Babil, Kengerli Yumurta Yemeği

Babil'in merkezi bugünkü Irak'ın El Hilla kasabası üzerinde yer almaktadır.[1] Kuzey Babil Devleti ise, Şırnak ilinin İdil ilçesi güneyinde Babil köyünde kurulmuştur. Babil halkının büyük bir kısmı Sami ırkındandılar.

Babilliler, eski halkların çoğu gibi birden fazla tanrıya taparlar, tanrıları üzerine kuşaklar boyu anlatılan düşsel öykülere inanırlardı. Bunların çoğu Sümer kaynaklıydı.

Evrenin ve insanların yaratılışını konu alan Sümer destanının kahramanı Gılgamış, söylenceye göre ölümsüzlük otunu bulmak için yola çıkar ve bu arayış sırasında binbir güçlükle karşılaşır. Serüven dolu yolculuğunun sonunda bulduğu otu, suların dibinden sinsice gelen bir yılan kayığından çalar. Bu öyküde Nuh Tufanı'nı anımsatan bir sel felaketinden söz edilir.

Babil'in Asma Bahçeleri, Dünyanın Yedi Harikası'ndan biridir. MÖ 7. yüzyılda Babil kralı Nebukadnezar tarafından yaptırılmıştır. Babil'in çorak Mezopotamyaçölünün ortasında; ağaçlar, akan sular ve egzotik bitkilerin bulunduğu çok katlı bir bahçedir. Coğrafyacı Strabon'un 1. yüzyıldaki tanımına göre:
"Bahçeler birbiri üzerinde yükselen kübik direklerden oluşuyordu. Bunların içleri çukurdu ve büyük bitkilerin ve ağaçların yetişebilmesi için toprakla doldurulmuştu. Kubbeler, sütunlar ve taraçalar pişmiş tuğla ve asfalttan yapılmıştı. Yüksekteki bahçeleri sulamak için Fırat Nehri'nden zincir pompalarla su yukarılara çıkarılıyordu. Bu şekilde üst seviyelere taşınan su, bahçeleri sulayarak teraslardan aşağıya doğru akıyordu"

Söylenceye göre, Nebukadnezar bu yapıyı sıla hasreti çeken karısı Semiramis için yaptırmıştır. Semiramis, Medes kralının kızıdır. Mezopotamya'nın düz ve sıcak ortamı onu bunalıma itmiş, kral da karısının hasretini sona erdirmek için yapay dağların olduğu, suların aktığı yemyeşil bir bahçe yaptırmıştır. Bu yüzden bazen Semiramis'in asma bahçeleri olarak da anılır.

Babil Saray Yemeği olarak değer verip kutsal saydıkları kenger ve yapılan yemek hakkında merakımızı bizi bu haberi yapmaya teşvik etti. Bizler de sizlerle paylaşalım istedik.
 
Babilonya’da yani bizim yöremiz Mezopotamya’da yetişen kenger, baharın gelişi ile piyasada, pazarlarda görmek mümkün. Hala tek tük tablalarda satıldığına şahit olduğumuz Kenger dağ eteklerinde yabani bitki olarak yetişir. Kengerin besin değeri yüksek olduğu için bilinçli tüketiciler tarafından tercih edildiğini duyuyoruz. Yeni neslin yabancı olduğu bu yemek türüne yaşlılar daha çok rağbet etmektedirler. Tıbben faydaları ispatlanmış Kenger, safra taşını eritir, kanı temizler, damar sertliğine iyi gelir. Ter kokusunu da giderir.

Kengerli Yumurta Yemeği
30-100 santimetre boyunda, sütlü, çok yıllık otsu bir bitkidir. Yaprakları tüylü veya çıplak, parçalı, parçaların uçları batıcı dikenlidir. Yemek olarak kullanılan kısmı, ilkbaharda toplanan bitkinin genç sürgünleridir. Sürgünleri topraktan çıkarmak için bir alet kullanılır. Bu alete “kengerhan” denir. Meyveleri kavrulduktan sonra, taş dibeklerde dövülür. Elenir. Kenger kahvesi adıyla kahve olarak içilir.’

MALZEMELER (6 kişilik)
2 kg. kenger
3orta boy soğan
2 yemek kaşığı sadeyağ
6 yumurta
Tuz
Karabiber

YAPILIŞI
Kenger ayıklanır, yıkanır, sıcak suda haşlanır. Sıkılarak sudan çıkarılır. Soğan soyularak ince doğranır. Yağ, soğan, tuz tencereye konulur. Kapağı kapatılır. Kısık ateşte ara sıra karıştırılarak 7-8 dakika kadar pişirilir. Sonra doğranmış kengerle birlikte yumuşayıncaya kadar, yaklaşık 10 dakika pişirilir. Karabiber ilave edilir. Karıştırılır. Ayrı bir bakır sahana alınır. Kengerlerin üzerinde yumurta sayısı kadar oyuk açılır. Yumurtalar kırılır, üzerine karabiber konur. Beyazları katılaşıncaya kadar ateşin üzerinde pişirilir.

OGÜNhaber