Can Dündar'dan büyük alçaklık

Himayesine sığındığı Alman Hükümeti'ne olan görevini, bu kez en aşağılık şekilde ifa etmeye devam ediyor.

Bu kez koluna taktığı değnekçisi ise Aşırı Sol Parti Federal Milletvekili ve PKK sevicisi Sevim Dağdelen!

Almanya'da yaşayan yurttaşlarımızı hedef aldılar!

Bugün Alman ZDF kanalında yayınlanan bir röportajda, firari hain Can Dündar, Berlin'de rahat dolaşamadığını, her an başına bir şey gelebileceğinden endişelendiğini, bu yüzden ve başka sebeplerden dolayı da polis koruması altında olduğunu beyan ederek, devam etmiş:

“Almanya'da Erdoğan'ın kurduğu devasa bir ajan, muhbir, gammazcı ordusu var.”

“Bunlar aşırı nasyonalistlerden oluşanlar!”

“Masum bir sosyal medya paylaşımı bile, hayatınızı her an zindana çevirebilir, Almanya'da, Erdoğan karşıtlarının hayat güvencesi yok”

Demezler mi sana: “Madem öyle de sen ve diğer hainler niçin daha yaşıyorlar” diye?

Bugüne kadar ne Almanya'da ne Avrupa'da ne de başka bir ülkede, dahi Türkiye de hangi ‘Erdoğan karşıtı' öldürülmüş?

Sevim Dağdelen, bugüne kadar, her platformda yaptığı Türkiye düşmanlığı ve PKK sempatizanlığı ile ün salmış olarak, kendi Facebook sayfasında, bugün yayınlanan programı işaret ederek; “Oluşmasına yardımcı olduğum bu programın yayın tarihi 03.06.2020”, diyerek bir paylaşım yapmış, kendisinin de bu iftira zincirinin bir parçası olduğunu, açıkça deklare etmiştir.

Sevim Dağdelen'in geçmişini bilenler için bu pek ye şaşırtıcı bir şey olmasa gerek.

Yanlarında bir de “İstihbarat Uzmanı” var.

Erich Schmidt – Eenboom!

Bu da iftiraları rakamlar ve kurgular ile süslemiş!

“MİT'in Almanya'da 6000 ajanı var!”
Bu korkunç bir rakam.
Bu şekilde MİT, Almanya'da CIA'den daha varlık gösteriyor ve daha güçlü, daha etkili!

Devamında, MİT'in kontrolsüz ve sadece Cumhurbaşkanına bağlı olarak çalıştığını, Sayın Erdoğan'ın MİT'i, muhalif isimleri takip ettirmek, delil üretip, hapse atmak için kullandığını beyan etmiş, uzman!

Özellikle de çifte vatandaş veya Türk asıllı Alman vatandaşlarının takip edildiğini, dosyalar üretildiğini ve bu şahısların Türkiye'ye ayak basar basmaz tutuklandığını da açıklamalarına eklemiş.

Misal olarak da PKK sevicisi, sempatizanı Turgut Öker'i vermiş.
Bu şahıs aynı zamanda Alevi Cemaati'nin onursal başkanı imiş.

Şimdi işin tehlikeli boyutuna gelelim.

Bu üç yalancı:
Birçok sözüm ona ajanın, MİT'ten maaş bile almadıklarını, resmî görevli olmadıklarını, salt vatan sevgisi ve Erdoğan hayranlıklarından bu işleri gönüllü yaptıklarını beyan etmişler.

Misal de vermeyi unutmadan.

“MİT'in yörüngesine bir Banka şubesine gittiğinizde de bir seyahat acentesine başvurduğunuzda bile takılabilirsiniz.”

“Memur kılıklı ajanlar, acente sahibi görünümlü ajanlar, para trafiklerinizi de seyahat bilgilerinizi de bir profil haline getirip Ankara'ya jurnallerler!

Bu sözler, Almanya'da yaşayan onbinlerce insanımızı, hatta yüzbinlerce insanımızı töhmet altında bırakır.

Hatta büyük bir tehlike ile karşı karşıya getirir.

Eğitim seviyesi zaten az olan Almanların, ki kahir ekseriyeti böyle, zaten yıllardır Türkiye düşmanlığına getirildi.

Bunu yapanlar da tüm Alman Siyasi Partileri ve ana akım medyası.

Şimdi bu yalanları gören, okuyan bu Alman ırkçı andavallar sürüsü, her vatansever Türk'e, ajan gözü ile bakacak, önüne geleni de BND'ye bildirecek.

Yarın, öbür gün, yine bu Can Dündar tayfasının, veyahutta çok etkili olan FETÖ teşkilatının, birtakım listeler çıkarıp, Alman makamlarına, “Bunlar MİT ajanı” diye gammazlamayacakları ne malum?

Asıl bundan böyle, Yerli ve Milli hiçbir gurbetçimizin Almanya'da ne hayatları ne de hürriyetleri güvendedir.

FETÖ, çok kirli ve çirkin bir oyun ile hamle yapmıştır.

Almanya'daki STK'larımızı, dahi elçiliğimizi, derhal bu oyuna müdahil olmaya ve kanun önünde bu kanaldan, Can Dündar'dan ve avanesinden hesap sormaya davet ediyorum.

Milyonlarca insanımız, bu şekilde töhmet altında bırakılamaz.
Böyle bir tehlikeye atılamaz.

Bunun ne hukuk önünde ne vicdan muhasebesinde yeri yoktur.

Bugüne kadar, üstelik kendi insanlarına yapılan en büyük ihanettir.

Bu ihanetin başını çeken Can Dündar ve Sevim Dağdelen, asla bir damla bile Türk kanı taşıyor olamazlar.

Çünkü içinde zerre miskal Türk geni olan birisi, böylesi bir ihanete asla yeltenemez, kanı mani olur.

Bir kez daha ortaya çıkmıştır ki, FETÖ bir evrensel terör ve istihbarat örgütüdür.

Kisveleri ve takındıkları maskeler pek çoktur.

Kah solcu, laik, demokrat görünürler, kah dindar, hatta dinci…

Bunlar için aslolan FETÖ'dür.

Yaşadıkları hayat da olmak zorunda oldukları kimliklerde önemsizdir, teferruattır.

Bu saatten sonra hiç kimse, ama hiç kimse kalkıp da bu vatan haini için, “Yok o demokrat, yok gazeteci, yok yazar, yok Atatürkçü” asla demesin!

Çünkü, kendi ülkesini jurnalleyen birisi, kendi vatandaşlarını bu şekilde tehlikeye atan birisinin Türkiye içinde olan hiçbir sıfat ile alakası olamaz.


Bir diğer yazımızda buluşmak ümidi ve dua ile Vesselam
OGÜNhaber