6. Dünya Aile Zirvesi yemeğinde çıkan kolibasili ile ilgili olarak olaya herkes kendi penceresinden bakarken, kimsenin skandalı ulusal güvenlik olarak değerlendirmediği gözlemleniyor.
Esma Sultan Yalısı'nda düzenlenen yemeğe, Başbakan Tayyip Erdoğan, eşi Emine Erdoğan, Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf, Vali Muammer Güler, Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve eşleri ile 105 ülkeden çok sayıda yabancı davetli katılmıştı. Ya Kolibasili yerine zehir çıksaydı…
Başbakanlık Koruma Müdürlüğü görevlilerinin kontrol amacıyla Tarım Müdürlüğü'ne aldırdığı yemek numunelerinden "kanalizasyon bulaşığı" olarak bilinen "E.coli" (Kolibasili) ve "Staph.aureus" bakterisi çıkmasının sorumlusu veya sorumluları tespit edilemiyor. Durum esasında çok vahim ama kimse olayın farkına varamıyor.
17 Nisan 2009 tarihinde Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın Almanya seyahati öncesi Bağcılar Belediyesi ziyareti ile ilgili tespitlerimi Başbakanlık yetkilileriyle yazılı olarak paylaşma ihtiyacı duymuştum.
Başbakanımız Bağcılar Belediye Başkanlığı binasının kapısından büyük sevgi gösterisi altında çiçeklerle karşılanmış ve Belediye Başkanı Lokman Çağırıcı’nın makam odasına yanındaki yöneticilerle girmişti.
Görüşmelerin yapıldığı sırada heyet ile içeride bulunduğumuzdan camdan basın mensuplarının toplu halde sohbet ettiğini gördük. İçeriden belediye basın danışmanı olan dostum Abdurrahman Cüneyt Fidancı tarafından basın mensuplarına çay ikramı yapılması talimatı verilmişti.
Çaylar basın mensuplarına ulaşınca tüm basın mensupları çaylarını içmeye başladılar. O an bir gazeteci arkadaşımız tüm basın mensupları gönderilen çayları içtiler ya içine bir şey koysalar görevlerini harfiyen yerine getiremeyecekler demişti.
Bunun üzerine bende aynı çay ikramının başbakanımızın korumalarına yapılması halinde durumun farklı olacağını ve ikramın kabul edilemeyeceğini söylediğimde; bir basın mensubu arkadaşım emin misin deneyelim mi? dedi.
Aynı şekilde bir tepsi ile şapkalı özel asker üniformalı koruma beyefendi ile bayan koruma ve diğer korumalara sırasıyla çay ikramı yapıldı. Emniyet düşünülmeden ve çayın geldiği yer denetlenmeden çaylar sohbetler eşliğinde tüm korumalar tarafından içildi.
İddiaya girdiğimiz olay sonucunda başbakanımızın emniyetini sağlayan ekipte ciddi anlamda emniyet zafiyeti açığı tespit etmiştim. Ya bu ikram edilen çaylara bir vakte ayarlı uyuşturucu veya geçici felç yapan ilaç katılsa, bu ilaçlı çaydan şoför ve yakın korumaların hepsine de içirilse; olası felaketin sonuçlarını kim açıklayabilecektir diyerek başbakanlık yetkililerine endişemi bildirmiştim.
“Bazı devlet adamları ülkemize gelirken kendilerinin ve korumalarının yiyecek ve içeceklerini getirdiğini düşünürsek, onlar boşu boşuna mı bu tedbirleri alıyorlar. Boşu boşuna bu tedbirleri almıyorlar ise bizler neden bu tedbirlerle başbakanımızı koruyamıyoruz”