1 Mayıs Ve Ötesi !

Gerçekten de, özellikle İstanbul'da bütün 1 Mayıs'lar ''sancılı'' geçiyor.

Hatta 31 yıl önce Taksim'de en az 30 kişi canını vererek 1 Mayıs'ın diyetini vermiş bulunuyor.

En hafif atlatılan 1 Mayıs'lar bile örneğin bu yılki gösteriler ve bunu önleme çabaları, hiç de yakışmıyor.

Bu arada, 1 Mayıs'ın özellikle ''bölücü'' ve ''radikal ve solcu''ların ''meydan okuma'' veya ''devleti yıpratma'' platformu olarak kullanmak istedikleri de biliniyor.

Oysa 1 Mayıs'ın çalışanların, emeğin özel günü, bir bayramı ağırlığını taşıyor.

Nitekim yıllar önce 1 Mayıs önceleri ''İşçi Bayramı'' sonra da ''İşçi ve Bahar Bayramı'' olarak adlandırıldığı, anıldığı belleklerden silinmiyor.

Taksim'de provokasyon ve katliamdan sonra, yasaklanan gösteriler, şimdilerde yeniden filizleniyor, boy atıyor.

Hemen hemen bütün işçi sendikaları 1 Mayıs'ın ''bayram'' sayılması ve ''tatil'' olmasını ısrarla istiyor.

Hükümet ise, 1 Mayıs'ı emeğin bir anma ve kutlama günü kabul etmekle beraber, tatile yanaşmıyor.

1 Mayıs'ın ''illaki'' Taksim'de kutlanması gündemi işgal ediyor. Taksim alanı ise, gösteri yeri olarak çoktan kaldırılmış bulunuyor.

Bu yıl, bütün tartışmalar, kavgalar ve 1 Mayıs günü gazlı-sopalı engellemeler Taksim yüzünden çıktığı da anlaşılıyor.

Fitili çekilmiş bombayı andıran 1 Mayıs gösterilerinin ''şükürler olsun ki'' can kaybı olmadan veya kan akıtılmadan atlatılması önem kazanıyor.

Gerçi, polisin ''orantısız güç'' kullandığı bu arada gereksiz yere gaz bombasına müracaat ettiği de 1 Mayıs'a damgasını vuruyor.

Aslında alınan istihbari bilgiler Taksim ve birçok yerde ''kan dökme''yi bile gündeme getiriyordu.

Ne var ki, her şeye rağmen hafif atlatılan 1 Mayıs'ın daha çok konuşulacağı ve tartışılacağı bu arada özellikle DİSK'in olayın peşini bırakmayıp iktidarı yıpratma yolunda çeşitli eylemlerde bulunması da bekleniyor.

Hatta muhalefet partilerinin 1 Mayıs'ta, güvenlik güçlerinin sert sayılabilecek önlemlerini Meclis'e getirecekleri bile sanılıyor.

Sıcağı sıcağına, 1 Mayıs ruhuna uygun yeniden bir ''kimlik'' kazandırılması ve en azından o günün ''tatil'' sayılması, kutlama alanları hatta tören düzenleme koşullarının yasaya bağlanması gerekiyor.
 


kakin@ogungazetesi.com.tr
OGÜN/04-10.Mayıs.2008/Sayı:71/Sayfa:06

Gazete baskısı için tıklayınız. 
OGÜNhaber