Her yıl olduğu gibi Ramazan ayında yaşanan gıda vurgunculuğu ile her yeni eğitim öğretim yılında başlayan kırtasiye fırsatçılığının kendi nefisleri peşine düşmüş kişiler tarafından canla başla yeniden sahnelendiği gözlemleniyor.
FAKİR FUKARANIN CÜZDANINA EL ATIYORLARNe yazık ki! Her Ramazan ayı geldiğinde fakir fukaranın cüzdanına el atan birileri mutlaka çıkıyor. Ama ne var ki! Bu fırsatçılar eskiden olduğu gibi meydanlarda rahat rahat cirit atamıyorlar ve atmalarına ise özellikle belediyeler ile dernekler müsaade etmiyorlar.
İlçe belediyeleri ile dernekler çadırlarda vatandaşlara iftar ziyafeti sunarken, Büyükşehir Belediyesi ise çadırlardan faydalanamayan vatandaşlara, iftar paketi ikram ederek, halkı gıda fırsatçılarının eline bırakmıyor.
Diğer taraftan ise kırtasiye fırsatçılarına ise, devletin öğrencilerin kitaplarını vermesine ek olarak defter ile diğer ihtiyaçlarını karşılayan hayırsever işadamları ile belediyeler yaptıkları hayırlar ile engel oluyor.
VATANDAŞLARIMIZA ZORLUK ÇIKARANLARI ALLAH ISLAH ETSİN
Halkın manevi duygularla yaşamaya çalıştığı mübarek Ramazan ayı ile çocuklarını eğitim ve öğretim ile buluşturmak için çırpınan vatandaşlarımıza fırsatçılıklarıyla zorluk çıkaranları Allah-u Teâlâ'nın ıslah etmesini dilerken, halkın zor zamanında yaptıkları hayırlarla güzellikler sergileyen yöneticilerimize kolaylıklar ihsan etmesini dilememizin gerekli olduğu olmazsa olmazlardandır.
MANEVİYATIMIZ ÇİRKİN OLAYLARI GÖLGEDE BIRAKIYOR
Mübarek Ramazan ayında güzel İstanbul'umuzda yaşanan çirkin olayları gölgeleyen ve hepimizde hoş seda bırakan maneviyat yaşanıyor.
Ramazan ayının gelmesiyle işten güçten görüşmeye vakit bulamadığımız dostlarımızla birbirimizde hoş seda bırakacak sohbetler yapma imkânı buluyoruz.
Beş yıldızlı otellerde, hane sofralarımızda, çadırlarımızda ilahi emirle başlayan ziyafetlerin, paylaşmanın getirdiği güzelliklerle bizi birbirimize daha bir sıkı kenetlediğini görmemiz bizlere ayrı bir haz vermektedir.
Evet, bu güzel ve anlamlı ayda her zaman sahnede olan çıkar sahibi kişiler manevi atmosferi fırsatçılığa çevirmek için canla başla çalışıyorlar.
Tabi biz gazeteciler olarak yapılan bu ve buna benzer çirkinlikleri bir ayna misali kaleme alarak, kamuoyuyla paylaşıyoruz ve bu paylaşmamız sonucunda da gerçeklerden hoşlanmayan kişilerin hakaret, küfür ve tehditlerine maruz kalıyoruz.
Bu manevi ayda yapılan her türlü çirkinliklere dur diyebilmek ve engel olabilmek adına el birliğiyle elimizden gelenin fazlasını yapmamızın gerekli olduğunu bilerek hareket etmeliyiz.
Büyüklerimiz, ''Ramazan ayı kardeşliğin, dostluğun, paylaşmanın yoğun yaşandığı aydır. Bu ayda ihsan edenler çok fazla sevap kazanırlar'' derler ama ne yazık ki! Büyüklerimizin bu sözlerine rağmen, birilerinin zam yapmakta ısrar etmesi, kalplerinin karardığı anlamına geldiği şeklinde yorumlanmaktadır.
HAYIR SEVMEYEN İŞADAMLARIMIZIN GELİRLERİNDE ARTIŞ VAR
Önceki yıllara baktığımızda, işadamlarımız Ramazan aylarında daha fazla hayır ve hasenatlarda bulunurlardı.
Bu Ramazan'da görünüyor ki; hayır yapan işadamlarımızın eskisi gibi kazanç sağlayamadıkları nedeniyle hayır yarışında biraz geri planda kaldıkları gözlemleniyor.
Bu süreçte şöyle değerlendirilebilir; Hayır seven işadamlarımızın kazançlarında bir azalma, hasenat sevmeyen işadamlarımızın da gelirlerinde bir artış vardır.
fyildirim@ogunhaber.comOGÜN/07-13.Eylül.2008/Sayı:89/Sayfa:03