​Zafer iktidarın da değil, muhalefetinde…

Ülkemiz ve coğrafyamız hatta dünyamız için önemi büyük olan genel seçimlerin ardından kaleme aldığım köşe yazıma; 'Ağaç ucuna yel değer, güzel kişiye söz değer' atasözüyle başlamayı seçtim.
Bu atasözüyle de güzel insanların her zaman sözlerinin kabul edildiğini ima etmek istedim. Geçtiğimiz seçimde de aynen bu söz gerçek oldu ve güzel insanların tavsiye niteliğindeki sözleri kabul gördü.

Seçimlerin ardından birbiri ardına keskin kalemler seçimi kendilerince yorumlayıp durdular.

İktidar karşıtı kalemler seçimin adaletsiz bir sistemle, devlet gücü ve imkanlarıyla hukuk dışı kazanıldığını iddia ederken, Hükümete şirin gözükmek isteyen gazetecilerde zafer şenlikleri naraları atıp, yazıp durdular.

Tabloda kendilerine garip gelen oy oranlarına bir partinin veya bir ideolojinin etkisinin olmadığına herkes ve herkesim görmezden geldi.

Peki, bir parti veya ideolojik hareket bu yaşanan seçim tablosunu oluşturmadıysa nasıl oluştu bu sonuçlar dediğinizi duyar gibiyim.

Evet, bu seçimde bir zafer var, Lakin bu zafer ümmetin zaferidir.

Muhalefet, ‘sandık oyunu, şaibe ve hile’ desin dursun, Lakin iktidarın zafer çığlıkları atmaması ve her gün seçim olacakmış gibi gayretle çalışması ve çabalaması gerekiyor. 

Zaten geçtiğimiz siyasi süreçte de gördüğümüz gibi muhalefet yaptığı çapsız hareketlerle iktidara çalışmaktadır. AK Parti iktidarına kadar tüm seçimlerde iktidarların oyları düşerken, muhalefetin oyları yükselirdi. Onun için AK Parti İktidarı geçtiğimiz seçim hariç her seferinde oylarını bir önceki seçime göre artırmıştır. 

AK Parti bu seçimde aldığı oy için seçmenine teşekkür ederek, 7 Haziran seçimlerinde aldığı oy oranını hiç unutmayarak, 2002 ruhuna acilen dönüş yapmalıdır.

Genel olarak AK Parti aldığı bu yüksek oy sonucunda nasıl bir yol izlemeli diye soracak olursanız;

Kötünün iyisi olmak yerine Hz. Ömer gibi adil, Peygamber efendimiz gibi de örnek siyasetçi olacağına inandığı kişilere yetki vermeyi öncelik haline getirmelidir.

Siyonistlerin ve dünya oyun kurucu güçlerin ülkemiz üzerinde uygulamaya koyduğu senaryoların farkında olan ümmet el birliğiyle AK Parti’ye yetki vermeyi tercih etmiştir.

Siyaset üstü olan ümmetin önde gelen değerli isimlerinin tavsiyesi ile seçmen şerleri bir çırpıda hayreylemiştir.

Ümmet siyasi olarak verdiği desteği de şartlı vermiştir.

Peki nedir bu şartlar;

‘Terörle mücadelede siyasi bir duruş yerine milli bir duruş sergilenmelidir, Türk ve Kürt kardeşliğine zarar verecek tüm kesimler etkisiz hale getirilmelidir, Kaos ve felaket senaryoları çizenlere fırsat verilmemelidir, Türk Kürt, Arap, Sünnî ve Alevi ayrımı yapanlara izin verilmemelidir’ gibi… 

O nedenle yeni kurulacak hükümet için ciddi bir muhasebe yapılacak ve AK Parti yeniden ülkenin birliği ve dirliği için çalışmalara imza atmaya başlayacaktır.

Muhalefet ise bu yeni dönemde kibir yerine tevazu gösteren bir anlayış ile hareket eder, birlik ve kardeşlik projelerine önem verirse, Osmanlı düşmanlığı yapan kişilerle beraber hareket etmek yerine ümmetin gönlünü fetih ederse gelecek seçimlerde ümmetin desteği ile iktidara kavuşabilir. 

Her seçimde partilerin zaferini kutlardık, bu seçimde de ümmetin zaferinin hayırlara vesile olmasını dilerim.

Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.

Yorum Yazın
sohbet islami chat omegle tv türk sohbet islami sohbet elektronik sigara cinsel sohbet su böreği sipariş oyun haberleri tıkanıklık açma dijital pazarlama ajansı galeri yetki belgesi nasıl alınır yalama taşı Evden eve nakliyat