Pirincin içindeki siyah taştan değil beyaz taştan kork!

"Bizi asıl perişan eden,
Bize benzeyip de bizden olmayandır!"
Asıl tehlike de budur.
 
İşte hikayemiz tam da bu konu hakkında;
İki kıssadan bir hisse

(1.Kıssa)
 
Kurt, yavrusuna bir tepeden, aşağıdaki koyun sürüsünü göstermiş ve anlatmaya başlamış. 
 
"Bak yavrum şu gördüklerin koyundur, eti lezzetlidir, yakalaması da çok kolaydır." Sonra çobanı göstermiş, çobandan uzak durmasını, elindeki değneğin çok can yaktığını sıkı sıkı tembihlemiş.
 
Bu sırada yavru kurdun dikkatini sürünün köpeği çekmiş. 
 
"Şu bize benzeyen bir şey var orada, o ne yapıyor?"
 
Kurt, derin bir of çekmiş ve anlatmış;
"Ah yavrum, bunu görünce hemen kaç. Bizi asıl perişan eden işte o, bize benzeyip de bizden olmayandır!
 
Bu hikâye bize tam bir ibret aynasıdır. 
 
Dostlar bazı yanaşmalar vardır ki aynen hikayedeki gibidir.
 
Size benziyordur, sizinle aynı değerlere sahipmiş gibi size dostça yaklaşır. Ben de sizin gibiyim der. Aklınca tavsiyeler verir. Bir tarafı "ahlak abidesiyim!" diye bağırırken, diğer tarafı "şerefsizliğin" kitabını yazmaktadır. 
 
Mutlaka bir hedefi, sizden istediği bir şeyler vardır. Artık sizden bir şeyler aldı ya da alamadı fark etmez. Kendi çıkarları, amaçları için gider o münâfık, zındık dedikleri ile iş tutar. Onların kapısına yanaşma olur. Bunu da sizden aldığı, çaldığı bilgileri, sizi satarak yapar.
 
Dostlarım, zor yollara kolay insanlarla çıkamazsınız.
 
Sizi de satar.
Yolu da satar.
Yolcuyu da satar.
Gerekirse kendini de satar.
 
(2.Kıssa)
 
Hz. Ali (ra) efendimiz der ki;
"En tehlikeli düşman, bize benzeyip de bizden olmayandır…"
 
Peki, İbni Mulcem kimdir bilir misiniz? 
İbn Mulcem, "Ben sizdenim" deyip de Hz. Ali'yi sırtından zehirli hançerle bıçaklayarak şehit eden Münâfık tır. Münafık, Kafirden eşeddir. Daha tehlikelidir.
 
Yüce Rabbimiz müminlere, kendilerinden olmayanları eş, sırdaş, dost, velî, yardımcı, haberci, danışman edinmeyiniz diye buyurmuş.
 
Bizler onların bu düşmanlığından habersiz olarak, onlara sevgi beslemekte, onlara kalplerimizi açmakta ve zehirli fikirlerinin farkına varmadan almaktayız. 
 
Art arda bu acı deneyimler yüzümüze sert bir tokat gibi çarptığı halde biz gene ayılamıyoruz. Kaç kere değişik kılıklara bürünenlerin tuzaklarını ortaya çıkardığımız halde yine de ibret almıyoruz. Defalarca ağızlarından kaçırdıkları kinlerini yaydıkları halde, dönüp onlara kalplerimizi açmaya devam ediyor ve onları yol arkadaşı ediniyoruz. Sonra sıkıntılara uğruyor ve onların saflarımızda çıkardıkları bozgunculuğa maruz kalıyoruz.
 
Bizler, onların aldatma ve dolambaçlı yolları, hile ve tuzakları karşısında azimet ve direnç, sabır gösterip dimdik durmalıyız. 
 
Şüphesiz Rabbimiz her şeyi gören, duyan, bilendir. Rabbim bizleri, bize benzeyip de bizdenmiş gibi görünen hainlerden uzak eylesin.Rabbim hepimize feraset ve istikamet versin!
 
Selam ve dua ile sizleri Allah'a emanet ederken Cengiz Han in bir sözü ile yazımı sonlandırmak istiyorum.
 
"İçindeki düşmanı yenmeyen bir millet, ordusu ne kadar güçlü olursa olsun, asla hiçbir zafer kazanamaz." 


 
Görüş ve önerilerinizi bana sosyal medya hesaplarım ve ogunhaber.com üzerinden iletebilirsiniz.
OGÜNhaber