Adını Ortodoks rahipleri Kiril ve Metodius'tan almış olmasına karşın bu alfabeyi gerçekte onların geliştirdiğine ilişkin kesin bilgi yoktur. Yapılan araştırmaların gösterdiklerine göre Kiril ve Metodius'un öğrencileri, 9. yüzyılın ortasında günümüzde Kiril alfabesi olarak bilinen ve halen Rusya, Ukrayna, Bulgaristan, Sırbistan ve diğer ülkelerde kullanılan bu alfabeyi Orta Çağ Yunan (Bizans) alfabesinin temelinde geliştirerek Yunancada bulunmayan birtakım Slav seslerini de buraya eklemişlerdi.
Kiril alfabesini kullanan ülkeler: Beyaz Rusya, Ukrayna, Bulgaristan, Rusya, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Moğolistan, Makedonya, Sırbistan.
Rusya'da bu alfabe ilk olarak Orta Çağ'ın başlarında büyük yazı harfleri olarak kullanılmaya başlandı. El yazısı olan italik harfler ise daha sonra geliştirildi. 18. yüzyılın başlarında Büyük Peter Yunan harflerini çıkararak alfabeyi daha basit ve düzenli bir hâle getirdi. 1918 yılında bir değişiklik daha yapılarak, alfabeden diğer gereksiz harfler çıkarıldı. Kiril alfabesi birçok Slav Ortodoks ülkesinde kullanımdadır. Ayrıca Türk Cumhuriyetleri'nden Kazakistan ve Kırgızistan tarafından da hâlâ kullanılıyor. Tablodaki Slavsı olmayan harfler ise Türk-Kiril harfleridir. Başkurdistan, Yakutistan gibi birçok özerk Türk bölgelerinde de Kiril harfleri kullanılmaktadır.
Latinizasyon (Romanizasyon) tabiri genel olarak Latin alfabesi dışındaki ses sitemlerinin Latin Alfabesine çevrilmesini ifade eder. Rusçadaki bazı harflerin Kiril alfabesi kullanan diğer ülkelerdeki alfabelerdeki ses değerlerinden farkı bulunduğu göz önüne alınmalıdır. Örneğin Kiril Е harfi Rusçada farklı Ukraynacada -az da olsa- farklı ses değerlerine sahiptir.
Rusya, beyaz rusya, ukrayna, bulgaristan, sırbistan ve karadağ, makedonya, kazakistan, kırgızistan ve moğolistan'ın resmi dil veya dillerinin yazımında kullanılan alfabe. genelde slav ve ortodoks alfabesi olarak bilinir, katolik slavlar veya slav olmayan ortodokslar latin alfabesini tercih eder (yunanca için yunan alfabesi hariç). ne slav ne ortodoks olmayan fakat bu alfabeyi kullanan ulusların eski sscb etki alanında oldukları gözlemlenir.
Rusya’da bu alfabe ilk olarak Orta Çağ’ın başlarında büyük yazı harfleri olarak kullanılmaya başlandı. El yazısı olan italik harfler ise daha sonra geliştirildi. 18. yüzyılın başlarında Büyük Peter Yunan harflerini çıkararak alfabeyi daha basit ve düzenli bir hâle getirdi. 1918 yılında bir değişiklik daha yapılarak, alfabeden diğer gereksiz harfler çıkarıldı. Kiril alfabesi birçok Slav Ortodoks ülkesinde kullanımdadır. Ayrıca Türk Cumhuriyetleri’nden Kazakistan ve Kırgızistan tarafından da hâlâ kullanılıyor. Tablodaki Slavsı olmayan harfler ise Türk-Kiril harfleridir. Başkurdistan, Yakutistan gibi birçok özerk Türk bölgelerinde de Kiril harfleri kullanılmaktadır.
Kiril alfabesi, Türk dünyasında zorla benimsetilmiştir. Sovyet Rusyası döneminde Kırgızistan, Azerbaycan, Kazakistan, Türkmenistan ve Özbekistan gibi bugün bağımsız birer Türk devleti olan bölgelerde yaşayan Türkler’in Kiril alfabesini (Rus alfabesini) kullanmaları zorunlu kılınmıştır. Bu alfabeyi kullanmak zorunda kalan Türklerin, öz dillerinde de değişiklik yapmaları istenmiştir. Yazı dilini Rusçaya yaklaştırmak için zalim Stalin akla gelmedik oyunlar yapmış ve bugün Türk dünyası arasındaki kopukluğun başlıca nedenlerden birinin -ortak bir yazı dilinin olmayışı- meydana gelmesine neden olmuştur. Türk dünyasında 23′ten fazla yazı / konuşma dilinin var olmasının tek nedeni Ruslar ve dolaylı olarak Kiril alfabesidir.
Osmanlıca ve Türkiye dışındaki Türk dil ve lehçelerinin yazımında Arap alfabesinden sonra en geniş ölçüde kullanılan alfabedir. XVIII. yüzyıl başlarında Hristiyanlık’ı yaymak için Çuvaşlar’a giden Ruslar bu dili kendi harfleriyle (Kiril) yazdılar. Eski Sovyetler Birliği idaresindeki Türklerce 1937–1940 yılları arasında Stalin rejimi tarafından bu alfabe kabul ettirilmiş ve her Türk boyu için farklı alfabeler yapılmıştır. Bunun sonucunda Türkler arasında 20 ayrı Kiril alfabesi kullanılmıştır. Bugün de bu alfabeyi kullanmaya devam etmektedirler. Ancak Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra alfabe değiştirme eğilimleri kuvvetlenmiştir. Ayrıca Türk Cumhuriyetleri arasında kültür alışverişini daha sağlıklı yapmak için ortak alfabe çalışmaları devam etmektedir.