarının ''beceriksiz'' politikası yüzünden kaybedilen ''kırmızı hatlarımız''ın yeri doldurulamıyor.
Koskocaman Türkiye Cumhuriyeti'nin, Irak'ın kuzeyindeki oluşumda sesi böyle mi kısılacaktı?
AYRIMCILIK YAPIYORLAR
Düşman namlusunun ucundaki Türkmen kardeşlerimiz, Türkiye'nin ''aktif'' politika uygulamasını bekliyor.
Aslında Irak'ın kuzeyinde, tarihi bir trajedi yaşanıyor.
Soydaşlarımızın toprakları, evleri, dükkanları, otomobilleri bir bir ellerinden alınıyor.
Hiçbir Türkmen yüksek derecede ne bir memurluğa, ne de güvenlik elemanlığına kabul edilmiyor.
Üstelik, Irak hatta İran, Suriye ve ne acıdır ki Türkiye'den getirilen peşmergeler, Kerkük ve civarına yerleştirilerek, bölgenin nüfus yapısı bozuluyor.
2009 yılında, peşmergelerin oluşumları daha da büyüterek uluslararası düzeye çıkmaları da bekleniyor.
Başta ABD olmak üzere, İngiltere ve İsrail tarafından desteklenen ve bu üç devletten ''askeri'' dahil olmak üzere, ''maddi'' yardım alan peşmerge yönetiminin, gün geçtikçe Türkmen kardeşlerimize hayatı zehir edecekleri, aşikar görünüyor.
Zaten, Amerikalılar bile Barzani'nin ''Kürt devleti'' sevdası yüzünden Irak'ın üçe bölüneceğini artık itiraf ediyor.
TELAFER'İN SONU ACI OLACAK
Ne var ki, Barzani'nin hayalindeki ''Kürt devleti''nin kuruluşunun ise, bölgede hele Türkiye tarafından hiç de kabul edilemeyeceği uyarıları yapılıyor.
Her şeyden önce, Kerkük'ün ve Türkmenlerin geleceğini sadece hoyratlarda bırakmayarak acil ve hayati önlemler alınması gerekiyor.
Artık, Türkmenlerin can güvenliği herşeyin ötesinde geliyor.
Eğer, Türkiye'nin ''cesur'' bir yaklaşımı olmazsa, daha çok Telafer'ler görmek kaçınılmaz bir durum arz ediyor.
Gerçekler, neredeyse hoyratlardan daha acı geliyor Türkmenlere...
kakin@ogungazetesi.com.tr
OGÜN/29.Haziran-05.Temmuz.2008/Sayı:79/Sayfa:06
Gazete baskısı için tıklayınız.
Oysa sadece türküler, şarkılar ve hoyratların dedikleri, her Türk'ü heyecanlandırırken, üzüntüye boğmaya da yetiyor.
Türkülerde, şarkılarda, hoyratlarda sanki Türkmenler feryat figan ediyor.
Gözyaşları arasında, artık Kerkük'ün hoyratlarda kaldığı intibaı, insanı adeta eritiyor.
Eskilerde Irak'a gittiğimizde, en keyif aldığımız, daha doğrusu heyecanlandığımız anlar, Türkmen kardeşlerimizden ''hoyrat'' dinlemek oluyordu.
Saddam Hüseyin'in ''zalim'' yönetimi altında inim inim inleyen soydaşlarımız, dertlerini ancak ezgilerle dile getiriyordu.
Geçmişteki bütün ''zalim'' ve ''kötü'' yönetime rağmen, özellikle Sünni Arap halkı, ABD ve müttefiklerinin baskılarından dolayı ''direniş'' noktasına hızla itiliyor.
KIRMIZI HATLAR ‘YOL' OLDU
Ne var ki, hem Saddam Hüseyin, hem de şimdi büyük çileler çeken Türkmen kardeşlerimizin feryadına ne yazık ki kulak verilmiyor.
AKP iktidarının ''beceriksiz'' politikası yüzünden kaybedilen ''kırmızı hatlarımız''ın yeri doldurulamıyor.
Koskocaman Türkiye Cumhuriyeti'nin, Irak'ın kuzeyindeki oluşumda sesi böyle mi kısılacaktı?
AYRIMCILIK YAPIYORLAR
Düşman namlusunun ucundaki Türkmen kardeşlerimiz, Türkiye'nin ''aktif'' politika uygulamasını bekliyor.
Aslında Irak'ın kuzeyinde, tarihi bir trajedi yaşanıyor.
Soydaşlarımızın toprakları, evleri, dükkanları, otomobilleri bir bir ellerinden alınıyor.
Hiçbir Türkmen yüksek derecede ne bir memurluğa, ne de güvenlik elemanlığına kabul edilmiyor.
Üstelik, Irak hatta İran, Suriye ve ne acıdır ki Türkiye'den getirilen peşmergeler, Kerkük ve civarına yerleştirilerek, bölgenin nüfus yapısı bozuluyor.
2009 yılında, peşmergelerin oluşumları daha da büyüterek uluslararası düzeye çıkmaları da bekleniyor.
Başta ABD olmak üzere, İngiltere ve İsrail tarafından desteklenen ve bu üç devletten ''askeri'' dahil olmak üzere, ''maddi'' yardım alan peşmerge yönetiminin, gün geçtikçe Türkmen kardeşlerimize hayatı zehir edecekleri, aşikar görünüyor.
Zaten, Amerikalılar bile Barzani'nin ''Kürt devleti'' sevdası yüzünden Irak'ın üçe bölüneceğini artık itiraf ediyor.
TELAFER'İN SONU ACI OLACAK
Ne var ki, Barzani'nin hayalindeki ''Kürt devleti''nin kuruluşunun ise, bölgede hele Türkiye tarafından hiç de kabul edilemeyeceği uyarıları yapılıyor.
Her şeyden önce, Kerkük'ün ve Türkmenlerin geleceğini sadece hoyratlarda bırakmayarak acil ve hayati önlemler alınması gerekiyor.
Artık, Türkmenlerin can güvenliği herşeyin ötesinde geliyor.
Eğer, Türkiye'nin ''cesur'' bir yaklaşımı olmazsa, daha çok Telafer'ler görmek kaçınılmaz bir durum arz ediyor.
Gerçekler, neredeyse hoyratlardan daha acı geliyor Türkmenlere...
kakin@ogungazetesi.com.tr
OGÜN/29.Haziran-05.Temmuz.2008/Sayı:79/Sayfa:06
Gazete baskısı için tıklayınız.
Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.