Milli Eğitimsizlik !
İlköğretim çağındaki 11 milyon çocuğumuzun yüzde 98'inin okula gitme imkânına kavuşması tek tesellimiz oluyor.
Ne var ki, orta öğretim çağındaki 4,5 milyon gencimizin ancak yüzde 64'ü okula gidebiliyor.
Üniversite çağındaki 5,5 milyon evladımızın ise, yüzde 25'i ''açık öğretim'' olmak üzere toplam yüzde 45'i üniversite fırsatını yakalıyor.
Nereden bakılırsa bakılsın, eğitim alanında, bütün çabalara rağmen ''başarısız'' bir grafik çiziliyor.
Oysa, ülkenin yüksek tahsilini bile bitirmiş, daha doğrusu yüksek meslek liselerinden mezun olmuş, binlerce elemana ihtiyacı olduğu da biliniyor.
Nedense, gelmiş geçmiş bütün milli eğitim politikaları, bir türlü başarıyı yakalayamıyor.
Hatta özellikle, eğitim politikalarımızda nerdeyse her yıl yapılan değişiklikler, çocuklarımızın, gençlerimizin ülkenin ekonomik ve sosyal hayatına daha yüksek katsayıda katılmasını adeta önlüyor.
Güya ''Milli Eğitim'' politikası uygulanıyor.
Aksine, her gelenin baştan bozup aklınca düzenlediği bir eğitim politikasızlığı hükmünü icra ediyor.
Gerçekten de, gelmiş geçmiş bütün hükümetlerin, eğitim alanındaki veballeri yıllardır arta arta birikiyor.
Bu vebalin altından bir an kurtulmak ve gerçek bir ''milli eğitim'' politikası ile ülkeyi mutululuk yoluna götürmek gerekiyor.
Unutulmamalıdır ki, her şeyin başını ''eğitim'' alıyor.
OGÜN/14-20.Eylül.2008/Sayı:90/Sayfa:06
Gazete baskısı için tıklayınız.