Biyografik dram türündeki bu filmin yönetmen koltuğunda Benedict Andrews oturuyor.
Kristen Stewart, 60'larda "Siyah Güç" hareketinin hararetli destekçisi olan Jean Seberg'i canlandırıyor.
Filmin diğer oyuncu kadrosunda ise Jack O'Connell, Margaret Qualley, Zazie Beetz, Yvan Attal, Colm Meaney, Anthony Mackie ve Vince Vaughn alıyor.
Filmin konusu kısaca şöyle:
60'lı yıllarda, küresel bir yıldız olan Seberg, ırkçılığa karşı gelen, siyahi sivil toplum örgütü "Siyah Panter" aktivistiyle romantik bir ilişkiye başlar.
Aynı zamanda, Fransız bir yönetmenle evli olan Seberg, herkesten gizli yaşadığı ilişkisi dışında, bu topluluğa yüklü miktarda para yardımında da bulunur ve FBI'ın radarına girer.
Aktivizmi bastırmak için FBI, onun bu işe karışmasını hem engellemeye çalışır, hem de tehdit amaçlı, kariyerini yok etmek için çaba gösterir.
Açıkçası Jean Seberg'in yaşamının o yılları hakkında başarılı bir film tasviri olmuş.
Kristen Stewart'ın performansına hayran kaldım.
Seberg'i masum, iyi, kırılgan ve saf bir karakter olarak ele alıyor ve mükemmel bir performans ortaya koyuyor.
Stewart, gizemli Seberg'i ilginç hale getirmiş.
Seberg nereden geldi?
Nereye gidiyordu?
Film gerçekten çok özel detaylarla doluydu.
Seberg, sanki okyanusun ortasında sürüklenen bir şişe gibiydi.
Gerçek yaşamdan uyarlanmış, gerçeğe dayalı hikayesiyle etkileyici biyografik bir film olmuş.
Kristen Stewart neredeyse tıpatıp Jean Seberg'in aynısı gibiydi.
Seberg'in bu trajik hikayesini izlemenizi tavsiye ederim.