Değerli Dostlar,

2018 yılına girdik, öncelikle yeni yılda Cenab'ı Hak'tan başta şahsınız, ailenizle beraber ülkemiz ve tüm insanlık için hayır, huzur ve bereket getirmesini dilerim.

Son yazımız, 2019 Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile ilgili idi. Acaba Abdullah Gül Aday olacak mı? Şansı var mı? sorularına cevap aramıştık.

Hafta içinde, Ülkemizde iç siyasetin en önemli gündem maddesi de bu idi. 

Sayın Cumhurbaşkanı "Abdullah Gül, Bay Kemal'in kayığına biniyor." dedi. 

İlk olarak, Sayın Tayyip Erdoğan, AK Parti Kastomonu İl Kongresi'nde "Biz bir yolda aynı dava arkadaşı değil miyiz? Nasıl oluyor da bir anda affedersiniz Bay Kemal'in kayığına biniyorsunuz. Bu husumet kervanına bizim dava arkadaşlarımızdan bir kısmı nasıl katıldı, nasıl katılıyor. Yazıklar olsun... Yazıklar olsun." diyerek, eski arkadaşlarına ama öncelikle Abdullah Gül'e yüklendi.

Gül cephesi, geri adım atmıyor.

Abdullah Gül ise sosyal medyadan, yaptığı açıklamada "Partimizin kuruluş ilkelerinden biri olan düşünce ve ifade özgürlüğüne inanan birisi olarak, gerekli gördüğüm durumlarda görüşlerimi açıklamaya devam edeceğim." diyerek  geri adım atmayacağının sinyallerini verdi.

Tabii, biz bu tepkiyi son yazımızda belirtmiştik. Cumhurbaşkanlığı makamı, "Demirel'in ifadesi ile hiç bir faninin başka bir faniye verebileceği bir makam değil. Tek İstisna Recep Tayyip Erdoğan" demiş ve ilave etmiştik. 

"Abdullah Gül, seçilme şansı görürse, hiç kimseyi dinlemez, Muhalefetin kayığına biner ve aday olur."

Evet Sevgili Dostlar, gelişmeler de o yönde bize ip uçları veriyor.

Abdullah Gül'e ilk Taktik Ahmet Hakan'dan Geldi

AK Parti tabanını çok iyi bilen Ahmet Hakan Hürriyet'teki köşesinde, ilk yazısını Abdullah Gül'e taktikler vererek başladı..

Gerek Abdullah Gül'ün açıklamalarında, gerekse de Ahmet Hakan'ın verdiği taktikler de çok değerli ip uçları gizli.

Tabii ben bir açılış yapıyorum. 

Asıl Cumhurbaşkanımızın kurmayları bu taktikleri masaya yatırmalılar.

Ne diyordu Ahmet Hakan?

1- Doğrudan Tayyip Erdoğan’la polemiğe girmemeye azami dikkat..

Cumhurbaşkanı'nın Halk nezdindeki sevgisini biliyorlar.  Doğrudan hedef almayacaklar..Çok bilinen taktik devrede., "Sayın Cumhurbaşkanı iyi hoş da, ah çevresi.".. diyecekler.

2- Daha sık eleştiri, daha sık uyarı, daha sık itiraz.

İsmi sürekli gündemde olacak. Ayrıca, AK Parti'de çatlak sesleri artırma çabası, cesaretlendirme taktiği  olarak görülüyor.

3- Erdoğan’ı kızdırmamaya özen gösterme dikkati’ni az da olsa terk.

Bu da Birinci ve ikinci taktiklere takviye taktik. Yani Doğrudan Tayyip Erdoğan'ı hedef alma. İcraatlerdeki eksikliklere vurgu yap. İsmini canlı tut taktiği. Bazende az da olsa iğneleme yapılacak.. Alternatif benim imajı..

4- AK Parti tabanıyla olan bağı koparmamaya olağanüstü dikkat..

Çok önemli bir strateji; Gül'ün mesajında da gizli. Ne diyordu sayın Gül, "Partimizin ilkeleri..vs. vs..."

Muhalefet Tayyip Erdoğan'ı bu yarışta geçecek kişinin ancak, AK Parti tabanından oy almasıyla mümkün olduğunu biliyor. Bu nedenle, AK Parti tabanına oynamaya devam edecekler..

5- İşler daha da kötüye gittiğinde bir alternatif olarak durduğunun altını çizme

Tam anlaşılmayan bir taktik. Çizelim mi, çizmeyelem mi.

Tersinden okunacak çok ince bir taktik. Yani, doğrudan hedef olma. İsmin gündemde olsun. Hep bir alternatif olarak dur.. İsmini unutturma..

6- "Uluslararası güçlerin adamı” olmadığını göstermek için yoğun çaba.

İşte burada yakalandılar..

Uluslararası güçlerin, "Dünya 5'ten büyük" dediği için yemeye çalıştıkları Tayyip Erdoğan'ı devirmek için her türlü oyunu oynadıkları malumlarınız..

Büyük Türk halkının, bu aşamada, bu güçlerin adamına destek vermeyeceğini de biliyorlar.

Bu aşamada, Cumhurbaşkanı adayının bağımsız bağlantısız görünmesine çalışacaklar.. Yakında, adaylardan, 5'li güce karşı salvolar görebiliriz.

Bir Suriye çıkışı, bir Kudüs çıkışı vs.

Uyanık olun. Aldanmayın.

Unutmayın

"Her planın üzerinde gerçek plan yapan bir Güç var.."

7- Kayseri, Konya, Erzurum eşrafıyla sıkı temas..

Çok Akıllıca. Ahmet Hakan'ın taban tecrübesi işte. Dördüncü taktiğe devam. Bu iller türk sağının ama özellikle de Milli Görüş ve AK Parti tabanının omurgaları. Sağın Kaleleri olan şehirler..

Fikir yapıcıları, Ağbileri bu şehirlerden çıkar.

8- Erdoğan karşıtlarına “O'nu yenecek alternatif benim” imajını hissettirme.

Evet, hem partideki küskünlere hem de dışardakilere ve dahi en dışardakilere açıktan ve gizliden verilecek olan, "Erdoğan'ın alternatifi benim" mesajlarına çok şahit olacağız. Yani Sayın Gül sık sık açıklamalar yapacak.

Burada Yurt dışı gezi ve temaslara yoğunlaşmak lazım.

9- Maslahatçı isyan

Yani yapılan eleştirilerin işlerin daha düzgün olması için yaptığını kamuyouna hissettirecekler. 

"Kendim için bir şey istiyorsam namerdim vaziyetleri" yani..

10- Haksızca üzerine gidilen adam” imajına oynama.

Artık Türk halkı mağdur edebiyatı yapanlara prim vermiyor.. Kendisini, düşmüş olduğu sıkıntılardan kurtaracak lider arıyor. "Bu kişi sen olabilirsin yahut benim". taktiği..

Yani mağdur pozu yok. Lider pozu olacak..

Evet sevgili dostlar.

Aslında AK Parti tabanını ve Türk siyasetini çok iyi analiz eden Ahmet Hakan, Başkanlık yarışının stratejilerini de çok iyi şekilde analiz etmiş.

Bakalım,

İktidar cephesi nasıl bir strateji geliştirecek..

Allah'a emanet olun..