Lakin mübarek Ramazan ayı boyunca tek sahur daveti, Ak Parti İstanbul eski İl Başkan Yardımcısı Metin Külünk ve arkadaşlarından geldi. Siyasilerin olduğu sohbetlerde, söylemlerinde samimi olduğundan emin olmadığım ve tanımadığım kişilerin konuşmalarından oldum olalı hep sıkılır ve neden konuşulanları dinlediğimi kendi kendime sorarım. Cevabı esasında belli; ‘söylenenler boşta olsa dinleyeceksin çünkü gazetecisin'
METİN KÜLÜNK'TEN NEFES ALMAKSIZIN 2 SAATLİK SOHBET
Üç saatlik uykuyla durmama rağmen Metin Külünk'ün 2 saat boyunca hiç mola vermeksizin ve kimseye söz söyleme fırsatı vermediği konuşmasını gerçekten sıkılmadan dinledim.
Metin Külünk tarihimizden, güncel yaşantımızdan ve maneviyatımızdan örnekler vererek, bir ayna misali bu ülkenin esasevlatlarının düşüncesinde olduğunu konuşmasıyla hissettiriyor. ‘Yaşamak için öldürmek ne kadar yanlış ise, Yaşamak için yaşat düşüncesi de o kadar doğrudur' diyerek insan olmanın gerekliliğinin altını çizen Metin Külünk, siyasi olarak dünya üzerindeki rolümüz ile coğrafi olarak konumumuzdan dolayı elimizdeki imkânları avantaja dönüştürmek için güçlü olmamızın gerekli olduğunu söyledi. Buraya kadar sohbetler normal seyrinde gitti ve sonunda iş döndü dolaştı meşhur Deniz Feneri mevzusuna geldi.
KÜLÜNK AKLI İLE DENİZ FENERİ VE ALMANYATamam, şimdi yandık diye içimden geçirirken, kendi kendime kardeşim bu adam Fütürist değil mi? İllaki bu konuyu da kara kutu televizyon veya alışa geldiğimiz siyasetçiler gibi veya Fütüristler gibi anlatmaz birde Külünk aklı ile bu konuyu dinleyelim diyerek içimden geçirdim.
Külünk bu benim inandığım şeklidir. Doğru da olabilir, yanlış ta olabilir diyerek önsözünün ardından başlıyor konuşmaya; ''Amerika'da yaşanan ve dünya üzerine yayılan günümüz krizi ilk olarak Almanya'da yaşandı ve buradan dünya üzerine yayıldı. Alman ekonomisi sarsıldığı dakikalarda ise en büyük darbeyi art niyetsiz olarak Türk vatandaşlarımız tarafından almıştır. Ülkemize gelen para bizim ülke ekonomimize ciddi katkılar sağlarken, Alman ekonomisine de ağır darbeler vermiştir.
Ayrıca Almanlar son yaptıkları Deniz Feneri olayıyla oradaki Türk kardeşlerimize, bak Türkiye'ye paranızı gönderirseniz paranız çarçur edilir mesajı verirken, Türkiye'ye de Ortaasya benim için önemli ve bende söz sahibi olmak istiyorum. Beni hafife alma bak en ufak bir olay ile ülkenizi bile Alman hukuku vasıtasıyla karıştırabiliyorum mesajı vermiştir. Yani bize dost gözüken Almanya yıllardır hiç hissettirmeden gizliden gizliye bizimle savaş halindedir''
YOKSULLUKLA MÜCADELEYE, YOLSUZLUK DAMGASIEvet, bende Metin Külünk'ün bu tespitlerine katılıyorum. Almanya yıllardır misyonerler veya dernekler vasıtasıyla ülkemizde, özellikle ege bölgemizde oyunlar sahnelemeye gizliden gizliye devam etmektedir ve ilk defa açık açığa bizi can damarımızdan yoksullukla mücadele eden derneklerimizden birisine yolsuzluk damgası ile vurarak yaralamıştır.
Ailenin yaşamasının ülkelerin yaşamasına referans olacağı düşüncesinde olan ve zamanımızda bitme noktasına gelen komşuluk ile arkadaşlığın nelere kadir olduğunu anlatan Külünk'ün sohbetlerine katılanlar gerçeklerin teşhisini dinlerken, tedavinin nasıl kapılacağı konusunda da bilgi sahibi oluyorlar.
Yani Külünk teşhisi yapıp, kenara çekilenlerden değil, aksine, hem teşhis, hem de tedaviyi aynı anda ücretsiz olarak sunuyor. Ramazan bayramınızı kutlar, ailenizle ve sevdiklerinizle beraber güzel bir yaşam sürmenizi temenni ederim.
fyildirim@ogunhaber.comOGÜN/28.Eylül-04.Ekim.2008/Sayı:92/Sayfa:03