Hepimizin Kafası Çok Karışık
Evde kitap okuyup, biraz da televizyonda haber izlemek için zap yaptıktan sonra hafızamda kötü izler bırakan haberleri izleyip kafam karışmış şekilde internete girerek maillerimi kontrol etmeye başladım.
Beraber umre yaptığım Albay büyüğüm, 2000 yılındaki Yüksek Askeri Şura Kararları ile emekliye sevk edilen Tüm General Seyfettin Seymen’in yazısını bana e-mail atmış.
Yazının başlığı ise çok ilginç; “kafam çok karışık”
Yazıyı okuduğumda Tümgeneral Seymen’in yazısındaki bazı tespitlerine katılırken, bazı tespitleri bana pek gerçekçi gelmedi.
Sayın Seymen’in yazısındaki kesinlikle açıklama getirmem gereken bölümü sizlere aynen aktarıyorum; “Şehit kimdir? Nasıl şehit olunur? Halen bu konuda 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nda iki tanım var. Şehitlere nasıl bir tören düzenleneceği ve ne kadar maddi yardım yapılacağı da yine kanunlarla düzenlenmiş. Şimdi Cumhurbaşkanı dahil İHH ve AKP yandaşları herkes bu İsrail’in öldürdüğü insanlara "Şehit" dedi. Peki, bunlar "Vatan için, Bayrak için"mi öldüler? Kafam iyice karışık”
Şehit, Allahü Teâlâ (cc)’nın rızası için savaşan ve İslam’ın temel hedeflerini gerçekleştirmek için hayatını feda eden her mükelleftir. Cihat ibadetini ihlâsla eda eden her mükellefin hedefi, şehit olmaktır. Zira Kuran-ı Kerim’de: “Allah yolunda öldürülenleri sakın ölü sanmayın. Bilakis onlar Rablerinin katında diridirler” buyrulmuştur.
Benimde şehitlik konusunda kafam karışık ama bu karışıklık Allah yolunda hayatlarını kaybedenlere şehit denmesine itiraz edenlerin şehitliği hafife almalarından kaynaklanıyor.
İsrail korsanları tarafından canlarına kastedilen ve hayatlarını kaybeden her vatandaşımız orada olma niyetleri sadece Allah için ise ve başka bir niyetleri yoksa Şehitlik mertebesine ulaşmışlardır.
Bunu herkes böyle bile…
Beraber umre yaptığım Albay büyüğüm, 2000 yılındaki Yüksek Askeri Şura Kararları ile emekliye sevk edilen Tüm General Seyfettin Seymen’in yazısını bana e-mail atmış.
Yazının başlığı ise çok ilginç; “kafam çok karışık”
Yazıyı okuduğumda Tümgeneral Seymen’in yazısındaki bazı tespitlerine katılırken, bazı tespitleri bana pek gerçekçi gelmedi.
* * *
Sayın Seymen’in yazısındaki kesinlikle açıklama getirmem gereken bölümü sizlere aynen aktarıyorum; “Şehit kimdir? Nasıl şehit olunur? Halen bu konuda 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nda iki tanım var. Şehitlere nasıl bir tören düzenleneceği ve ne kadar maddi yardım yapılacağı da yine kanunlarla düzenlenmiş. Şimdi Cumhurbaşkanı dahil İHH ve AKP yandaşları herkes bu İsrail’in öldürdüğü insanlara "Şehit" dedi. Peki, bunlar "Vatan için, Bayrak için"mi öldüler? Kafam iyice karışık”
* * *
Şehit, Allahü Teâlâ (cc)’nın rızası için savaşan ve İslam’ın temel hedeflerini gerçekleştirmek için hayatını feda eden her mükelleftir. Cihat ibadetini ihlâsla eda eden her mükellefin hedefi, şehit olmaktır. Zira Kuran-ı Kerim’de: “Allah yolunda öldürülenleri sakın ölü sanmayın. Bilakis onlar Rablerinin katında diridirler” buyrulmuştur.
Benimde şehitlik konusunda kafam karışık ama bu karışıklık Allah yolunda hayatlarını kaybedenlere şehit denmesine itiraz edenlerin şehitliği hafife almalarından kaynaklanıyor.
İsrail korsanları tarafından canlarına kastedilen ve hayatlarını kaybeden her vatandaşımız orada olma niyetleri sadece Allah için ise ve başka bir niyetleri yoksa Şehitlik mertebesine ulaşmışlardır.
Bunu herkes böyle bile…
Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.