Biri çok konuşan biri çok susan, -sözüm ona- iki de bakan!
İki bakan,
Biri az, diğeri çok konuşan…
Birisi Ticaret diğeri Maliye'de bakan.
Başlayalım,
Önce Nebati bakan…
Diyarbakır'da yine döktürmüş,
Hem de uzun uzun…
Ama bir cümlesi var ki; özetin de özeti,
"Enflasyonu kontrol altına aldık.
Size ve Sayın Cumhurbaşkanı'mıza da söz verdim, veriyorum.
Aralık ayından itibaren enflasyonun düşüşünü hissede hissede göreceğiz ve sizi seçime o noktada götüreceğiz…"
Duy da inanma…
Yahu Nebati Bakan,
Bence artık sus,
Bak; Merkez Bankası Başkanı konuşuyor mu,
Akıllı adam; sustu,
Mecbur kalmadıkça konuşmuyor.
Neden?
"Hiç olmazsa utanması bitmemiş" desinler diye…
Ama sen,
Hep konuştun, daima konuşuyorsun, aralıksız konuşmaktasın!
Yahu muhterem; konuştun da ne oldu!
Söyledin ama yapamadın,
Yapılmaması gereken ne varsa, onu yaptın,
Ağa'nla beraber iktisat kurallarını altüst ettin,
"Bir ekonomi nasıl iflas eder"in kitabını yazdın,
Hala da ısrarcısın!
Bir sorum olacak;
Gerçekten, söylediklerine kendin de inanıyor musun?
Bu arada,
Son söylediklerin ipini çekebilir, sonunu getirebilir,
Benden söylemesi; tehlikeli sularda yüzüyorsun.
Aralık ayında-Ocak-2023 başında, kontrol ettiğini söylediğin enflasyon yüzde 90-100 bandında olacak,
O da, TÜİK hesabıyla…
Dolar 25-30 TL aralığında,
Ekmek 8-10 TL,
Cari açık 60 milyar dolar üstü,
Benzin-mazot 45-50 aralığında olacak…
Hal ve gidişat böyleyken, "Size ve Sayın cumhurbaşkanıma söz verdim" diyorsun ya;
Hadi bizi, yani halkı geç; çünkü halkın, zaten kaybedecek bir şeyi kalmadı,
Ama senin verdiğin sözün boşa düşmesi ve Nebati Ağa'dan Masallar olarak kalması Cumhurbaşkanına seçim kaybettirir.
Eğer diyorsan ki;
Tutarsa Ekim'e kadar,
Tutmazsa affıma karar,
O zaman sallamaya devam; yiyen varsa, gittiği yere kadar…
Şimdi ise Ticaret Bakanı Mehmet Muş'a gelelim,
Ünvan ve ismini açık açık yazdım; o da kim ki, demeyesiniz diye…
Bu arkadaş, sadece her ayın ilk haftası konuşur.
Veya basın açılaması yapar.
Neden?
Dış Ticaret verileri ay başında açıklandığı için.
Galiba bakan olduğu gün birisi buna, "ayda bir konuş, yüzünü eskitme. Sadece ihracattan bahset" demiş.
İthalat rekor kırıyor,
Bu arkadaşta aynı söz; ihracat rekoru kırdık.
Dış ticaret açığı artıyor, yılın ilk beş ayında 43 milyar dolara ulaşıyor,
Aynı nakarat; ihracat rekoru kırdık!
Enflasyon yükseliyor, kur almış başını gidiyor,
Arkadaş hiç duymuyor ve dilinde aynı ezber: ihracatımız bu ay da rekor kırdı!
Peki, bir ayın geri kalan 29 gününde ne yapıyor derseniz;
Bilmiyorum,
Ama belki de, Hepsi Burada'dan siparişler vermekle meşgul oluyordur!
Arkadaş,
Akıl alır gibi değil; tam çıldırmalık bir hal,
Emin olun, bu iki bakana mümasil iki bakan daha zor bulunur.
Memleketimden insan manzaraları…
Çok konuşanı başka,
Az konuşanı bambaşka müzelik şahsiyetler!
Ama buradan,
Konuşkan ve suskun iki bakana,
Onları bakan yapıp, olanlara bakanlara şunları söylemek istiyorum.
Efendiler,
Kimse salak değil,
Alık ve oltadaki balık da değil!
Bu kervan böyle gitmez,
Akıllı insan, bastığı dalı kesmez.
Hadi, şeytana uydun,
Ve, kervanı soydun,
Ama,
Kervan yolda düzülmez!
Unutma ki;
Yediğin hurmalar,
Birgün gelir; tırmalar da tırmalar!
Merak etmeyin ağalar,
İsterseniz edin,
O an yakın; gözler artık finişte,
Devr-i Abdülhamit, ne yazık ki bitişte.
Sizinse gözleriniz; cukkayı götürüşte,
Beyt-ül Mal'ı yiyişte,
"S.çtık, bari sıvayalım" diyorsunuz her işte.
Efendiler, Muhteremler…
Ama o işler öyle olmuyor işte,
Ahı var,
Vahı var,
Keseri var,
Döneri var,
Sapı var...
Biri az, diğeri çok konuşan…
Birisi Ticaret diğeri Maliye'de bakan.
Başlayalım,
Önce Nebati bakan…
Diyarbakır'da yine döktürmüş,
Hem de uzun uzun…
Ama bir cümlesi var ki; özetin de özeti,
"Enflasyonu kontrol altına aldık.
Size ve Sayın Cumhurbaşkanı'mıza da söz verdim, veriyorum.
Aralık ayından itibaren enflasyonun düşüşünü hissede hissede göreceğiz ve sizi seçime o noktada götüreceğiz…"
Duy da inanma…
Yahu Nebati Bakan,
Bence artık sus,
Bak; Merkez Bankası Başkanı konuşuyor mu,
Akıllı adam; sustu,
Mecbur kalmadıkça konuşmuyor.
Neden?
"Hiç olmazsa utanması bitmemiş" desinler diye…
Ama sen,
Hep konuştun, daima konuşuyorsun, aralıksız konuşmaktasın!
Yahu muhterem; konuştun da ne oldu!
Söyledin ama yapamadın,
Yapılmaması gereken ne varsa, onu yaptın,
Ağa'nla beraber iktisat kurallarını altüst ettin,
"Bir ekonomi nasıl iflas eder"in kitabını yazdın,
Hala da ısrarcısın!
Bir sorum olacak;
Gerçekten, söylediklerine kendin de inanıyor musun?
Bu arada,
Son söylediklerin ipini çekebilir, sonunu getirebilir,
Benden söylemesi; tehlikeli sularda yüzüyorsun.
Aralık ayında-Ocak-2023 başında, kontrol ettiğini söylediğin enflasyon yüzde 90-100 bandında olacak,
O da, TÜİK hesabıyla…
Dolar 25-30 TL aralığında,
Ekmek 8-10 TL,
Cari açık 60 milyar dolar üstü,
Benzin-mazot 45-50 aralığında olacak…
Hal ve gidişat böyleyken, "Size ve Sayın cumhurbaşkanıma söz verdim" diyorsun ya;
Hadi bizi, yani halkı geç; çünkü halkın, zaten kaybedecek bir şeyi kalmadı,
Ama senin verdiğin sözün boşa düşmesi ve Nebati Ağa'dan Masallar olarak kalması Cumhurbaşkanına seçim kaybettirir.
Eğer diyorsan ki;
Tutarsa Ekim'e kadar,
Tutmazsa affıma karar,
O zaman sallamaya devam; yiyen varsa, gittiği yere kadar…
Şimdi ise Ticaret Bakanı Mehmet Muş'a gelelim,
Ünvan ve ismini açık açık yazdım; o da kim ki, demeyesiniz diye…
Bu arkadaş, sadece her ayın ilk haftası konuşur.
Veya basın açılaması yapar.
Neden?
Dış Ticaret verileri ay başında açıklandığı için.
Galiba bakan olduğu gün birisi buna, "ayda bir konuş, yüzünü eskitme. Sadece ihracattan bahset" demiş.
İthalat rekor kırıyor,
Bu arkadaşta aynı söz; ihracat rekoru kırdık.
Dış ticaret açığı artıyor, yılın ilk beş ayında 43 milyar dolara ulaşıyor,
Aynı nakarat; ihracat rekoru kırdık!
Enflasyon yükseliyor, kur almış başını gidiyor,
Arkadaş hiç duymuyor ve dilinde aynı ezber: ihracatımız bu ay da rekor kırdı!
Peki, bir ayın geri kalan 29 gününde ne yapıyor derseniz;
Bilmiyorum,
Ama belki de, Hepsi Burada'dan siparişler vermekle meşgul oluyordur!
Arkadaş,
Akıl alır gibi değil; tam çıldırmalık bir hal,
Emin olun, bu iki bakana mümasil iki bakan daha zor bulunur.
Memleketimden insan manzaraları…
Çok konuşanı başka,
Az konuşanı bambaşka müzelik şahsiyetler!
Ama buradan,
Konuşkan ve suskun iki bakana,
Onları bakan yapıp, olanlara bakanlara şunları söylemek istiyorum.
Efendiler,
Kimse salak değil,
Alık ve oltadaki balık da değil!
Bu kervan böyle gitmez,
Akıllı insan, bastığı dalı kesmez.
Hadi, şeytana uydun,
Ve, kervanı soydun,
Ama,
Kervan yolda düzülmez!
Unutma ki;
Yediğin hurmalar,
Birgün gelir; tırmalar da tırmalar!
Merak etmeyin ağalar,
İsterseniz edin,
O an yakın; gözler artık finişte,
Devr-i Abdülhamit, ne yazık ki bitişte.
Sizinse gözleriniz; cukkayı götürüşte,
Beyt-ül Mal'ı yiyişte,
"S.çtık, bari sıvayalım" diyorsunuz her işte.
Efendiler, Muhteremler…
Ama o işler öyle olmuyor işte,
Ahı var,
Vahı var,
Keseri var,
Döneri var,
Sapı var...
Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.
Utku