Başrolünde Viola Davis’in (Veronica) olduğu ve onun merkezinde dönen bir hikayesi olan filmin diğer oyuncu kadrosunda ise; Elizabeth Debicki (Alice), Michelle Rodriguez (Linda), Cynthia Erivo (Belle), Liam Neeson (Harry Rawlings), Colin Farrell (Jack Mulligan), Brian Tyree Henry (Jamal Manning), Daniel Kaluuya (Jatemme Manning), Robert Duvall (Tom Mulligan), Carrie Coon (Amanda), Lukas Haas (David), Jon Bernthal (Florek), Manuel Garcia-Rulfo (Carlos) yer alıyor.
Widows'da, HBO'da, Showtime'da Netflix'de, Amazon'da ya da Apple Tv'de 8 ya da 10 bölüm dizi olarak yayınlanabilecek kadar çok yan hikaye var.
Ama iyi oyuncuların bir araya geldiği, heyecanlı, birden fazla hikayesiyle ve kalabalık kadrosuyla, iki saatlik, keyifle izlenen bir film olması hoşuma gitti.
Ayrıca yönetmen McQueen ve görüntü yönetmeni Sean Bobbitt'in, aynı kare içinde, bir nesnenin birden fazla açısını oluşturmak için, sık sık ayna görüntülerini kullanmasıyla farklı bir kompozisyon ortaya çıkmış.
Filmin konusuna gelince; Chicago Öğretmenler Sendikası'nda yönetici olan Veronica (Viola Davis), Harry (Liam Neeson) adlı çok başarılı bir soyguncuyla evlidir.
Kocasının liderliğinde gerçekleşen bir soygun sırasında tüm ekip ölür.
Veronica ve Harry'nin çetesinin dul kadınları borç içinde kalır.
Veronica, Harry'nin kasasında, ünlü bir politikacının evinde 3 milyon dolar olduğunu anlatan bir mektup ve bu parayı çalmak için hazırlanmış bir de soygun planı bulur.
Bunun üzerine dul kadınlar, Veronica önderliğinde bir araya gelir ve bu soygunu yapmaya karar verir.
Kişisel ilişkilerden, belediyeye ve polis camiasından, soyguncusuna kadar, yozlaşmanın her katmanını derinlemesine anlatan inanılmaz bir suç destanı olmuş.
How to Get Away With Murder dizisiyle ünlenen ve bir çok başarılı filmde yer alan Viola Davis, başarılı oyunculuğuyla, drama türü filmlerin adeta vazgeçilmez kraliçesi olmaya aday.
Bu öyle baştan sona aksiyonu olan ya da Ocean's serisi gibi eğlenceli, sizi gülümseten macera türünde soygun filmlerinden değil.
Draması kuvvetli, gizemli, hesaplaşmalı, aksiyonu düşük feminist ruhlu bir soygun filmi olmuş.
Yazımın başında da dediğim gibi yan hikayeleri fazla olduğu için yavaş ilerleyen fakat sıkılmadan izlettiren bir kurguya sahip.
Viola Davis'i adeta parlayan aurasıyla bu kalabalık kadronun içinde takip etmek oldukça keyifli, onun için bile izlenir.
Herkese İyi Bayramlar..