Şaşkınlık ve şok içinde izliyorum!
Arkadaşlar,
Tarihte örneği çok nadir görülen bir felaketle karşı karşıyayız.
15 milyon insanı doğrudan etkileyen/şehirlerimizi dümdüz eden/binlerce belki de on binlerce insanımızın canına mal olacak olan; teknik olarak, etkisi emsal şiddetteki depremlere göre kat kat fazla olan bir musibet yaşıyoruz!
Arama-kurtarma ekipleri canlarını hiçe sayarak, "bir insanımızı daha nasıl canlı çıkartırız" diye mücadele veriyor.
Millet ayaklanmış, "nasıl ben de yardımcı olabilirim" diye büyük bir gayret ve çaba içerisinde,
Türkiye'de matem var,
Sağ kalanlar "bir umut" diyerek, enkaz başında kayıplarından haber bekliyor.
Bölgede kendisi yardıma muhtaçken bile, başkalarına yardıma koşan/ekmeğini ulaştıran ve "bana değil, filanca yerdekiler daha zorda" diye yönlendiren vefakar insanlarımız var.

Böyleyken,
Bir yandan böylesi fedakarlık/vefakarlık ve insanlık örneği sergilenirken;
Bir de başka yaşananlar var ki; insanı çıldırtan/delirten ve "bu kadarı da olmaz ki…" dedirten cinsten!
—Yardımlar bazı noktalarda yığılmış bekliyor; sağlıklı bir dağıtım yok,
—Bir dolu iş makinası bölgeye sevk edilmiş; atıl bekliyor,
—Herkes her şeyi yapmak istiyor ama pek çok şey yapılamıyor; çünkü, organizasyon yok,
—Böylesi bir kıyamet yaşanırken bazı soysuz/şerefsiz ve ahlak yoksunları yağma/hırsızlık ve talan peşinde,
—Halk nezdinde/tabanda bu kadar büyük bir duygudaşlık, fedakarlık ve kederde birlik oluşmuşken; tavan, güç kavgasında/siyaset derdinde ve böylesi büyük bir musibet üzerinden bile siyasi rant devşirme peşinde!

Biri diyor, "siyasi istismar yapıyorsunuz",
Diğeri diyor, "siyasi rant peşindesiniz".
Birisi, "filanca siyaset olarak, gerekeni yapıyoruz",
Diğeri, "falanca sorumluluk noktasındakiler görevini yapmıyor"…
Yerin dibine batsın siyasetiniz,
Bu haldeyken bile siyasi manevra içinde olanları Allah kahretsin!

Hanımlar/Beyler/Efendiler ve Büyük Kafalar,
Ne yapıyorsunuz,
Neyin derdinde ve peşindesiniz!
Hatırlatırım; seçim kampanya sürecinde değil, bir felaket/bir yok oluş/haritadan siliniş ve can pazarındayız!
Herkes aklını başına alsın.
Bölgeden gelen haberler hiç iç açıcı değil.
Sadece bölgede değil; tüm millet patlama noktasında ve pimi çekilmiş bir bomba gibi sinirli/kızgın/kederli!

Tek umudum,
Ümit veren gelişme, bölgeye ilave asker ve polis güçlerimizin ulaşmış olmasıdır.
Bizim milletimiz askerine/jandarmasına/polisine güvenir.
Ve onlar da, siyaset üstü şekilde halkımızla hemhal olmaya/her yerleşim yerine ulaşmaya ve gerek güvenlik tedbirleri, gerekse de halkımızın yeme/içme/barınma vb. gibi zaruri ihtiyaçlarının giderilmesi konusunda çalışmalara başladı.
Allah onlardan razı olsun.

Çok üzgünüm,
Yazı filan yazacak halde değilim ama belki bir nebze aklıselime katkım olur diye yine de yazıyorum.
Herkese, özellikle de büyük kafalara/siyasilere/ekabire sesleniyorum.
Böyle yapmayın,
Böylesi bir anda siyasi rant peşinde olmayın,
Sözde birlik-beraberlik lafları edip, eylemde yaşadığınız/yaşattığınız şu ayrışmayı-ayrıştırmayı artık bırakın!
Bu büyük felaket esnasında bile "sen-ben, benim siyasetim-senin siyasetin, bizim partimiz-sizin partiniz" şeklinde tezahür eden bencilce halleriniz ve egoist siyasetiniz devam ederse; hem, bunları yaşattığınız bu millet sizi asla affetmeyecek ve hem de Allah müstahakkınızı verecektir!

İstanbul'dan/Ankara'dan/İzmir'den/Trakya'dan/Karadeniz'den,
Ülkenin her bir bir ücra köşesinden,
Belki de cebinde yol parası bile olmayan insanların bölgeye yardıma gitmesi/gitmek istemesi/acaba ne yapabilirim kaygısını ve kederini çekmesi sizleri hiç mi utandırmıyor!
Çıldırmamak elde değil,
Bir vatandaşımız maddi veya ayni yardım yapamıyorsa/yapacak gücü yoksa; "hiç olmazsa gidip fiziken çalışayım" diyerek çırpınıyor ve illerimizde oluşturulan yardım merkezlerine koşturuyor.
Bazı Allahsızlar/vicdansızlar ve şerefsizler ise gelen yardımları ve depremzedelerin evlerini yağmalama ve hırsızlık derdinde!
Allah belanızı versin.
Allah sizleri perişan etsin!

Sonuç:
Milletimiz ve bölgedeki vatandaşlarımız müsterih olsun.
Askerimiz/jandarmamız/polisimiz artık bölgede ve yanlışa/hırsıza/arsıza/Allahsıza aman vermeyecektir!
Yeniden hepimizin/herkesin/milletimizin başı sağ olsun!



Bir sonraki Bir Portre yazımızda buluşmak ümidi ile Allah'a emanet olun sevgili okurlar.