Çünkü…
Birileri… Türkiye Sosyolojisini, Sosyoloji Kitabı sanıyor…
Yani toplumu… Yani halkı… Yani ahaliyi… Üniversite birinci sınıfta kopya çekerek geçtiği Sosyolojiye Giriş dersi kadar anlıyor…
Ahaliyi tanımıyor… Üstelik tanıma gereği bile hissetmiyor…
Bilmiyor ama daha da kötüsü; bildiğini sanıyor…
Kendisinin, yediği önünde yemediği ardında… Böyle olunca da… Sanıyorlar ki; ahali her zaman helva yiyor…
Mehmet Akif’ten uyarlamayla:
“Halka bakmaz halden bilmez, edepten yok payesi,
Bir kızarmaz yüz, bir yaşarmaz göz; bütün sermayesi…”
Kim bunlar?
İktidar cenahının siyaset mühendisleri…
Ve üstelik… Hem kel hem fodul olduklarına bile bakmadan… Sonsuz bir özgüvenle… İmamoğlu üzerinden siyasal bir operasyon başlattılar.
Ben de… Tutmaz tutmayacak… Bu kafa başarılı olmaz, olamayacak diyorum…
Ezbere konuşmuyorum…

Sebeplerim ve açıklamam var:
Bir beyin cerrahı düşünün…
Önce, hastanın tüm fonksiyonlarına… Hatta tüm organların son durumuna bakıp… Ona göre ameliyat yaparım veya yapamam demez mi…
Bir mühendis düşünün…
İnşaata başlamadan önce… Arsanın tüm özelliklerine; Zemin etüdüne… Deprem analizine… Yüzey durumuna bakıp, değerlendirip… Ondan sonra o mimari projeyi yapıp yapmayacağına karar vermez mi…

Bu iki örnekten hareketle soralım:
Bir sosyal mühendis veya bir siyasal cerrahın ana konusu nedir?
Toplum…
Operasyon öncesi ne yapılmalı?
Toplumsal analiz…
Yani?
Toplumsal öfke… Korku düzeyi… Tepki derecesi nedir? Refleks ve tercih değişimi var mı?  Önem ve öncelik hiyerarşisi nasıl seyrediyor?  Sempati/antipati durumu ve duygusal kopuş?

Bu kriterler çerçevesinde…
Ahali ne alemde?.. Gelin, katman katman bakalım:

Emekli/Asgari Ücretli/Çiftçi:
Öfke düzeyi yüksek… Korku eşiği aşılmış…
Tepki derecesi isyan düzeyinde…
Her şeyden önemlisi ve önceliklisi geçim derdi…
İktidara dönük antipati büyük ve duygusal kopuş derin…

Kamu işçisi ve memurlar:
Öfkeli ama suskun… Korkuyor ve susuyor…
Tepkisi var ama tepki gösteremiyor…
Her şeyden önemli ve önceliklisi geçim derdi ama susmak zorunda…
İktidar sempatisi azalıyor ama varmış gibi davranıyor…

İşsizler/Öğrenciler:
Söylemeye gerek var mı…
Bir dokun bin ah işit… Burnundan soluyor… Çatacak yer arıyorlar…

Çalışmayan ev kadınları:
Birincil ve öncelikli dertleri geçim derdi…
 İkincisi, geçim derdi… Ve üçüncüsü, yine geçim derdi…
Artık korku yok… Öfke çok… Tepki tavan…
İktidar antipatisi ve duygusal kopuş her geçen gün derinleşiyor…

Yani?
86 milyon nüfusun 70 milyonu bu durumda…
Böyle bir tabloda… Halk, böylesi dramatik bir realite içinde yaşarken… Daha doğrusu yaşamaya çalışırken…
Sen kalkıp… Tüm bunları görmezden gelerek… Toplumsal analize bile tenezzül etmeyerek… Siyaset mühendisliğine tevessül eder ve üstelik tutturacağını sanırsan… Ben de “Nah tutar!” der ve yukarıdaki sözlerle nanik yaparım…
Şimdi söyle… Ağır mı konuşmuşum?

Tutmaz/Tutmayacak dememin ikinci nedeni:
Bahçeli…
İktidar cenahının yeni kuşak muktedirleri… Bahçeli’yi sadece MHP başkanı… MHP’yi de sadece bir parti olarak görüyorlar…
Değil işte… Hem MHP hem DEM Parti; özellikli partiler…
Özellikle de MHP…
Devletin “Denge-Balans Sisteminin” imdat freni… Siyasal dili… Denge bozan ve denge kuran görünür eli…
O elde ne var?
Erken seçim kozu… Şimdilik kullanmıyor… Sadece uyarıyor… Ama sanki vakit yakın gibi…
Mesela:
Daha bugün… Bahçeli dedi ki:
“…Tanık ifadeleri, sarih ve sahici delillerle birlikte diğer sair bilgi, belge ve bulguların dava dosyasına eksiksiz ilavesinin yapılması suretiyle kovuşturma etapları tamamlanmalı, şayet zanlı Ekrem İmamoğlu suçsuzca beratı, değilse tecziyesi maşeri vicdana muvafık halde mutlaka ve olabilecek en kısa sürede temin edilmelidir.
Silivri Cezaevi’nde bulunan zanlı Ekrem İmamoğlu’yla ilgili mahkeme süreçlerinin ivedilikle görüşülüp karara bağlanması gerekmektedir…”

Bu ne demek; söyleyeyim:
—Ey iktidar; sana söylüyorum…
—Hukuku ve demokrasiyi kanırtıyorsun; yapma…
—Kafana göre siyaset mühendisliğine kalkışıyorsun; sakın ha…
—Gizli tanıkla filan işi götürdüğünü sanıyorsun; sanma…
—İmamoğlu ile ilgili mahkeme sürecini… Sallama… Savsaklama… Geciktirme…
    Taraflı tarafsız… Herkesin… Adil oldu diyeceği şekilde ve en kısa sürede yargılama sürecini tamamla…
Bence… Bu iktidara verilmiş bir muhtıra…