Halepli Bahçesi Mozaikleri - Edessa

Yerinde yaptığım incelemeler ve araştırmalarım sonucunda tarihsel önemini sizlerle paylaşmak istiyorum.

Edessa Krallığı, Urfa tarihi ve mozaik tarihi açısından büyük önem taşır. Şanlıurfa merkezdeki Halil'ür-Rahman Gölü'nün yanı başında,büyük bir alanda gecekonduların tam ortasında toprak altında kalan Antik Edessa Kentinin Grek kültür kalıntılarından en büyük  önemlisi çok renkli ve usta bir üslûpla yapılan Halepli Bahçe'de mozaikleri insanı gerçekten büyülüyor insan o anı yaşıyor ve binlerce yıl geriye zaman yolculuğuna çıkmış gibi hissediyorsun kendini. Edessa kenti, tarihini ve kültürünü günümüze  kadar bozulmadan  kalan miras bizlere tarihin bir hediyesi gibi .      

Grek imparatorluk mozaik geleneği, M.Ö. 132-M.S. 244 yılları arasında hüküm süren Osrhoene Krallığı döneminde yerel bir üslupla devam etmiştir
 
Halepli Bahçe'de, 2007 yılında yapılan kazılarda ortaya çıkmıştır, günümüzden 3000 yıl önce Egeden, Karadeniz'e ve Anadolu'nun içlerine uzanan kültür  etkileşimini  havzasında, erkek egemenliğine karşı savaşan kadınların av sahnesi mozaiği bulundu. 

Savaşçı Amazon kadınları bu havza içerindeki devletlerin ve milletlerin mitoloji, tarih ve edebiyatında efsanevi olarak anlatılır. Halepli Bahçe Mozaiklerinde "Savaşçı Amazon Kraliçelerinin Mozaiğe Resmedilmiş Dünyadaki İlk Örnekleri" ne rastlanılmıştır.


Uzmanlara göre Halepli Bahçe Mozaiklerini mozaik tekniği, sanatı ve 4 mm 2 ebadında Fırat Nehri'nin orijinal taşlarından yapılması ve benzeri özelliklerinden dolayı, dünyanın en kıymetli mozaiği olarak tanımlamışlardır.

Kazılarda yaşananlar  Küçük renkli taş parçalarından (tessera) yapılmış yüzün, bir genç kız maskı olduğunu farkmeleri uzun sürmüyor. Bu güzel ve sevimli kızın yüzü iki aydır sürdürdürülen kazılarda gün ışığına çıkmıştır. Yaklaşık 1700 yıl önce yaşamış bir mozaik sanatçısının hünerli ellerinin yarattığı bu sevimli yüz, muhteşem görüntüdeydi.

Bu genç kız figürü, Şanlıurfa’nın orta yerinde, her gün yüzlerce insanın üzerinden geçtiği açıkhava fuar alanının altında bulundu. Efsanevi balıklarıyla halk arasında kutsal sayılan Balıklıgöl’ün birkaç yüz metre uzağında yürütülen Kentsel Dönüşüm Projesi’nin altyapı çalışmaları sırasında mozaik parçalarına rastlanmış ve altyapı çalışması durdurularak Şanlıurfa Müze Müdürlüğü tarafından kurtarma kazılarına yapılmıştır.

İki metre derinlikte ortaya çıkan mozaik ince işçiliği, renkleri ve içinde yer alan muhteşem figürleri ile arkeoloji dünyasında eşine nadir rastlanan bir hazine gibiydi. İÖ 334’te Seleukoslar’ın burada kurduğu Antik Edessa kentinden esinlenerek “Edessa Güzeli” olarak adlandırılmış, kazı alanı adeta ziyaretçi akınına uğramıştı.

Şubat sonuna gelindiğinde bordüründe Edessa Güzeli’nin bulunduğu mozaiğin 5,70 x 7,50 metrelik bölümü açılmıştı. Arkeologlar bu sanat eserinin, bölgenin Roma’ya bağlı olduğu 3 ila 5. yüzyıllar arasında yapıldığını tahmin ediyor. ilk dönemi Mart ayında tamamlanan Haleplibahçe kurtarma kazısında Edessa Güzeli’nin yer aldığı mozaikle birlikte iki taban mozaiği daha yüzlerce yıl sonra günışığı ile buluştu. Bahar aylarında ikinci dönemi başlayan kazılar ilerledikçe, mozaiklerin antik dönemde tahrip edilmiş olma ihtimali belirdi. Şanlıurfa Müzesi Müdürü Arkeolog Nurten Aydemir, “Edessa Güzeli’nin bulunduğu mozaikteki figürlerin bazı bölümleri tamamen dağılmıştı” diyor.  Ama asıl heyecan verici olan Grek ve Roma sanatında kabartma, heykel ve lahitler üzerinde savaşırken gösterilen Amazonların, bu mozaikte avlanırken betimlenmesiydi.

Bu arkeolojik buluntuyu önemli kılan başka bir özellik daha vardı

Dört Amazon kraliçesinin üçü Grekçe adlarıyla birarada gösteriliyordu.“Araştırmalarına  göre, daha önce bilinen, dört Amazon kraliçesinin avlanırken adlarıyla birlikte gösterildiği bir mozaik yok” diniyor.  Ortaya çıkarılan üç mozaik farklı içeriklere sahip: Amazonlar mozaiği, geometrik desenli mozaik ve ördekli mozaik... Amazonlar mozaiğinde, bordürün üst köşesindeki genç kız maskı bir uzun ve bir kısa kenarındaki figürleri birbirine bağlıyor. Amazonlardan ikisi ayakta ikisi at üzerinde betimlenmiş. Ayaktaki Amazonlardan birisinin yanındaki yazı, onun kraliçe Hippolite olduğuna işaret ediyor. Sol elinde hilâl şeklindeki kalkanını tutan Hippolite sağ elindeki kılıcını bir leoparın boynuna saplamış.

Antiope olduğu tahmin edilen Amazon Kraliçesi, elinde labrys diye bilinen iki ağızlı balta ile av sahnesine katılmakta, Ayı olduğu düşünülen hayvanla burun buruna gelmektedir. Halikarnas Balıkçısına göre iki ağızlı balta Anadolu'nun simgesidir. Antiope ırmaklar tanrısı Asaopos'un kızı olup antik dönemin bir diğer kahramanıdır. Amazon ülkesine gelen Tehescus (Teseus) tarafından kaçırılıp, Yunanistan'ın orta batı bölümündeki Atikka'ya götürülür. Savaşçı Amazon Kadınları Antiope'yi kurtarmak için Atikka'ya akın eder, şiddetli çatışmalar neticesinde ne yazık ki Antiope öldürülür.

Penthesileia (Pentesileya) olduğu tahmin edilen Amazon Kraliçesi şaha kalkmış süslü bir at üzerinde, yayını germiş, okunu fırlatmak üzeredir. Önünde ise bir leopar ve ne olduğu henüz belirlenemeyen iki vahşi hayvan, ağızlarını açmış şekilde birbirileriyle boğuşmaktadırlar. Penthesileia (Pentesileya), Ares'in kızı olup antik dönemin en önemli kahramanlarından biridir. Troia (Troya) savaşında Troialıların yardım çağrısına Savaşçı Amazon Kadınları'ndan oluşan ordunun başında savaşa iştirak etmiştir. Penthesileia (Pentesileya), Antik dönemde yarı tanrı olarak anılan ve Aşil olarak bilinen Akhileus (Akhileus) tarafından öldürülmüştür.

Apollon ve Artemis Tapınağı, İzmir, Efes, Sinop, Samsun İli'ne bağlı Terme Çayı yanında kurulan Themiscyria gibi yerleşimler Amazon Kraliçeleri tarafından kurulmuştur. Yunan mitolojisinin en önemli unsuru olan Savaşçı Amazon Kraliçeleri Şanlıurfa'nın var olan kültürel mirasına bir katkıda bizden deyip, Şanlıurfa Halepli Bahçe'den tüm dünyayı selamlamaktadır.

Sadece ansiklopedik bilgilerle değil. Urfa halkı da tarihe çok meraklı, balıklı gölde rastladığım 5 ve 9 yaş arasındaki çocuklar bile bütün tarihi efsaneleri ezberlemişler. Bu ilgi ve alakaları insanı duygulandırıyor gerçekten.

T.C. Şanlıurfa Valiliği resmi kent rehberi kayıtlarından aldığım kaynak bilgiler için teşekkürlerimi sunarım.
OGÜNhaber