Yönetmenliğini Trevor Nunn'ın üstlendiği filmin oyuncu kadrosunda; Judi Dench, Sophia Cookson, Ben Milas, Laurence Spellman, Stephen Campbell Moore, Tereza Srbova ve Tom Hughes yer alıyor.
Bir savaş zamanı draması olan filmin hikayesi; İngiltere’nin belirli çevresinde (İngiltere tabloidlerinin gruplarında) "büyükanne casusu" olarak bilinen Melita Norwood’un hikayesine odaklanıyor.
1999 yılında, yaşlılık dönemini mutlu bir şekilde geçiren emekli İngiliz devlet memuru Joan’ın (Judi Dench), vatana ihanet iddiasıyla beklenmedik bir şekilde tutuklanır.
İngiliz istihbaratı Joan'ı, SSCB'ye nükleer sırlar veren eski bir KGB casusu olduğunu düşünerek sorgulamaya başlar.
Yaşlı Joan sorgulanma sürecinde, Cambridge'deki üniversite yıllarına geri döner.
Film, flashback sahneleriyle genç Joan’un, (Sophia Cookson) bilimi her şeyden önde tutan, akıllı ve utangaç bir fizik öğrencisi dönemine geçişler yapar.
1930’ların sonlarında, okul arkadaşı Sonya’nın (Tereza Srbova) kuzeni, Leo (Tom Hughes) ile tanışıp, aşık olunca, Joan'un hayatı sonsuza dek değişir.
Hikayenin büyük kısmında Joan’un, casusluğa doğru sürüklenmeye, komünist bir dünyaya arkadaşı Sonya ve aşık olduğu adam tarafından nasıl çekilmeye çalışıldığını, romantik, bir o kadar entrikalarla dolu gençlik yıllarına gezintiye çıkıyorsunuz.
Ancak bir noktada filmin gizemi yer değiştiriyor.
Joan'ın masumiyetini sorgulatmaktan ziyade, evlendiği adamın kim olduğunu öğrenmeye çalışıyorsunuz.
Günümüz sahneleri ise oldukça sıkıcı geçiyor.
Dench usta bir oyuncu olsa da yeteneklerinden faydalanmayı tercih etmemiş olacak ki performansı donuk kalıyor.
Sorgu sahneleri tekrarlayıcı olmuş. Filmin ana odağından sizi uzaklaştırıyor.
Ancak Cookson'un sahneleriyle film sıcaklaşıyor.
Ve onun performansı sayesinde izleyiciye aynı karakteri daha derinlemesine göstermesine izin veriyor.
Cookson’un sahneleri daha fazla olduğu için de filme kendinizi verebiliyorsunuz.
Red Joan, genç izleyicilere pek hitap etmeyebilir ama o dönemin romantizmi, kostümleri, müzikleri ilgi çekici gelebilir.
Trevor Nunn'in kaleminden "Red Joan" Norwood'un hayatı, iki zaman dilimi arasındaki geçen, tam bir biyografik anlatımı olmasa da, çatallanmış bir aşk hikayesine de sahip olan bu casusluk draması izlenmeye değer.