Cumhuriyet'in 98. Yıl dönümü ve bugünün Türkiye'si
98 yıl önce bugün milli bir birlik ve beraberlik ile ilan edildi Cumhuriyet. Ve bir ulusun ayağa kalkışı, tam bir birliktelik ile olurdu ki öyle de oldu.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk 98 yıl önce bugün, Çankaya Köşkü'nde arkadaşlarına "Yarın cumhuriyeti ilân edeceğiz." diyerek fikrini açıkladı. O gece İsmet Paşa ile birlikte 1921 Anayasası'nın bazı maddelerini değiştiren kanun tasarısını hazırladı.
"Türkiye Devleti'nin hükümet şekli cumhuriyettir." hükmünün yer aldığı tasarı üzerinde TBMM'de yapılan konuşmalardan sonra Cumhuriyetin ilânı kabul edildi.
"Yaşasın cumhuriyet!" sesleri arasında alkışlarla cumhuriyet ilân edildi.
Ve nihayet ülkenin de yeni adı Türkiye Devleti ve yönetim şekli ise Cumhuriyet oldu.
Yani Türkiye Cumhuriyeti.
Zorluklar, ihtilaflar, mücadeleler, işgaller vs. hepsini yaşadı bu koca ve asil millet.
Milli mücadele döneminde yaşanan birlikteliği, o vatan ve millet aşkını düşünürken insanın gözleri doluyor.
Nice isimsiz kahraman bu ülkenin kurtulması için canlarını seve seve Allah yolunda feda etti.
Yaşanılan onca cefaya rağmen, onca acı ve imkânsızlıklara rağmen yılmadan, bıkmadan, usanmadan, korkmadan ve bezmeden bir destan yazdı ve nihayet biz evlatlarına ve torunlarına bağımsız bir ülke miras bıraktı.
Tarihimizi zannediyorum az çok biliyoruz, bunun için geçmişi daha fazla yazmayacağım, zira dedelerimizin bize emanet ettiği bu cennet vatanın daha ileriye gitmesi için gerekenleri konuşmamız gerekiyor.
Bugün belki yine bir milli mücadelenin tam ortasındayız. O zaman canları ile sınanan dedelerimizin yerine bugün biz cebimiz ile sınanıyoruz.
Geçmişini unutan geleceğe sağlıklı bakamaz.
Yüz yıllardır böl parçala yönet taktiği ile birbirine düşürülen bu milletin artık uyanma vakti geçiyor.
Sağ-sol, Kürt-Türk, slevi-sünni…
Bu ayrıştırmaların önünü kesememişken şimdi ekonomik sebepler yüzünden yine bir kargaşa ve kaos içerisine sürükleniyoruz.
Şimdi siyasete girilir mi kardeşim, diyeceksiniz ama merak etmeyin siyasete girmeyeceğim.
Yalnızca şunu diyeceğim,
Biz içeride bir birliktelik sağlayamazsak, kimse kusura bakmasın ama dost olmayan herkesin maskarası olur, onların kulağımıza fısıldadıkları fitne-fücur ile cebelleşir, birbirimizin ayağını kaydırıyoruz diye onlara hizmet ederiz.
Tarih sahnesine şayet adımızı gerçek manada yazdırmak istiyor isek, tüm farklılıklar bir bütün olmalı ve güç birliği yapıp tüm engelleri birlikte aşmalıyız.
Bu vesile ile tekrar Cumhuriyetimizin 98. Yılı kutlu olsun…
"Türkiye Devleti'nin hükümet şekli cumhuriyettir." hükmünün yer aldığı tasarı üzerinde TBMM'de yapılan konuşmalardan sonra Cumhuriyetin ilânı kabul edildi.
"Yaşasın cumhuriyet!" sesleri arasında alkışlarla cumhuriyet ilân edildi.
Ve nihayet ülkenin de yeni adı Türkiye Devleti ve yönetim şekli ise Cumhuriyet oldu.
Yani Türkiye Cumhuriyeti.
Zorluklar, ihtilaflar, mücadeleler, işgaller vs. hepsini yaşadı bu koca ve asil millet.
Milli mücadele döneminde yaşanan birlikteliği, o vatan ve millet aşkını düşünürken insanın gözleri doluyor.
Nice isimsiz kahraman bu ülkenin kurtulması için canlarını seve seve Allah yolunda feda etti.
Yaşanılan onca cefaya rağmen, onca acı ve imkânsızlıklara rağmen yılmadan, bıkmadan, usanmadan, korkmadan ve bezmeden bir destan yazdı ve nihayet biz evlatlarına ve torunlarına bağımsız bir ülke miras bıraktı.
Tarihimizi zannediyorum az çok biliyoruz, bunun için geçmişi daha fazla yazmayacağım, zira dedelerimizin bize emanet ettiği bu cennet vatanın daha ileriye gitmesi için gerekenleri konuşmamız gerekiyor.
Bugün belki yine bir milli mücadelenin tam ortasındayız. O zaman canları ile sınanan dedelerimizin yerine bugün biz cebimiz ile sınanıyoruz.
Geçmişini unutan geleceğe sağlıklı bakamaz.
Yüz yıllardır böl parçala yönet taktiği ile birbirine düşürülen bu milletin artık uyanma vakti geçiyor.
Sağ-sol, Kürt-Türk, slevi-sünni…
Bu ayrıştırmaların önünü kesememişken şimdi ekonomik sebepler yüzünden yine bir kargaşa ve kaos içerisine sürükleniyoruz.
Şimdi siyasete girilir mi kardeşim, diyeceksiniz ama merak etmeyin siyasete girmeyeceğim.
Yalnızca şunu diyeceğim,
Biz içeride bir birliktelik sağlayamazsak, kimse kusura bakmasın ama dost olmayan herkesin maskarası olur, onların kulağımıza fısıldadıkları fitne-fücur ile cebelleşir, birbirimizin ayağını kaydırıyoruz diye onlara hizmet ederiz.
Tarih sahnesine şayet adımızı gerçek manada yazdırmak istiyor isek, tüm farklılıklar bir bütün olmalı ve güç birliği yapıp tüm engelleri birlikte aşmalıyız.
Bu vesile ile tekrar Cumhuriyetimizin 98. Yılı kutlu olsun…
Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.
C.T