Nereden mi biliyorum! Hiç kimse terör sorununun çözülmesi için çaba göstermiyor ve gösterenleri de gösterdiği için yadırgıyor. Hem siyasi hem iktisadi kurum ve kuruluşlar ise sadece seyirci konumunda olmaktan memnun bir duruş sergiliyorlar.
Meydanlarda eline taş alarak polise taş atan çocuklar ile babaları, meydanlara terör elebaşını destelemek için çıkanlar bu gidişata kendi sağlığınız ve hepimizin geleceği için bir son veriniz.
Çünkü birilerinin dediği gibi bu mesele ne Kürt meselesidir, ne Güneydoğu meselesidir, nede hak ve eşitlik hakkı arama duruşudur. Bu işlerin arkasında RANT vardır, PARA vardır, KAZANÇ vardır, MENFAAT vardır. Bu işi bitirmek isteyenlerin hayatına son verenler temiz halkı yani bizleri piyon olarak kullanmaktadırlar.
Lütfen rica ediyorum; ''Eşref Bitlis paşamızı, Turgut Özal'ı öldüren güçlerin maşası olmamak adına kardeşliğimize son vermeyelim''
Ben Türküm ve atalarımla gurur duyuyorum. Benim Türk olmam yaşadığım ülkemde sıkıntı çekmediğim veya hayatımın rengârenk olduğu anlamına gelmiyor.
Bende sosyal eşitlik istiyorum, bende çocuklarımın eğitiminin daha iyi olmasını istiyorum. Bende huzur ve mutluluk istiyorum. Bende hayatımdan endişe ediyorum.
Benim sıkıntı çekmem ülkemle arama giremez. Koltuklar iş yapmaz o koltuklarda oturanlar iş yapar mantığıyla hareket etmek gerekiyor.
Bu gün Başbakanlık koltuğunda iş yapmaya TALİP bir TAYYİP Erdoğan var. Ve açılım sürecindeki tüm sıkıntılar onun omuzlarının üzerine yükleniyor.
Açılım süreci gibi ciddi geçişlerin olduğu projelerin sancılı olacağı biliniyor ve bu yaşanan olaylar zaten bekleniyordu.
Bu güne kadar yapılmamış şekilde kellesini koltuğunun arasına alarak terör belasının üzerine giden Recep Tayyip Erdoğan'ın elinde sihirli bir değnek varmış gibi düşünmek ne kadar yanlış ise açılım sürecindeki samimiyetini görmemek te o kadar yanlıştır.
Açılım sürecinde başarıya adım adım yaklaşılması bazı güçleri rahatsız etmiş olacak ki! Yurdumuzu karıştırmaya başladılar.
Açılımı sahneye çıkaran devletimizin en tepesindeki yetkilinin (B) planından haberi olmayan güçler ne yapacaklarını şaşırarak hataları peş peşe sergilemeye başladılar.
Bu kadar çıkarılan karışıklıklar karşısında dengeleri dim dik ayakta tutan Recep Tayyip Erdoğan, açılımın saçılımla sonuçlanması için çabalayanların hevesini kursağında bırakması bazı çevrelere hoş gözükmedi.
Açılımın sancılı geçeceğini tüm aydınlar, siyasiler ve biz gazeteciler dillendiriyorduk. Lakin devlet politikası olan açılım ile alakalı herkes ve hatta herkesim eleştirilerde bulunmalı vede bizlerde bulunacağız. Lakin bu eleştirilerin dozunu kaçırarak bu ülkenin birliği için uğraşanları vatan haini ilan etmek esas hainlerin ekmeğine bal sürmektir.
Bin düşün bir hain ilan et... CRA 18.Aralık.2009 Cuma - 01:56:00