Bu günlerde çok konuşulan, şaibeli olarak devren satış yapıldığı söylenen bir Mardan Palas Antalya oteli varki dünyanın en güzel, en zevkli dekore edilmiş oteli olduğunu iddia edebilirim. Bir milyar dolara mal olan bu otel Azerbeycanlı bir Rus iş adamı olan Telman Ismailov tarafindan yaptırılmış ve dünya lüks otel sözcüğüne de yeni bir anlam katmıştır.
Neden bunu bu kadar abartıyorum diye düşünebilirsiniz..
Otelde çeşitli nedenlerle kaldık, samimi dostlar vasıtası ile otelin girilen, girilmeyen her köşesini dolaşmış bir kişi olarak söyleyebilirim ki;
Evet çok pahalı bir otel olabilir ama yazılıp çizilenler kadar 9.000 Avro filan değil gecelemesi. Her 7 yıldızlı otelde (ki az var) olduğu gibi kral daireleri 4 adet ve luxery suitleri var ki odaları, dekorasyonları, aksesuarları hayal gücümüzün resmen ötesine gidiyor. Kullanılan en basit tuvalet malzemeleri sabun, şampuan, duş jeli, vucüt kremleri, havlu bornoz bütün hepsi Hermes.. Meşhur ve en pahalı markalardan biri. Sadece kral daireleri değil bütün standart odalarda da aynı malzemeler kullanılıyor. Ne Las Vegas ne Amerika, nerede olursa olsun bu kadar abartılmışını görmedim. İş sadece bunlada kalmıyor, gerek odalarda gerek lobilerde ki mobilyalar, tablolar, aksesuarlar herşeyin çok pahalı arkalardan oluşturulmuş olduğunu görüyorsunuz yani aşırı lüks'ün temsili.
Bununla da kalmıyor içinde bir SPA'sı var ki duvardaki mozaikler altın kaplama, musluk bataryaları da altın. İçerde toplantı salonları, yemek salonları, barları, özel hamamları ve harika masaj odaları da mevcut. Duvarları minik altın BTB ile kaplı SPA'da bütün günlerinizi toplantı yaparak, içkilerini meşrubatlarınızı yudumlayarak geçirebiliyorsunuz.
Burası VIP kısmı, birde otel müşterilerine ait havuz, hamamlar, sauna, buhar odaları ve masaj salonları her bir yerin içini tahmin etmek sizin hayal gücünüze kalmış.
Otelde 7 adet muhteşem restoran var ama birtanesi var ki suyun altında deniz mahsulleri servis ediliyor, bütün duvarlar hakiki sedeflerle kaplanmış tabak takımları Hermes, çatal ve bıçaklar gümüş (bilmem bu kadarına gerek varmı?) ama işte bu lüks için hiç düşünülmeden harcanmış paralar. En ufak detay bile en pahalısından.. Yani otelin her bir bölümü ayrı lüks, ayrı muhteşem. Yazmakla bitmez tasvir edilemez..
Ben bütün bunları görünce, önce helal olsun Rus iş adamları yatırımlarını ne güzel Türkiye'ye yapıyolar dedim. Sonra ancak bu çılgın paralar anca kara para aklamak için harcanır diye düşündüm.
Haksız değilim, hayatımda çok güzel ve lüks pahalı oteller gördüm ama bu limitlerin üstünde, yani olmasada olurdu diyecek abartılar var. İş adamının otelin yanına kendi için yaptırmış olduğu köşkün içini anlatmakla bitiremiyorlar. Birde otel arazisi içinde gezmek için yaptırılmış Mercedes marka özel golf arabalarıda çok şıktı.
Bütün bunları neden yazdım?
Bu kadar muhteşem bir otelin sermayesi bizim Türk bankalarından krediler çekilerek yapılmış. Bu kredileri nasıl bir teminat karşılığı verildiğini bilemeyiz ama neticede çok büyük bir meblağa karşılık gösterilmiş olması lazımdır...
Tabi ki aldığı miktar parayı ve faizleri ödeyemez ise banka üzerine gidip haciz koyar ve sahip çıkar. Zira biz haziran da son gittiğimizde otelin zor durumda olduğunu, Amerikalı bir grubun pazarlık aşamasında olduğu söylenmişti demek satıp borcunu kapatamayınca, borçlu olduğu bütün bankalar adına Halk Bankası üstüne konuverdi canım Mardan Palas'ın üzerine.
Bundan ötesine aklım ermemeli. Ama yine de diyorum ki bu kadar büyük ve muhteşem bir oteli Türkiye'de işletecek bir kurum düşünemiyorum. İnşallah heba olup gitmez bunca paralar ve emekler...
Evet sayın okurlarım bu haftada mevzuumuz Mardan Palas oldu haftaya bir başka söyleşide buluşmak üzere...