Kritik Günler

İktidar ve ana muhalefetin bir yerde ''anlaşması'' en büyük koşul ve beklenti oluyor.
Ne yazık ki, bekleyişler, sağduyu çağrıları galiba boşa gidiyor.


Bu arada ''Geri adım atın'' çağrısı stratejisinin ''eksik'' olduğu da kendiliğinden ortaya çıkıyor.


''Geri adım atın'' önerisini Başbakan Erdoğan, haklı olarak ''anlayamadığı''nı yani ''kabul edilemez'' olduğunu açık şekilde beyan ediyor.


Gerçi, Cumhurbaşkanı Gül ve TBMM Başkanı Toptan'ın girişimleri ilk nazarda, ''umut'' veriyorsa da, ''mutlu'' sonu pek etkilemiyor.


Kim ne derse desin, Türkiye'nin zaten mevcut olan ekonomik kırılmanın yanı sıra, böylesine ''derin'' bir krizle baş başa kaldığı hatırlanmıyor.


Her kesimde, ''geri adım atın'' çağrısından Ak Parti için ''türban düzenlemesinden vaz geçin'' muhalefet de ''parti kapatma'' girişiminin rafa kaldırılması anlaşılıyor.


Zaten, bütün çabalara rağmen, ''uzlaşma'' için ''gerçekçi'' adımlar atılamıyor.


''Ya uzlaşma, ya kaos'' hemfikrinin bile ortada kalması her şeyden önce üzüntü ve umutsuzluk doğuruyor.


Gazeteniz OGÜN'ün yeni sayısında manşetimizde yer alan ''Yazık oluyor'' başlığını tekrarlamak icap ediyor.
''Yazık oluyor''

 


kakin@ogungazetesi.com.tr


28.Mart.2008 Cuma - 18:30:09
OGÜNhaber