Geçen haftaki Bir Portremizdeki Fernur Sözen hanımefendi ile ilgili o kadar güzel eleştiri ve tebrikler aldık ki, inanın bu bize daha bir şevk verdi.

Hele sevgili konuk yazarımız Murşide Dut arayıp da Fernur hanım yazıyı okuduktan sonra çok mutlu olmuş ve o kadar haber çıktı  hakkımda ama böyle bir yazı okumadım demesi bizleri bir kat daha onurlandırdı.

 

Bu hafta kimin Portresini yapayım diye düşünürken cep telefonum çaldı okurlarım arayan hepinizin yakından tanıdığı ünlü biri idi,sevgili kardeşim Yaşar Alptekin. Yaşar telefonda ''Ağabey ben şu an Konya'da Mevlana hazretlerini ziyaret ediyorum.Sizler içinde bolca dua ettim.'' Dedi bende kendisine Allah razı olsun diyerek telefonu kapatınca hemen düşündüm ve bu hafta Yaşar Alptekin'i Bir Portre'de konuk etmeye karar verdim.

 

Yaşar Alptekin'i 1985 yılında tanıdığımda nerede ise gencecik delikanlı idi, tabi bendenizde gençtim. Bu yıllarda distribütörlüğünü  yaptığımız bir araba firmasının reklamları için tanışmış idik kendisi ile bu yıllarda başlayan dostluğumuz uzun yıllar devam etti.

 

Yaşar Alptekin Tekirdağ'ın Şarköy ilçesinde büyüyüp buradan mankenlik ve sinema dünyasına atlayan bir ünlümüz. Dolu dolu yaşadığı yıllarda kendisi ile çok maceralarımız oldu.O yıllardaki bayan arkadaşım ünlü bir film yıldızı idi ve kendisine sadece Yaşar ve Hakan Ural ile film yapmasına izin veriyordum zira ikisi de çok sevdiğim iki kardeşimdi. Bu nedenle Yaşar ile daha sık görüşmelerimiz oldu.

 

Bendeniz dini vecibelerini imkanlar doğrultusunda yerinde getiren biriyim ve bunu hep Yaşar'a da tavsiye ederdim ancak yaşadığı hayat gereği olacak ki istemesine rağmen bunu bir türlü yerine getiremezdi.Ve bir gün Yaşar karşıma çıkıp ''Ağabey ben geçmişimi çöpe attım ve de hidayete erdim.Artık bambaşka bir Yaşar oldum.'' Dediğinde aslında tam inanamamıştım bu sözlere ama daha sonra Yaşar'ı izlemeye devam ettiğimde gerçekten bambaşka biri olduğuna ve hakikati bulup onun peşinden koştuğuna, çıtayı da çok yükselterek bizlerin çok üstüne çıktığını da gördüm.

 

Artık Yaşar yeni adı ile Hacı Yaşar Alptekin bambaşka biri eski yıllarda ağabey bu gece bizi hangi eğlence yerine getireceksin diyen Yaşar şimdilerde ağabey gel şu türbeyi ziyarete gidelim,gel bu akşam Rabbimizden konuşalım diyen bir Allah dostu.

 

Cep telefonum çaldığında Yaşar arıyorsa mutlaka bana ''Ağabey ben şu an şu dergahtayım,yada bu büyük zatı ziyarete geldim ve sizlere de dua ettim.''Diyen bir gönül dostu.Geçen yıl Hacca gittiğinde oradan da arayıp hayır dualarını iletip Allah size de nasip etsin demişti.Gerçi henüz kısmet olmadı ama her Müslüman gibi bir gün son nefesimi vermeden o kutsal topraklara gitmeyi ve burada Peygamber efendimizi ziyaret etmeyi çok istiyorum.

 

Yaşar Alptekin son günlerde babasını kaybettiğinde oldukça yıkılmıştı ama Allah'a olan inancı sayesinde bunun bir hak olduğunu ve herkesin bir gün o uçsuz sonsuzluğa gideceğini kabullenmiş durumda idi ve bu acıyı da çabuk atlattı.

 

Yaşar'ı anlatmak öyle satırlara sığmaz özünde her zaman güzel sevecen bir insan olan Yaşar'ın geçmişi de ne beni nede başkalarını ilgilendiriyor zaten.Bu yüzden portremizde geçmişteki Yaşar'dan çok bu günkü Yaşar'ı anlatmaya çalıştım.Üstelik geçmişini çöpe atmış bir insana da geçmişinden kim bahsede bilir ki.Güzel kızı ve annesi ile yaşayan Yaşar artık tam Allah yolunda ve bu konuda takiye yaptığını ve biten şöhretini yeniden kazanmak için Allah yolunda göründüğünü söyleyenlere ise sadece gülüyor.

 

Şimdilerde aynı şekilde dini sohbetlerine ve gezilerine devam eden Yaşar Alptekin yeni dünyasında mutlu, bende ona bu yeni hayatında mutluluklar diledikten sonra haftaya yeni bir portrede buluşmak üzere sağlıcakla kalın.

 

 

 




CRA 13.Temmuz.2009 Pazartesi - 02:56:00