Kıbrıs'ta olduğu gibi Kosova'da da ırkı ayrı, dini ayrı, dili ayrı, toprağı ayrı bir millet, ''haklı'' olarak ''bağımsızlık'' istiyor. Ne var ki, yine aynen Kıbrıs'ta olduğu gibi, ''bağımsızlığı'' tanınmak istemeyen bu milletin dini Müslüman...Gerçekten de, büyük bir trajedi oynanıyor.Yıllar yılı KKTC'yi ''bağımsız'' olarak tanımayan Rum kesiminin yerini, Kosova'da Sırplar alıyor.
Aslında Rum ve Sırp birbirine bazı nitelikleri bakımından da çok benziyor. Geçmişte yapılan ''canilikler'' her iki ırkı adeta çağrıştırıyor. Aslına bakılırsa, Kıbrıs'ta KKTC'nin konumu daha avantajlı ve ileride görünüyor. Bir defa KKTC, uluslararası anlaşmalar ''temel'' alınarak vücut bulurken ''fiili'' olarak ''bağımsız'' bir devlet konumunu her şeye rağmen koruyor. Kosova'ya gelince, çok ''karmaşık'' bir manzara arzediyor. Tarihe bir bakıldığında, 2. Dünya Savaşı'nda Yugoslavya'ya bağlı Kosova'da binlerce Müslüman'ın öldürüldüğü görülüyor.
Yıllar yılları kovalarken, 1999'da NATO uçakları, Sırp kuvvetlerini bombalayarak, yeni bir katliamı durdurabilmişlerdi. Şimdi Kosovalılar, bağımsızlık için Sırplarla mücadele ediyor. Kosova; Priştina, Prizen ve Sancaklı kasabalarından oluşuyor.
Prizen'de Türkler, Priştina'da Arnavutlar. 120 sandalyeli Kosova Parlementosu'nda Türk milletvekilleri sayısı 4'e yükselmiş bulunuyor. Aslında, ABD ve AB Kosova'nın bağımsızlığını isterken Rusya buna karşı görünüyor. Rum Kesimi ise şiddetle muhalefet gösteriyor. Kosova'nın bağımsızlık ilanı ''kaçınılmaz'' diye değerlendiriliyor. Kosova Kurtuluş Ordusu eski Komutanı Haşim Taci, bağımsızlık ilanı halinde Kosova'nın başbakanı olarak yemin etme hazırlığı yapıyor. Ne var ki, Kosova tek yönlü bağımsızlık ilan ederse, Bosna'daki Sırpların da ayrı devlet kurma tehditleri kafaları kurcalıyor. 1999 yılından itibaren fiilen birleşmiş milletler yönetiminin altındaki Kosova'da yeni bir devlet ayak sesleri şimdiden duyuluyor.
kakin@ogungazetesi.com.trOGÜN/16-22.Aralık.2007/Sayı:51/Sayfa:08