Biri çubukları almış trampet çalmaya kalktı.
Kime bu davulun sesi pardon dostlarım trampet hoş gelmiş.
Siyonist emelleri olanlara hoş gelmiş adeta bayram etiller.
Peki bu çubukları tutan kim bu sesi çıkartan trampet mi yoksa çubuğu elinde tutan mı yoksa bir orkestra şefimi var.
Aslında trampet orkestra şefinden komut almadan çalamaz ha müstakil tek başına çalar ama sesi az olur burada bir şef var bu şef orkestrayı idare eder işte dostlarım şef asıl mesele kim?
Bunu asla bilemedik ama bu şef dünyada 11 yahudi asıllı aile adına orkestranın başında yani anlayacağınız; bir siyonist küresel sermaye idare ediyor.
Çal dedi bakalım okyanuslar ötesi ne sese gelecek.
Peki kemanın mucidi Avrupa ne ne cevab vereceksin?
Trampetin sesini kısacak mısın?
Arkadaşlarını toplayıp yoksa orkestraya mı katılacaksın?
Yoksa bir iki tın tın yapıp ses olsun diye. Benim tahminimce yakında orkestraya katılırsın belki sahnede yer almasın perde arkası belki orkestra şefi notayı verip sen perde arkası kal demiştir, demiştir demesine de peki bu sesleri susturacak bir ses yok mu?
Var var dostlarım.!
Ne bilir misiniz.?
İşte tam o zaman bütün orkestra çalmaya başladığı an bir bakmışınız uzaktan ama uzaktan fakat bir o kadar yakın evinizde televizyonda her yerde göklerde ezanı, tekbirleri, salavatları duyacaksınız.
İşte o zaman orkestranın sesi çıkmayacak ve yeryüzünde göklerde her yerde Ezan-ı Muhamedî sizi susturacak.
Ve o gün daha iyi anlayacaksınız;
Osmanlı’yı,
Sultan Bayezid’i,
1492’yi,
Bayrak dikmekle, ordu kurmakla devlet olunamayacağını.
Osmanoğlu ailesinin size son ikazlarını gözyaşları ile okuyacaksınız arşivimizden.