Erkan Yılmaz

Erkan Yılmaz

Ganimette son safha…

Ganimette son safha…
Bir hurma-bir hırka düsturuyla yola çıktılar.
Dünya malı beyhudeydi,
Yüktü ve ahirette hesabı zor olan gereksizlikti.
Rıza-i İlahiye mazhar olmak ve şükürperverlik dillere pelesenkti.
Mal-mülk, para-pul "süfli heves"ti,
Rütbe-makam-mevki, adalet-i ilahinin tesisi içindi…
Neden?
Bir iddiaları vardı,
Dava için yaşarlardı,
Dava adamlarıydı…
Temel prensipleri;
"Allah nâmına ver, 
Allah nâmına al, 
Allah nâmına başla, 
Allah nâmına işle" idi…
Yani, öyle derlerdi,
Kendileri böyle söylerdi…
 
Sormadık, sorgulamadık,
İnandık, 
Peşlerine takıldık,
Saflığın ahmaklığın dibini parmakladık!
Ne oldu sonra;
Neyi gördük?
Neleri kaybettik?
Hangi noktaya geldik?
Ganimette son safha…
Tıslamalı bir sesle; "selam aleyküm" dediler,
Suyu üflediler içtiler,
Besmeleyle yediler,
Devletle semirdiler,
Fakir-fukara, garip-gureba diye diye,
Fakirin fukaranın sırtından inmediler,
Sırtlana dönüştüler…
Allah namına aldılar,
Allah namına çaldılar,
Vermediler, ver dediler,
Yedikçe yediler,
Nasıl bir açlık ise; doymak nedir bilmediler,
Bire bin eklediler,
Yağ aldılar, bal sattılar,
Allah'la kandırdılar,
İslam'ı kullandılar,
Allah adına, kendi hesaplarına pazarlar kurdular,
Dinle çağırdılar, imanı malzeme yaptılar,
Bir bezirgan gibi, sattılar da sattılar!
Şimdiyse,
Hamudu yetmedi, devenin derdindeler!..
 
Efendiler,
Tarla sıçanından, kiler cardınlarınıza kadar,
Hepiniz, ama hepiniz,
Artık devenin kendisine talipsiniz!
En küçükten en büyüğe,
Ganimette son evredesiniz!
Durmayın, hiç doymayın,
Büyüğünüz küçüğünüz, hatta henüz doğmayanınız,
Saldırınız, kaldırınız,
Batırdığınız geminin malları bunlar,
Ganimetten pay kapınız,
Topyekûn  götürünüz...
Sizden sonrası tufan,
Yerle yeksan ediniz…
Vatan mı?
Boş versenize,
Onu fakirler düşünsün!
Askerlik ve şehitlik mi?
Bırakın, fakir çocukları ölsün!
Sakın düşünmeyin;
Kim olduğunuzu,
Nereden geldiğinizi,
Kimden doğduğunuzu,
Hangi köyden kök aldığınızı!
Mal sizin, mülk hepinizin,
Makam size, mevki sizinkilere yakışır...
Açın ağzınızı, salyalar eşliğinde ve şapırdatarak;
"Müslüman zengin olmalı kardeşim,
Ehl-i dünya olanlar mı yiyecek hep,
Artık, at da bizim meydan da bizim,
Devlet bizim helalimiz,
Ve sıra bizde; yediğimiz önümüzde, yemediğimiz gizlimizde" diye, böğüre böğüre inletin, haykırın, meydan okuyun!
Hatta acele edin,
Bazılarınız eksik kalmış olabilir,
Telafi için son safha,
Amman geride kalmayın,
Yeni doğan sıçanlarınız bile boş durmasın; kendirleri kestirin!
Hatta birbirinizi yiyin,
Ama yemekten, asla geri kalmayın!
Çünkü bitiyor Efendiler,
Ganimet devri sonlanıyor,
Maazallah dımdızlak kalırsınız!

Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.

Yorum Yazın
  • Egemen T.
    Kaleminize sağlık üstad..
  • Necip UYSAL
    Son 20 yılda ülkede en çok zarar gören şey nedir diye anket yapılsa, büyük çoğunluk “DİN” cevabını verecektir. Tarih kitaplarında nasıl anılacak, hangi kalem yazabilecek Adalet, Kalkınma ve Din nereden nereye geldi diye!!! Kaleminize sağlık…
sohbet islami chat omegle tv türk sohbet islami sohbet elektronik sigara cinsel sohbet su böreği sipariş oyun haberleri tıkanıklık açma dijital pazarlama ajansı galeri yetki belgesi nasıl alınır yalama taşı