İngiltere ve Fransa kendi askerleri ile birlikte sömürgelerinden getirdikleri askerleri de Almanların ve müttefiklerinin karşısında savaştırmışlardır. Savaş içerisindeki cephelerde Afrikalı, Asyalı birçok Müslüman asker Almanlar tarafından esir alınmıştır. Esir alınan askerler arasında Müslüman askerlerin çok sayıda oluşu Almanların dikkatini çekmiş, alınacak tedbirleri, yapacakları muameleyi müttefikleri olan Osmanlı Devleti ile paylaşmak istemişler. Müslüman savaş esirleri Vunsdorf’ta bir esir kampında toplanmış, onlar için bir de cami yaptırılmış.
Ahşaptan yapılan cami şu an tamamen yok olmuş durumda ama Avrupa’da yapılan bu ilk cami bulunduğu caddeye de adını vermiştir. "
Moschee Strabe" yani "
Cami Caddesi". Bu isim ile de günümüze kadar gelmiştir.
Şimdi buranın size çok daha ilginç başka bir hikayesini anlatacağım;
Müslüman askerler muharebeler sırasında İngiliz ve Fransız askerlerine göre daha fazla cesaret ve fedakârlık göstermekteydiler. Bunun psikolojik sebeplerini araştıran Almanlar, Fransız ve İngiliz propagandasının etkili olduğunu tespit etmişler. İngiliz ve Fransızlar sömürgelerinden getirdikleri Müslüman askerlere, 'Almanya'nın İstanbul'u işgal ettiği, Halife'nin esir edildiği, Osmanlı Devleti'nin harbe zorla sokulduğu, tüm Dünya Müslümanlarına dağıtılan Cihad-ı Ekber (Mukaddese) Beyannamesi'nin sahte olduğu' yolunda propaganda yapmışlardır. O askerler de dini bağları nedeniyle Halife ve Osmanlı Devleti'ne bağlılıklarını göstermek için büyük bir cesaretle Almanlara karşı savaşmışlar.
Alman İmparatoru II. Wilhelm, İstanbul’daki büyükelçilere, savaş cephesindeki bu müslümanlara gerçeği anlatabilecek, onları ikna edebilecek güzel Arapça bilen, hitabet, edebiyat ve tarih bilgisi kuvvetli Türk şahsiyetlerin tespit edilerek kendisine bildirilmesini emretmiştir.
Bilin bakalım bu kişi kimdir ?
Mehmet Akif Ersoy.Ve onu la birlikte Şeyh Salih el Tunusî de Almanya’ya davet edilir. Başta Akif olmak üzere heyet esirlere yapılan bu yanlış bilgilendirmeyi giderecek, gerçeği esirlere anlatacak, halen savaşan Müslüman askerleri de bilgilendirecek beyanname ve hitabeleri hazırlayacaktır.
Mehmet Akif, Berlin'de, Arapça hitabe plakları doldurmuş, beyannameler hazırlamıştır. Bu çalışmalar Asya ve Afrika’dan getirilen birçok müslüman askerin Alman tarafına iltica etmesini sağlayacaktır. Akif Almanya’da bulunduğu sırada Alman gazeteleri, onun Müslüman askerler üzerindeki derin manevi etkisinden bahsettiler. Vunsdorf Camii’ndeki hutbe ve vaazlarının Almanca tercümelerini yayımladılar.
Akif'in Berlin Seyahatinde yaşadığı pek çok olay, anekdot vardır. Özellikle kendi ülkesi ile Almanya’yı mukayese ettiği gözlemlerinin çoğunu ve "
Berlin Hatıraları" şiirini bu dönemde yazmıştır.
Allah’a emanet olunuz!
Yorum ve görüşlerinizi, fikirlerinizi bana sosyal medya hesaplarım ve ogünhaber.com üzerinden ulaştırabilirsiniz.