Erkan Yılmaz

Erkan Yılmaz

Allah'ın ilk emri neden "Oku" dur!..

Allah'ın ilk emri neden "Oku" dur!..
—Allah'ın ilk emri,
"İman et,
Namaz kıl,
Oruç tut…" değil de; neden "Oku" olmuştur Troyalı?..

—Bana sorana kadar "ilk emrin" gereğini yerine getirip okusaydın, sormana gerek kalmaz,
Öğrenir, bilir ve anlardın; Allah'ın ilmi emrettiğini ve "İlim İlim İlim" dediğini!..

Bak,
Peygamberimiz İslam'ı anlatırken müşrikler, "bize atalarımızdan örnekler göster.." derlerdi.
Peygamberimizse "bilgi ve ilimle" karşılık verirdi.
Ki Allah, En'am suresinde, "…De ki: Yanınızda bize açıklayacağınız bir bilgi mi var? Siz zandan başka bir şeye uymuyorsunuz ve siz sadece temelsiz bir tahminde bulunuyorsunuz." diye buyurmaz mı!..

Allah akıl-fikir versin sana,
Gerçi akıl vermiş de; kullanmak senin neyine,
Zor değil mi; akletmek…

Akledersen okursun,
Okursan öğrenirsin,
Öğrendikçe fikir edinirsin!..
Ben kime ne anlatıyorum ki!..
Allah'ın "oku" dediğini okumaktan imtina edene ne anlatılır ki!..
Kusura bakma ama sen "Emevîcilik" yapmayı seçmişsin.

—Bu da, ne demek oluyor şimdi Troyalı!..
Emevîcilik filan ne ya?..
Valla bak, demedi deme; ağzından çıkanı kulağın duysun,
Sanki kendinden bir şeyler uyduruyorsun!..

Sana öğretmediler mi; İslam'ın şartı beş;
"Namaz kılmak-Oruç tutmak-Zekat Vermek-Hacca gitmek-Kelime-i Şahadet getirmek" diye…

—Hıh işte!..
Tam da, Emevîcilikten kastettiğim bu.
Yani, "Din Kalpazanlığı",
Yani, işine-dişine göre bir "din" oluşturmak,
Amiyane tabirle; kitabına uydurmak!..

Senin "İslam'ın beş şartı" dediğin, İslam'ın şeairidir,
Yani işareti, nişanesidir.
Dinde namaz vardır ama din namazdan ibaret değildir.
Dinde cami vardır ama din, camilerden ibaret değildir…

—Dur dur,
Orda bir dur Troyalı!..
"Din Kalpazanlığı" diyor; Müslümanları zan altında bırakıyorsun.

—Allah seni bildiği gibi yapsın,
Çarpıtma sözlerimi!..
Kalpazan kime derler;
Sahte para basana…
Mesela, devlet de para basıyor; kalpazan deniyor mu!..
Yaran mı var senin yoksa; gocunur gibi oldun da…
Söz ve fiili tutarlı, ahlakçılık yerine ahlaklı olmayı tercih ederek dinini yaşayana kim ne der ki!..

Keza, din kalpazanlığını bir mafya liderinin yapacak hali yok ya!..
Tabi ki kendini, sanki dinin sahibi gibi gören dinbazlar yapar!..
İşine gelmedi ya; hemen konuyu dağıtıyorsun!
Ben diyeceğimi diyeyim de; ister dinle, ister dinleme…

İslam'da Fatiha Suresi var; kesin bilirsin,
Ama bir de, Maun Suresi var,
Kesin hatırlamaz; hangisi ki, dersin…
Çünkü takiyyecisin,
Dinde bile oportünistsin.
Hatırlatayım sana,
Tıpkı, o da Fatiha gibi yedi ayettir.

Allah, Mâûn Suresinde;
Toplumsal hayata-kamu yönetimi ve sosyolojiye dikkat çeker.
"Söylem-eylem" tutarlılığı emreder.
Yani, "dile getirmek-savunmak" noktasının ötesine geçip "fiil ve davranışa" işaret ederek, şu iki şeyden şiddetle meneder.
Birincisi, kamu hak ve imkanlarının, ait oldukları yere ulaşmasını engellemek,
İkincisi ise, ibadetleri "riyakarca" yapmak; yani şov aracı haline getirmek.

Şimdi sana soruyorum;
Fatihacılık yapıp Mâûn Suresini görmezden gelmek,
Namazcılık yapıp ilk emrin gereğini yapmamak,
İlim vurgusunu, akletmeyi, düşünüşü yoklaştırmak,
Dinin, toplumsal hayata dönük uyarılarını hiçe sayar gibi davranmak, "Din Kalpazanlığı" değil de, nedir!..

Oh ne âlâ!..
"Bilmem kaç adet Fatiha okursan tüm günahlarından arınırsın,
Evinden camiye giderken adım başı sevap yazılır,
Bilmem ne kadar "sübhanallah" çekersen, tüm dileklerin kabul olur,
Hacca gidersen günahları sıfırlar; yeni bir sayfa açarsın…"

Mübarek, din değil sanki, dilek ağacı-sıfırlama aracı-af kurumu!..
Aklım almıyor; bu din hangi din acaba!..

—Sen, atalarımızdan-hocalarımızdan-seyyitlerimizden, şeyhlerimizden daha mı iyi biliyorsun da; böyle "ileri-geri" konuşuyorsun Troyalı?..

Bari sus; "söz gümüşse sükut altındır…" derler; duymadın mı!..

—Duydum duydum; duymaz mıyım hiç!..
Maçası yemeyen insanın, kaçış rampası…
Neme lazımcılığın nirvanası,
"Bana değmeyen yılan bin yaşasın"cılığın zirve noktası…

Nasıl olur be arkadaş…
Haksızlığa sus,
Zulme sus,
Yağmaya-talana sus,
Ödülün altın…

Hak da söylesen,
Yanlışa da dirensen,
Susmayıp, "haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır"da desen,
Ödülün gümüş…

Ohhh…. Ne güzel dünya…
Yan gelip yatan da bir, yanını yırtan da bir,
Hatta, yan gelip yatana altın…
Seni gidi sıvışgan-uyanık-dinsel ganimetçi seniiii!..

Valla, sen ne dersen de,
Ne yaparsan yap,
İster Emevîcilik yap,
İster Namazcılık,
İster Ahlakçılık,
İster Camicilik,
İster, "sus-pus"çu altıncılık,
Ve istersen, "dilsiz şeytancılık" yap…
Umurumda bile değil; kalbimden geçen, fiil ve davranışım oluyorsa; bu bana yeter!..

Bu arada sana bir tavsiye; bu kıyağımı da unutma…
Çoktandır Cuma namazına gitmiyordun ya,
Bence, artık git…

Devletlüler kendileriyle aynı camide Cuma kılanları seviyorlarmış,
Hatta, 16 rekatın tamamını kılana makam veriyorlarmış,
Hatta ve hatta, tesbihata kalanları en makbul görüyorlarmış…
Senin yerinde olsam; sakal-bıyık da bırakırım.
Sakalcılık da çok muteber olmuş…
Pardon, sen zaten bırakmıştın, değil mi.
Diğer vakitleri kılmasan da olur.
Ama sakın ola ki; tavsiyemi unutma ve yeni yapılan, dört/altı minareli ve en son yapılan filanca camiye gitmeyi ihmal etme!..
İstikbal kapıların sonuna kadar açılır,
"Rabbin verdikçe verir.."
Nimetler önüne serilir,
Yedikçe ye; yüksel ve semir,
Keramet seninledir,
Yürü ya kul,
Kime kul olursan ol,
Her şey para-pul; yeter ki malı bul, voleyi vur,
Kim tutar seni!..

Yasal Uyarı : Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Gün Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayınız.

Yorum Yazın
  • Ay ışığı
    Bir yürek istiyorum, sevgiden başka hiçbir duyguya yer vermeyen... Bir vicdan istiyorum, Kul hakkı dendimi sarsılıp titreyen... Bir akıl istiyorum, iyiliktem ve vatandan başka hiçbir şeye hizmet etmeyen... Bir köy istiyorum, dedikodu ve kötülük nedir hiç bilmeyen... Bir devlet istiyorum, zalimlerin ve insanlık düşmanlarının nefesini kesen... Bir dünya istiyorum, hiç ağlatmayıp, bütün insanların yüzünü güldüren... İnsanlar istiyorum, yeryüzünü cennete çevirmeye çalışan...
  • Afirap
    Ne gariptir ki , kalp kıranların , umut verip güven aşılayıp yarı yolda bırakanların dilinden Allah kelimesi düşmez olmuş... Ne acıdır ki , bu saydıklarımı yaparken Allah'ın emirlerini irdeler olmuşlar... Adama sormazlar mı , sen yalanlarla birinin hayatını talan edip hiç bir şey olmamış gibi fütursuzca yoluna devam ediyorsan , edebiliyorsan Allah'ın ilk emrini yerine getirsen ne , getirmesen ne!? Allah bunları yer mi ?!!
sohbet islami chat omegle tv türk sohbet islami sohbet elektronik sigara cinsel sohbet su böreği sipariş oyun haberleri tıkanıklık açma dijital pazarlama ajansı galeri yetki belgesi nasıl alınır yalama taşı