Gazeteciler Ve Karalık İle Karanlık
İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Suat Gezgin'in iletişim fakültelerinden mezun olan genç gazetecilerin iş sahibi olması için Yerel basının destekleneceği bir proje üzerinde çalıştıklarını anlatması gerçekten beni ümitlendirdi.
Bu projeye Sayın Rektörümüz Yunus Söylet'in bizzat destek verdiğini öğrenmem ise ümitlerimi en üst seviyeye çıkardı.
Yerel medyanın bu proje ile karalıktan ve karanlıktan kurtulacağını ümit ediyorum.
Dürüst, ilkeli, siyasetin gölgesinde olmayan, belediyeleri kazanç kapısı olarak görmeyen, para ile haber yapmayan, kamu yararı gözeten gazetelerin ayakta durmasının sağlanacağı günlerin artık hayal olmaktan çıkarılmasının gerekli olduğu gözlemleniyor.
Sekiz yıldır İstanbul da yayın yapan Güzelvatan gazetesini ilk kurduğum günkü heyecanım ve ismini sabahlara kadar uyumayarak bulduğum ve 1.1.2007 tarihinde ilk sayısını çıkardığımız Ogün gazetesinin mutluluğu şu an yerli yerinde durmuyor.
Bir belediyenin taşeron işlerini yapan özel şirketin kamuya hizmet için aldığı paranın karşılığını halka hizmet olarak vermediğini resim ve yapılan röportajlarla kaleme aldığımda, firma sahibi bana, ''kardeşim kamu yararı nedir ki? Kamu yararı yoktur benim şirketimin yararı önemlidir. Benim haberimi yapmadan önce gelecek bana haber detaylarını bildirecektin. Bende sana haberin karşılığı olan çeki yazacaktım. Sende çoluğunla çocuğunla mutlu bir şekilde yiyecektin. Sen kendini vurdurmak mı istiyorsun bak seni öldürürüm'' diyerek beni tehdit etmişti.
Ben bu işadamının bu sözüne istinaden ben şerefli bir basın mensubu olarak bundan önce olduğu gibi bundan sonra da kamu yararı gözeterek haberlerimi yapacağım diyerek cevaplamış ve olayı adalete intikal ettirmiştim.
Haber yapmadan önce bu işadamının dediği gibi çeke tav olan gazeteciler şu an anlı şanlı basın toplantılarına son model araçlarla giderken, siyasiler arasında ajanlık yapanlar gazetelerine aldıkları reklamlardan dolayı sayfalarında haber koyacak yer bulamazken, yalan ile taraflı haber yapanlar medyanın kara ile karanlıklar içerisinde anılmasına neden olmaktadır.
Medyanın ''A'' babalarının haklarını koruyan dernek ve cemiyetlerin kendi içerisinde yeni yapılanmalar içerisinde olması ise dürüst, ilkeli ve vizyon ile misyon sahibi gazetecilere yeni bir kan getireceği umuluyor.
Gazeteciler günü dolayısıyla düzenlenen panele İstanbul'dan tek çiçek gönderen belediye başkanı Osman Develioğlu'na teşekkür edemeden geçemeyeceğim.
Bahçelievler Belediyesi sınırlarında bir eksikliği yazdığım zaman benimle görüşerek olayın detaylarını alarak konuyla ilgili soruna çözüm getiren ve sorunu kaleme aldığım için teşekkür eden Başkan Develioğlu'nun farklılığının farkında olan bir gazeteciyim.
10 Ocak 2011'de kutlanacak olan gazeteciler günü bu yıl olduğu gibi yalakaların bayramı değil, vatan-millet sevdalısı şerefli gazetecilerin bayramı olur inşallah...
CRA 15.Ocak.2010 Cuma - 15:16:00
Bu projeye Sayın Rektörümüz Yunus Söylet'in bizzat destek verdiğini öğrenmem ise ümitlerimi en üst seviyeye çıkardı.
Yerel medyanın bu proje ile karalıktan ve karanlıktan kurtulacağını ümit ediyorum.
Dürüst, ilkeli, siyasetin gölgesinde olmayan, belediyeleri kazanç kapısı olarak görmeyen, para ile haber yapmayan, kamu yararı gözeten gazetelerin ayakta durmasının sağlanacağı günlerin artık hayal olmaktan çıkarılmasının gerekli olduğu gözlemleniyor.
Sekiz yıldır İstanbul da yayın yapan Güzelvatan gazetesini ilk kurduğum günkü heyecanım ve ismini sabahlara kadar uyumayarak bulduğum ve 1.1.2007 tarihinde ilk sayısını çıkardığımız Ogün gazetesinin mutluluğu şu an yerli yerinde durmuyor.
Bir belediyenin taşeron işlerini yapan özel şirketin kamuya hizmet için aldığı paranın karşılığını halka hizmet olarak vermediğini resim ve yapılan röportajlarla kaleme aldığımda, firma sahibi bana, ''kardeşim kamu yararı nedir ki? Kamu yararı yoktur benim şirketimin yararı önemlidir. Benim haberimi yapmadan önce gelecek bana haber detaylarını bildirecektin. Bende sana haberin karşılığı olan çeki yazacaktım. Sende çoluğunla çocuğunla mutlu bir şekilde yiyecektin. Sen kendini vurdurmak mı istiyorsun bak seni öldürürüm'' diyerek beni tehdit etmişti.
Ben bu işadamının bu sözüne istinaden ben şerefli bir basın mensubu olarak bundan önce olduğu gibi bundan sonra da kamu yararı gözeterek haberlerimi yapacağım diyerek cevaplamış ve olayı adalete intikal ettirmiştim.
Haber yapmadan önce bu işadamının dediği gibi çeke tav olan gazeteciler şu an anlı şanlı basın toplantılarına son model araçlarla giderken, siyasiler arasında ajanlık yapanlar gazetelerine aldıkları reklamlardan dolayı sayfalarında haber koyacak yer bulamazken, yalan ile taraflı haber yapanlar medyanın kara ile karanlıklar içerisinde anılmasına neden olmaktadır.
Medyanın ''A'' babalarının haklarını koruyan dernek ve cemiyetlerin kendi içerisinde yeni yapılanmalar içerisinde olması ise dürüst, ilkeli ve vizyon ile misyon sahibi gazetecilere yeni bir kan getireceği umuluyor.
Gazeteciler günü dolayısıyla düzenlenen panele İstanbul'dan tek çiçek gönderen belediye başkanı Osman Develioğlu'na teşekkür edemeden geçemeyeceğim.
Bahçelievler Belediyesi sınırlarında bir eksikliği yazdığım zaman benimle görüşerek olayın detaylarını alarak konuyla ilgili soruna çözüm getiren ve sorunu kaleme aldığım için teşekkür eden Başkan Develioğlu'nun farklılığının farkında olan bir gazeteciyim.
10 Ocak 2011'de kutlanacak olan gazeteciler günü bu yıl olduğu gibi yalakaların bayramı değil, vatan-millet sevdalısı şerefli gazetecilerin bayramı olur inşallah...
CRA 15.Ocak.2010 Cuma - 15:16:00
Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.